|
Deneme & Düz Yazılar Bu Bölümde Türk ve Dünya Edebiyatından Deneme ve Düz Yazılara Yer Verebilir, Yorum Yapabilirsiniz... |
|
Seçenekler |
13 August 2007, 18:29 | Mesaj No:1 |
Papatyam Site Yöneticisi
Durumu:
Papatyam No :
1546
Üyelik T.:
11 March 2005
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:İstanbul
|
YüReĞiN RaHMiNe DüŞeN RuH CeNiNLeRiM...
YüReĞiN RaHMiNe DüŞeN RuH CeNiNLeRiM... Ağlamak, hem de doyasıya ağlamak... Kötü mü dediniz? Emin misiniz? Bence tam tersi... Şu an ağlıyorum... Çünkü hissediyorum... Sevgiye, umuda dair ne varsa hissedip çoğaltabiliyorum gözyaşlarımla... Ve de hayata dair ne kadar olumsuzluk varsa gözyaşlarımla akıtıp arınıyorum... Akıp gidiyorlar yüreğimden birer birer, ferahlıyorum... Huzur dedikleri bu olsa gerek... Ağlamak... Hani anka kuşu misali küllerinden yeniden doğmak ... Ve yeniden ben olmak... Herşeye, herkese rağmen... Hatta kendime rağmen... Az önce kendimle randevum vardı, şimdi oradan geliyorum... Bendeki benin selamlarını getirdim sizlere... O huzura bürünen huzursuzluğumu geride bırakarak... Umutla yoğrulan umutsuzluğumu yıkıp geçerek... Güvenle güvensizliğimi gidererek... Huzur? Umut? Güven? Bunlar ne mi? Benim yaşama sebebim... Dayanağım... Beni var edenler... Beni dışarıya yansıtabilenler... Peki ya sevgi? Sevginin bile yeterli olmadığı zamanlar oluyor ister istemez... Sevgi umut, huzur ve güvenle beslendiği zaman yetiyor sanırım... Yoksa sevgi yetim kalıyor... Sevgi korunaksız, sevgi aciz... Sevgi bir başına... Hep dediğim gibi, ben sevgiyi,sevgimi paylaşıp çoğaltmak adına burdayım diye... Burda yani hayatta, yani reel ve sanal dünyada... Sevgi en büyük arzum, yüreğimin tek sığınağı... Paylaşıp çoğaltmak... Hayatı ve dostluğu paylaşırken... Sevgiyi çoğaltmak... Kim bilir belki de yoktan var etmek... Reel alem ve sanal alem... Yani hayat... Kim kimdir belki bilinir, belki bilinmez... Kim içten kim yapmacık ilk anda farkedilmez... Ancak hayata dair herşeyin, tüm duygulanımlarıyla yaşanıldığı... Bazen aynı bazen ayrı coğrafyaların aynı iklimde buluşması... Sevgi, saygı ve anlayış çerçevesinde olası kırgınlıkların, kızgınlıkların giderildiği... Bazen deli rüzgarlar vuruyor yürek camlarımıza, bazen evimizin çatısı uçuşmaya yüz tutuyor... Ama uçmuyor... Camlarımız yerli yerinde... Çünkü canlarımız yerli yerinde... Hani önce kendimize sonra da karşımızdakilere açan canlarımız... Cam sadece korunaklı bir şeffaflık... Hepsi bu... Soran olursa hala ağlıyorum... Dedim ya arınıyorum... Yüreğim bir kuş kanadında bana koşuyor sanki, bendeki benle ben oluyorum... Bir oluyorum... Umut, huzur ve güvenle yeniden doluyorum... Anka yüreğim külleri arasında... Bakın gördünüz mü yeniden doğuyorum... Hayata yüklediğim anlamları üretip çoğaltıyorum, türetip devşiriyorum... Hayatı olamasa da kendimi yeniliyorum... Kimbilir hayat da bu değişime uyar değil mi? Ben önden gideyim de... Gelen gelir zaten ardımdan... Hani umutla, huzurla ve güvenle... Umut... Hani alacakarayı gün ışığına bürüyen... Hani derler ya tünelin ucu olan... Sahi o tünelden kimler geçmedi değil mi? Herkesin tüneli kendine... Ben kendi tünelimde yol alıyorum benliğime doğru... Sevgiye ve sevdiklerime doğru... Benim tünelim hiç karanlık olmadı ki... Ne kara ne beyaz... Hayatın her rengi oldu gökkuşağı tadında... Hayata dair ne varsa yaşadım iyisiyle kötüsüyle, acısıyla tatlısıyla... Ben yaşadıklarımla var oldum, rüştümü ispat ettim... Bana geldim... Bendeki beni bulunca da umutla size geldim... Sahi sizde bana yer var mı? Cevaplarınızı umutla bekliyor olacağım... Dedim ya umutla... Hep... Gelelim huzura... Kim kaybetmiş ki biz bulalım demeyin sakın... Önemli olan huzura yüklediğiniz anlamlar... Huzurdan beklentileriniz... Küçücük huzursuzluklardan arındırsak yüreğimizi, emin olun ödülümüz güçlü, sıcacık huzurlar olacaktır... Ama o kadar alıştık ki huzurlardan huzursuzluk türetip yaratmayı... Bilmiyorum... Ama tek dileğim, tek beklentim huzur hayattan... Sonuna kadar... Dedim ya umut huzurumun ikiz kardeşi... Aynı yüreğin rahmine düşen ruh ceninlerim... Onlara dokunmasınlar... Bakın sıra neye geldi... Tabi ki güven... En güvensiz hallerimizi bürümeye çalıştığımız güven... Dertlerimizi omuzuna yasladığımız, sıcaklığıyla varlığımızı eritip çoğalttığımız güven... Kendine güven, karşındakine güven, insana güven... Toplamda hayata güven... Zor biliyorum... Demiştim ya kim kimdir ne nedir bilinmez... Ama size bir sırrımı vereyim mi? Ben kendi güvenimi içimde farklılaştırdım... Hani o saf düşüncesizce güvenişlerden arındım bir yerde... Güvenim mantık ve yürek terazisinin dengesinde artık... Karşımdakilerden en iyisini olduğu kadar en kötüsünü de beklemeyi öğrendim... Öğrettiler... Benliğim iyi öğrenciymiş, öğrendi... Emin olunuz en güvenlisi bu... En güvenli güven... Karşınızdakinden gelecek ufak çaplı olumsuz, kötü şeyleri sarsılmadan yıkılmadan karşılayabiliyorsunuz böylelikle... Zaten en kötüsüne hazırlıklısınızdır... Ayrıca gelecek olan küçük de olsa iyi şeyleri farkedip yürekten yaşayabilmeniz için çok iyi bir fırsat… Tavsiye ederim… Bu arada size güzel bir haber… Biliyor musunuz ben hala ağlıyorum… Dedim ya arınıyorum… Anka kuşu yüreğimle yeniden doğuyorum… Dedim ya ağlıyorum... Ve de ağlatmaya(!) çalışıyorum... Doyasıya, katıla katıla, hüngür hüngür ağlatmaya çalışıyorum... Arınmak için... Yeniden doğmak için... Hmm hala ağlamayanlar var aranızda... Hey siz arka sıradakiler... Doğru tahmin, çoğunuz erkek... Hani serde erkeklik var olayı sanırım... Oysa taa burdan görüyorum göz kenarlarınıza yerleşmiş, çiselemeye yüz tutmuş gözyaşlarınızı... Bırakın aksınlar, bırakın yağsınlar... Serde İnsanlık var! Ağlamak ki bahşedilen en kutsal sevaplardan... Kendinizi günaha bürümeyiniz... Haydi ağlıyoruz... Netten Alıntıdır
__________________
"Bilgi Paylaştıkça Çoğalır" |
Bookmarks |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Papatyam Forum Ana Kategori Başlıkları |
Cevaplar | Son Mesajlar |
Sadri Şener’e Düşen Son Görev (II) | umut | Trabzonspor | 0 | 14 December 2011 18:15 |
Yüreğin Üşüdüğü Gün | mevlutgunes | Şiir Bahçesi | 1 | 10 October 2006 10:07 |
Yüreğin Komşu Kapısı | PESTEMAL | Şiir Bahçesi | 1 | 05 July 2006 10:27 |
Tefekküre Davet Köşesi |
|
Papatyam Sosyal Medya Guruplarımıza Katılın |