OLMUYOR HOCAM OLMAYACAKDA

[umut]

OLMUYOR HOCAM OLMAYACAKDA

Olmuyor Hocam Olmayacak da

Her iki kulüpte son iki sezondur stres oranı çok yüksek maçlar oynadı.Trabzonspor bu sezon hemen hemen tüm maçlarında rakipleri üzerinde çok baskı kuramadı. Ancak tüm bunlara rağmen belkide liglerin en fazla gol pozisyonuna giren takımı oldu.

Ama Trabzonspor’u özellikle maçın ilk yarım saatinde tanımakta çok zorlandım.Sivasspor savunmanın özellikle sağ kanadını çok iyi kullandı.Bu kanatta oynayan Serkan Balcı neye ve kime güvenerek bu derece hücuma çıkabilme cesaret bulabildi anlamak mümkün değil.Egemen ve Song kanatlardaki savunma adamlarının zafiyetlerini gidermede çok yetersiz kaldılar.Trabzonspor savunma adamlarının ligin ikinci devresinde oynadıkları futbolu çözebilmek mümkün değil.Taçtan gelen topla kontra atak golü yemek yada taç atışından gelen topla rakibe gol pozisyonu vermek yada maçın ikinci devresinin hemen başında acemice yenen goller futbol ahlak ve sorumluluğunun neresine sığar bilemem ancak bu sorumsuzluğunda muhakkak bir bedeli olmalı ve bu bedeli bir tek taraftar ödememeli.

Sadece futbol değil yaşama dair tüm mücadelelerde en önemli gerçek ‘ZOR OYUNU BOZAR’ gerçeğidir.Bir amacı elde edebilmek için onu çok ama çok istemek,o isteği ortaya koymak ve savaşmak gerekir.Rakibin gözünün içine bakarak ‘olmaz arkadaş sen buradan çıkamazsın’ diye bilmek bu cesareti sergileyebilmek çok önemli.Tüm bunların en azından bir tanesi dahi Trabzonspor’da yok.Bu ateş bir tek Egemen’in gözlerinde yanmakta.

Trabzonspor’da Selçuk’un oynadığı futboldan bir şey anlayan varsa bana anlatırsa sevinirim. Defansif anlamda katkı sağlıyor desem yediğimiz ilk golde Musa’nın nerelerinde geziniyorsun diye sorarım. Hayır ofansif katkısı var desem hücumda geri pas dışında ne yaptı sorgulamak gerekir. Kısaca ben bu çocuk ne iş yapar anlayamadım.

Ben tüm sezon boyunca Ersun yanal’ın maçla ilgili müdahalelerde yetersiz kaldığına inandım.Tüm bunlar ortada iken, son haftalarda ben buradayım meydan sahipsiz değil mesajı yayan sayın hocamızın Gökhan’ı yedek kulübesinde rehabilite edebilme çabalarını izledik.Sanırım bu günkü maçtaki düşüncesi Alanzinho ile başlamak ve hemen sonrasında onu oyundan alarak bende buradayım beyler bak nasıl oyuncu değiştiriyorum şovuyla Umut’u oyuna sürmek olacaktı.Şaka bir yana artık Ersun hoca bana göre kontrolü yitirdi.Hem de bu maç değil taki Deniz’li maçından bu güne deli mayın gibi ortalıkta dolanmakta.

Tarihinin en önemli hezimetlerinden birini yaşayan bu kadroya gelecek adına sarılabilmek ve katlanmak çok zor olsa da bundan başka bir şansımızın da olmadığı aşikar.Şimdi her kez bir şey diyecek her kez bağırıp çağıracak ama bence en doğrusu olabildiğince kırmamak ve yıkmamak. Bu çocuklar ve bu teknik kadronun geleceğini seçimle göreve gelen yönetim belirleyecektir gerisi boş gerisi teferruat. Unutulmaması gereken bir başka gerçek daha var ki oda yönetim kendi kaderini kendisi çizecektir.