MUTLULUK MU? - Papatyam Forum

Papatyam Forum

Go Back   Papatyam Forum > ..::.ATIŞ SERBEST.::. > Serbest Atış

Serbest Atış Gönül Ne Çay İster Ne Kahvehane, Gönül Muhabbet İster İçmek Bahane...

Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Alt 18 April 2007, 08:01   Mesaj No:1

boranaga

Papatyam Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:boranaga isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 1126
Üyelik T.: 18 April 2007
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 18
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart MUTLULUK MU?

MUTLULUK MU?

İnsan doğduğu gün durakta beklemeye başlıyor.
Adına mutluluk durağı da denilebilir.
Ya da o duraktan mutluluk dağına, ovasına götürülmek hayalleriyle bir yaşam tüketilebilir.
Hiç farkında olmadan aynı şeyi bekleyen bir diğeriyle yolculuğa çıkılabilir.
Belki de yolculuk öncesi mutluluk oracıkta paylaşılabilir.
Sadece mutluluk mu beklenir o durakta?
Yaşamın bütün detayları bu kelimeciğin içinde olduğuna göre, öyle olsa gerek.
Birbirinden habersiz yürekleri bir başka diyarlarda dolaşıp duran, mutluluk arayışlarıyla o durağa gelenler bir rastlantıyla gözlerinin içi gülebilir.
Mutluluk bir rastlantı olabiliyor, hiç beklenmedik anda ve beklenmedik yerde.
Hoşgörü, mutluluğun ve mutsuzluğun tohumu olabilir mi?
İnsan, mutluyken varım, mutsuzlukta yokum diyebilir mi?
Mutluluk hem var hem yok denilebilir mi?
Mutluluk bilgi, deneyim, birikim işi mi?
Mutluluk sanısının çoğu zaman hayal kırıklığı getirdiği biliniyorsa, daha baştan kendini aldatmış olmuyor mu insan?
İnsan kendini, yaşamı sorgulamıyorsa, yargılamıyorsa mutluluk mu mutsuzluk mu bu karın ağrısı karşısında şaşırıp kalabiliyor. Yanıtları da havada uçuşabiliyor.
Sevgi ve nefret mutluluğun, mutsuzluğun içinde tarif edilebilir mi?
Öyleyse bu bir anlaşılmazlıktır.
İçinden çıkılamayacan herşey gibi.
Akıl bunun doğrusunu bulmak zorundadır.
Burada da gerçeklik, gerçekçilik çıkıyor karşımıza.
Akıl; düşünmeyi yani mantığı getiriyor önümüze.
Çelişkileri, çıkılmazları, sanıları, yanılgıları çözmek ancak böyle mümkün oluyor.
Mutluluk sevgi ile kurulabiliyor. Sevginin de temelinde mantık yatıyor.
Mutsuzluğun devamı nefret olabiliyor. Sanılan mutluluk yıkılıyor, hayaller de?
Mutsuzluk nefretten sonra kin de getirebiliyor. İnsanın kendine yapabileceği en büyük zarar olabiliyor.
Nefret ve kini kontrol etmek, unutmak akıldan silmek ve yaşamdan atmak çok zor olduğunu, bir mikrop gibi tüm benliği sardığını düşünüyorum.
Sevgi mutluluğun tohumudur, ne ekersen onu biçersin gibi. İnsan doğasındaki güç, akıl ve düşünce olduğuna göre onu işletmek, tohumun nasıl ekileceğini bulmaya yeterli olabiliyor.
Sevgi mi ekeceksin, nefret mi, kin mi? Biçeceğin ise ona göre olacaktır, bunun adını sonuca göre mutluluk ya da mutsuzluk olarak koyabiliriz.
Esriklik her iki durumda da olabilir, mutluluktan ya da mutsuzluktan.
Bu esriklik sevgiden mi, nefretten mi olduğunu ayılınca anlayabiliriz.
Bu esriklikler tutukevine; sevgi aşkla nefret ve kine dönüşmemeli.
Mutluluk mu, mutsuzluk mu neyse düşünü esir almamalı.
Mutluluk-mutsuzluk, sevgi-nefret-kin doğrular ve yanlışları birbirine karışırsa akıl ve mantığı bağımlı yaparsa tutukevindesin açıkçası.
Mutlumuyum mutsuzmuyum esrikliği insanı normal olmaktana çıkarabilir, kendine deldiğin zaman ise iş işten geçmiş olabilir.
Uzayda kapladığımız yer kadar mı mutlu olmak istiyoruz yoksa, sınırlar mınırlar vız gelip te mutlu azgın mı olmak istiyoruz?
Doyumsuzluk mu?
Derdimiz ne?
Karar verebiliyor muyuz?
Mutluluk-mutsuzluk varsa, sevgi-sevgisizlik te olacacaktır, hangisini aradığımızı akıl ve düşünceyle çözmek birini, işimize geleni seçmeliyiz!..
Mutluluk zihinlerdeki boşluğu doldurmak için bir arama mıdır?
Mutluluk yada mutsuzlukta sağduyulu olunabilir mi?
Mutluluk; insandan insana değişen bir şeydir diye düşünüyorum.
Değişen bir insan çoğunu ararken azıyla da tatmin olabilir mi?
Mutluluğun çoğu azı nasıl olur?
Mutluluk mutluluktur kanımca.
Kimi insanlar mutluluk var iken yok olduğunu sanmaları da olabilir ve kendilerini çok mutsuz hissettiklerini söyleyebilirler.
Nedenlerini kendilerinde aramalı, sorgulamalı kendilerini. Bence en iyisi de bu olmalı.
Değişken mutluluk olabilir mi?
Meselâ; dün çok mutluydum, bugün az, yarına Allah kerim gibi?
Aklın yanında, düşünce ve duyunun da olması gerektiğini düşünüyorum. Aklın tek başına kalması yıkılması olmaz mı, akıl tek başına mutluluğu bulabilir mi?
Mutluluk yazılamaz, çizilemez yaşanabilir. Tarifi yapılamaz. Şöyle olursa mutlu olunur, yoksa mutluluk ta yoktur denilebilir mi?
Tabii ki akla hemen yaşanabilir şey niye yazılmasın gibi bir soru takılıyor.
Niye çizilmesin, niye resmi yapılmasın?
Aşk, sevgi binlerce yıldır yazılıyor resmediliyorsa mutluluk ta bundan nasibini almalıdır, varsa olmuşsa.
Mutluluk çok tartışılacak bir konu.
Nasıl ki aşk tartışıldı binlerce yıl.
Sevgi tartışıldı binlerce yıl.
Tartışılmasına hiç ara verilmediğine göre kalıcı hiç olmamış demek ki!
Bu bir olguyu, bir kuralı veya ilkeyi açıklayan simgeler takımı olsaydı herkes ona uyar ve yaşam aşk dolu, sevgi dolu mutluluk içinde geçerdi.
Her insan kendine göre bunları arayacak. Bulduğu zaman kıymetini bilecek mi acaba? Bulduğu da gerçekten aradığı beklediği mi olacak?
Önemli olan yaşamak ve onu değerlendirmek mutluluğu geçici olmaya bırakmamak.
Sevgi ve mutluluk birbirini tamamlar diye düşünüyorum.
Sevgiyi korumak mutluluğu da korumak oluyor bence.
Bu ikisine de koşullar ne olursa olsun sarılmak, sahiplenmek.
Mutluluk durağı olduğunun farkında olmamak bir eksiklik değildir. Yeterki bunu bilmek, bilerek o durağa gitmek ve beklemektir önemli olan.
Mutlu musun? Sorusunun tam yanıtını kimseden alamıyorum.
Soru karşısında insanlar yaşam standartlarından, ilişkilerinden, ipotek altındaki yaşamlardan söz ediyorlar.
Oysa ki, bu soruya cevap verebilmektir mutluluğun anahtarı…
Yaşamın anlamı ne? Bulabiliyor musun bunun yanıtını?
Peki, İçimizdeki yaşama sevincini neden duymuyoruz?
Mutlululuğun anlamını bile unutmuşuz…
Sevgi, sevinç coşku nerede?
Belki de:
Dönme dolaplarda gizlidir mutluluğun fotoğrafı…
O kısır döngü içinde kaybolan anlarda!
Yaşamın renklerinde yok olmak mı?
Unuttuğun kokuları duyabilmek mi?
Mutluluk yaşamın içindeki çatışmaları çözümlemektir.
Kabuk değiştirmek…
Hazır mıyız o kabuğu değiştirmeye?
Mutluluğun önündeki engeli kaldırırsanız, fotoğrafı da çıkar ortaya…
Mutluluk insanın parıldayan gözbebeğinde saklıdır!
O parıltıda bir olmak!
Mutluluk üretimdir, paylaşımdır duygudur… Sevmektir, yaratmaktır…
Duygularını, düşüncelerini , sevincini, neşeni yarınını paylaşmak ve üretmek…
Sevgidir…
Sevginin olmadığı bir yerde mutluluk olmaz… Sımsıkı sarılmaktır sevdiklerine…
Güven ise nakışıdır rengidir…
Bir bilginin içinde farklı renkleri üretmektir… İşte o ürettiklerinin içinde isim veremediğin o coşkunun, o dilin, o sevincin, o duygunun, o düşüncenin o paylaşımın adı MUTLULUKTUR!
Hiç ummadığın bir anda ülkenden binlerce uzak bir ülkede fesleğen kokusunu burnunun dibinde hissetmektir bazen de mutluluk…
Komşu bahçeden reçel gülünü çalarken, gülümsemek anlamsızca…
Oysa sevdiğin içindir o tebessüm…
Belki de yepyeni bir yazı dilinde, yeni renklerde buluşmak…
Belki de dansın ayin olmadığını anlatmaktır MUTLULUK!
Yaşamımız gündelik sorunların içinde gel-gitler arasında kaybolur, anlamadan.
İşte bu gel-gitler içinde yaşama sevinci de kaybolan duygular içinde yerini alıyor.
Neşeli insanlar nesli gittikçe son durumlarında mı?
Mutluluğun anahtarı gülmektir, gülmek…
Kahkahalarla gülmek…
Gülmek mutluluğun sesi-görüntüsü değil midir?
Böyle olunca ‘mizah’ yazarlarına sormak lazım, mutlululuğun reçetesi ne diye?
Hemen mizahın yanına ‘kara’ sözünü eklerler!
Neden? Kara-mizah?
Deseniz ya, mutluluk olmuş bir kara-mizah!

Nurettin Kurtuluş
Alıntı ile Cevapla
Alt 18 April 2007, 08:31   Mesaj No:2

serife

Papatyam Kıdemli Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:serife isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 804
Üyelik T.: 27 March 2006
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:TOKAT
Mesaj: 529
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Standart MUTLULUK MU?

[size=18px]Kalbin Hangi Arzuların Özlemi İle Çarpıyorsa Hayat Rüzgarların Seni Ona Kavuştursun[/size]


PAYLAŞIMIN İÇİN TŞK
Alıntı ile Cevapla
Alt 18 April 2007, 13:55   Mesaj No:3

mevlutgunes

Papatyam Medineweb Emekdarı
Avatar Otomotik
Durumu:mevlutgunes isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 164
Üyelik T.: 01 March 2005
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:Afyon/Bolu
Mesaj: 971
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Standart MUTLULUK MU?

45'inde "istikbal" denilen o uzak ülkenin toprağına ayak basıyor insan...
Hem ölüm yarınmış gibi, hem hiç ölmeyecekmiş gibi yaşamasını öğreniyor.
Eski dostlar, hatıralar kıymete biniyor. Didişmenin yerini sükûnet, böbürlenmenin yerini nedamet, kinin yerini
merhamet alıyor. "Keşke"ler "iyi ki"lerle, hırslar hazlarla yer
değiştiriyor.
Bu dünyayı silkelemekten, daha iyi bir dünya için kavga vermekten
vazgeçmeseniz de, öbür dünya umuduna da kulak kabartıyorsunuz, ara sıra...
***
Genellenemez tabii; bunlar benim yaşlarım.
Sonrasını bilmiyorum henüz; öğrendikçe yazarım.

Can DÜNDAR
KATILIMIN İÇİN TEŞEKKÜRLER ARAMIZA HOŞ GELDİN
__________________
img]http://img321.imageshack.us/img321/8944/alaksresi7dg1fk7ca8xj1zm.gif[/img]
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Benzer Konular
Konu Başlıkları Konuyu Başlatan

Papatyam Forum Ana Kategori Başlıkları

Cevaplar Son Mesajlar
MUTLULUK NEDİR...? cerenimo Serbest Atış 11 09 February 2008 16:18
mutluluk dargin Serbest Atış 5 06 April 2007 16:17
Mutluluk... Papatyam Deneme & Düz Yazılar 0 03 May 2006 10:42
MUTLULUK Papatyam Öyküler & Hikayeler 2 19 April 2006 14:56
MUTLULUK PESTEMAL Şiir Bahçesi 6 05 April 2006 09:30

Yeni Sayfa 1

www.papatyam.org Ana Sayfa

Tefekküre Davet Köşesi

Papatyam Sosyal Medya Guruplarımıza Katılın

                       Instagram         

Papatyam alemdarhost.com sunucularında barındırılmaktadır.