HZ.BİLAL (R.A.) - Papatyam Forum

Papatyam Forum

Go Back   Papatyam Forum > ..::.DİNİ KONULAR.::. > Dini Sohbetler

Dini Sohbetler Bütün Merak Ettikleriniz, Öğrenmek İstediğiniz Tüm Konuları ve Sohbetleri Bu Bölümde Bulabilirsiniz...

Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Alt 18 February 2006, 12:18   Mesaj No:1

mevlutgunes

Papatyam Medineweb Emekdarı
Avatar Otomotik
Durumu:mevlutgunes isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 164
Üyelik T.: 01 March 2005
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:Afyon/Bolu
Mesaj: 971
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart HZ.BİLAL (R.A.)

HZ.BİLAL (R.A.)

Hz Bilal’in en çok sevdiği şeylerden biri ResulAllah’ın kendisine, “Bilal, kalk ezan oku!” hitabıydı.

ResulAllah, “Ne mutlu Bilal’e, o müezzinlerin efendisidir’ beyanıyla Bilal’e olan sevgisini dile getirmişti.

Bilal Hazretleri bütün İslam tarihinde müezzinlerin efendisi manasında “Seyyidu’l-Müezzinin” unvanıyla yâd edildi.

ResulAllah Efendimiz bir gün Hz. Bilal’e,

“Ya Bilal, Miraç Gecesinde Cebrail ile birlikte Cennet’e girerken arkamda ayak sesleri duydum.

Cebrail’e, “Bu ayak sesleri kimindir?” diye sordum. Cebrail bana, “Bilal’indir” dedi.

Sen hangi hayırlı işleri yapıyorsun ki bu dereceye vardın?” diye sordu.

Hz. Bilal şöyle dedi: “Ya ResulAllah, farzları yerine getiriyorum. Bir de her zaman abdestli bulunmaya dikkat ediyorum.”

Hz. Bilal ResulAllah ile birlikte Bedir, Hendek ve Uhud gibi birçok savaşa katıldı. Cihad etti, Allah’ın kelamını yüceltmek için çarpıştı.

ResulAllah’ın vefatı Hz. Bilal’in ruhunda derin bir yara açtı. Artık Medine’de kalamayacaktı.

Çünkü Medine’nin dağları, taşları ona ResulAllah’ı hatırlatıyordu.

Hz. Ebu Bekir beraber kalması için müezzinliğe devam etmesi için çok ısrar etti.

Ama o hep “Ben ResulAllah bana “Haydi kal ezan oku ya Bilal” demeden kalkıp ezan okuyamam diyordu.

Hz. Ebu Bekir seni bırakmayacağım Ya Bilal deyince “Ya Eba Bekir yoksa beni Allah için değil de nefsin için mi alıp azad ettin” dedi. Bu söz üzerine bir şey söylemeyen Hz. Ebu Bekir onu Şama uğurladı.

Aradan geçen hicran dolu yıllar Hz. Bilal’in ruhundaki yarada hiçbir soğuma meydana getirememişti.

O hep hicranla O’nlu günlerin özlemini çekiyordu. O’nlu günlerin hatırına yaşıyordu adeta.

Hep “Ah ne olur bir kez daha “Ya Bilal Haydi kalk ruhumuzu şenlendir” deseydi” diye inlerdi.

Bir gece rüyasında ResulAllah Efendimizi gördü. Sevgili Peygamberimiz kendisine sitem ettiler:

“Bunca ayrılık yetmedi mi, Ya Bilal? Hâlâ Kabrimi, ziyaret etmeyecek misin?“

Hz. Bilal’in zavallı yüreği, duracak hâle geldi. Heyecan ve ter içinde uyandı. Hemen hazırlığa başladı.

Şafak sökerken, ince, uzun ve garip deveciğiyle; Mübarek Medine yollarına düştü. Biricik Efendisine yaklaştıkça havayı kokluyor, taşları toprakları okşuyor ve gözyaşı döküyordu. Issız çölleri yara yara, Medine’ye ulaştı...

O'na rastlayanlar, selâm veriyorlardı. Sonra da yanındakilere diyorlardı ki:

İşte Bilal, Bilal-i Habeşî Hazretleri. Peygamberin Müezzini. O'nun gibi ezan okuyan, bu dünyaya gelmemiştir.

Fakat O, hiçbirini duymuyor, görmüyordu. Sanki çok kuvvetli bir mıknatıs, onu kendisine çekiyordu. Peygamber Efendimizin mübarek kabirlerine doğru ilerledi.

En sonunda, sevgilisinin kabrine kapaklandı ve bayıldı.

Katmerli gül kokularıyla ayıldığı zaman, başucunda, sevgilisinin sevgililerini gördü.

Peygamber efendimizin torunları, Hasan ve Hüseyin hazretleri; saçlarını okşuyorlardı. Sanki dünyalar onun oldu.

Sarıldılar, kucaklaştılar.

Ah yavrularım! Ne kadar da Dedeniz gibi kokuyorsunuz! Diye inledi.

Sonra Hz. Hasan sordu: “Bilal amca Dedemiz seni de çok severdi. Acaba O'nun hatırı için, bir şey istesek yapar mısın?”

Hz. Bilal çok şaşırdı: “Bu ne biçim söz! Bu kölenizden ne emredersiniz de, yerine getirmez! Buyurun emredin.”

Bin defa Estağfurullah! Fakat bütün Medineliler gibi, biz de senden, bir defa da olsa ezan dinlemek istiyoruz. Ricamız sadece buydu.

Her ne kadar “Ah evlatlarım ben O’nsuz nasıl olurda ezan okurum” dediyse de, ısrarlarına dayanamadı ve kalkıp o vaktin ezanını okumaya niyetlendi.

O "Allahü Ekber! Allahü Ekber!" dediği zaman; bütün Medine halkı ayağa kalktı. O’nun sesini tanıyan ve duyan herkes

—Bilal

—Bilal diye bağırarak Mescidi Nebeviye koşuyordu.

O "Eşhedü en lâ ilâhe illallah!" dediğinde sokaklar bu çağrıya bu sese doğru koşan insanlarla doluydu.

Kadın-erkek, genç-ihtiyar, çoluk-çocuk, hatta yataklarındaki hastalar bile, sokaklara fırladılar.

Sanki Peygamber Efendimiz Mezarı Pakinden kalkmış “Haydi ya Bilal gönlümüzü şenlendir” demişti.

İnsanlar gözyaşları ile Bu hıçkırıklarla okunan ezana koşuyorlardı. Mescidi Nebevi Çok kalabalıktı.

Herkes sanki ResulAllah aralarındaymış gibi hissediyor onun da sesinin duyar mıyız diye gözyaşı döküyorlardı.

O "Eşhedü enne Muhammeden ResulAllah!" demeye çalışırken tamamlayamadığı ezan ile düşüp bayılınca Mescidi Nebevide onunla beraber 100’lercesi devrildi.

Bu hicrana gönül mü dayanırdı. Mescidi Nebevide Muhammeden ResulAllah yanlarında olmadan bulunmak herkese ızdırap veriyordu.

Hz Bilal ezanı tamamlamaya kaç kez teşebbüs ettiyse de güç yetiremedi O’nsuz Mescid de "Eşhedü enne Muhammeden ResulAllah!" demeye takati yoktu.

Sahabe ve bütün cemaat Hz Bilal’e koşup sarılıyorlardı. Onda sanki ResulAllah’a olan muhabbetlerini bulmuşlardı.

O gün Medine hasret kaldığı bir günü yaşamıştı sanki.

Sanki o gün Peygamber Efendimiz Mezarı Pakinden kalkmış Medine’de geziyordu.

O günden beri dünyada, bir daha öyle ezan okunmadı.

Ve hicran ateşi sebebi ile öylece yarım bırakılmadı ezan.

Bilal-i Habeşî hazretleri de başka ezan okumadı.

641 senesinde Şam'da vefat etti.

İşte O’na (SallAllahu aleyhi Vesellem) sevgi duyana dahi duyulan sevgi böyleydi.
__________________
img]http://img321.imageshack.us/img321/8944/alaksresi7dg1fk7ca8xj1zm.gif[/img]
Alıntı ile Cevapla
Alt 18 February 2006, 12:58   Mesaj No:2

erce169

Papatyam Aktif Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:erce169 isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 325
Üyelik T.: 21 April 2005
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:istanbul
Mesaj: 93
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Standart HZ.BİLAL (R.A.)

Etkilendim gerçekten sağolasın yazın için,nerede şimdi ezanı muhammede saygı şimdilerde ezan okunur ,radyolar kapanmaz,tvler kapanmaz,rahat olayım diye uzanan ayaklar toparlanmaz,ezan okunur sıcak yataktan kalkmayız camiye gitmez oldu bazılarımız,bırak camiye gitmeyi evde namazını kılmaz,şimdilerde nerdeyse bazı hocalarımız diyanet para vermezse ezan okumayız diyecekler,allah korkusu engelliyorda çıkıp ezanı okuyorlar.camiler boş hoca dini bilgisi anlatımı yok gençler kave de oyun oynuyor,dede ve baba camide nerde cemaat nerde gençleri camiye çekecek vaazlar,nerede nefesi kuvetli hocalar yoksa banamı raslamadı o kişiler.2005 senesinde üsküdarda meydan camideki müezzin öyle bir ezan okuyorki görülmemiş bişe işim olduğu halde bıraktım koştum camiye ,genç yaşlı camiye koşuyor ,koşar adımlarla ,o negüzel ses okunan ezan yüreklere işiliyor işte böyle bir anım var hemde çok güzel benim için.
__________________
mzalar sifirlanmistir, lütfen yeni imzanizi belirleyiniz
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Benzer Konular
Konu Başlıkları Konuyu Başlatan

Papatyam Forum Ana Kategori Başlıkları

Cevaplar Son Mesajlar
H.Z. BİLAL EFENDİMİZ mevlutgunes Dini Sohbetler 1 30 June 2006 10:08

Yeni Sayfa 1

www.papatyam.org Ana Sayfa

Tefekküre Davet Köşesi

Papatyam Sosyal Medya Guruplarımıza Katılın

                       Instagram         

Papatyam alemdarhost.com sunucularında barındırılmaktadır.