21 July 2008, 15:14 | Mesaj No:1 |
Papatyam Editörü
Durumu:
Papatyam No :
1242
Üyelik T.:
19 February 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:İSTANBUL
Yaş:62
|
TRABZON-- (61)
TRABZON-- (61) http://youtu.be/5DTXFtnKjak https://youtu.be/Rc6NXKGDc0s Trabzon Faroz Limanı ve Hüseyin Avni Aker Stadı GENEL BİLGİLER Yüzölçümü : 4.685 km² Nüfus : 795.849 (1990) İl Trafik No : 61 Doğu Karadeniz Bölgesinde yer alan Trabzon Kafkasların ve İran transit yolunun başlangıcında yer alır. Karadenize kıyısı olan diğer ülkelerin limanlarıyla bağlantısı bulunmaktadır. Tarihi ve doğa güzellikleri ile dört mevsim gezip görülebilecek turizm şehridir. İLÇELER Trabzon ilinin ilçeleri; Akçaabat, Araklı, Arsin, Beşikdözü, Çarşıbaşı, Çaykara, Dernekpazarı, Düzköy, Hayrat, Köprübaşı, Maçka, Of, Sürmene, Şalpazarı, Tonya, Vakfıkebir ve Yomra'dır. Akçaabat : Trabzon'un 13 km batısında ve deniz kenarında kurulmuş bir ilçedir. Tabii plajları ile ilin önemli kıyı ilçelerinden birisidir. Mersin Köyü ve Akçakale kamping alanlarının yanı sıra Sera Gölü önemli turistik yerlerden biridir. Beşikdüzü: Beşikdüzü ilçesi Trabzon'un 45 km. batısındadır. Doğusunda Vakfıkabir, batısında Eynesil, güneyinde Şalpazarı ve Tonya ilçelerimizle kuzayine boydan boya Karadeniz bulunmaktadır. Denize sıfır kodlu olan ilçenin 121 km 2 yerleşim alanı vardır. İlçemizin Türkelli ve Yeşilköy olmak üzere iki beldesi, merkeze bağlı yedi mahalle ve yirmibeş köyü vardır. Merkez nüfusu 44307 olup, köylerinde 21857 kişi yaşamktadır. Çevre ilçelerinin de yaralandığı Beşikdüzü Limanı doğal bir liman niteliğindedir. TARİHÇE Trabzon'un batı yakasının sınırıdır BEŞİKDÜZÜ.Doğusunda Vakfıkebir İlçesi, Batısında Giresun'un EYNESİL ilçesi,Kuzeyinde Karadeniz,Güneyinde ŞALPAZARI İlçesi ve kısmen TONYA İlçesinin İskenderli Beldesi ile çevrili,denizden yüksekliği 10 metre olan şirin bir yerleşim merkezidir.. 2000 yılı nüfus sayımına göre ilçe merkezinde 44307,köylerinde 21857 kişi yaşamaktadır. Yıl 1834 BEŞİKDÜZÜ Padişah fermanı ile kuruldu.ŞALPAZARI İlçesi dahil olmak üzere 80 yıl müstakil tam teşkilatlı ilçe gibi idari teşkilatta yerini alır.1914 1. Dünya Harbi arifesinde valilik kararı ile VAKFIKEBİR'e bağlanmışsa da müstakil oluşunu devam ettirir.7.12.1953 gün ve 4/1949 sayılı Bakanlar Kurulu kararı ile eskiden olduğu gibi Bucak Sulh Hakimliği,Nüfus,Tapu Sicil Müdürlüğü,Özel İdare Müdürlüğü,Noterlik gibi teşkilatları kurulur.Ancak 1958 yılında Tabu ve Ziraat Dairesi hariç diğer devlet daireleri kaldırılır. Dilden dile nakil edilen sahih rivayetlere göre çevre halkı 13 ve 14. yy'larda Doğu ve Güneydoğu Anadolu'dan gelen Türkmen boylarını torunlarıdır.Bugünkü köy adlarının dikkat edildiğinde rivayetlerin doğruluğu ispatlanmış olur. Mesala,oğuz,türkelli,şahmelik,kalegüney,anbarlık,s eyitahmetli Eldeki en eski belgelere göre BEŞİKDÜZÜ'nün 1834 yılında Padişah 2.Sultan Mahmut Fermanı İle resmen kurulduğunu öğreniyoruz.Kısa bir müddet sonra tayin edilen Nahiye Müdürü 30 kadar zaptiyesi ile işe başlamıştır.Bu müdür ayrıca o zaman nahiye olan VAKFIKEBİR ve TONYA'ya da baktığından her birinde 4'er ay kalarak başlangıçta mülki idare ile bu şekilde yürütülmüştür o zamana kadar süre gelen ahir idaresi resmi yönetime düşmüştür.BEŞİKDÜZÜ bir müddet GÖRELE İlçesine sığına ŞARLI adı ile bağlı kalmıştır.Buradan ayrıldıktan sonra doğruca TRABZON vilayet merkezine tıpkı ilçe merkeziymış gibi bağlanmıştır. caykara Çaykara : Trabzon'un güney doğusunda ve 76 km mesafede bulunan ilçe Uzungöl Turizm Merkezi ile ünlüdür. ÇaykaraTürkiye genel ortalamasında rakam 76 kişi olduğu düşünülürse ilçemiz, nüfus yoğunluğu bakımından Türkiye ortalamasının çok altındadır. Bunun en önemli nedenleri şöyle sıralanabilir.Tarım alanlarının ve ürün çeşitliliğinin azlığı, sanayinin hiçbir kolunun bulunmaması, Eğitim ve Sağlık hizmetlerinin kısıtlı olması, ilçe nüfusunu sürekli göçe zorlamıştır. macka'dan karli bir görünüs Maçka : Maçka Maçka, Trabzon iline bağlı bir ilçedir. Gümüşhane karayolu üzerinde ve Trabzon'a 29 km uzaklıktadır. Denizden yüksekliği 365 metre olan ilçenin yüzölçümü 1000 km²'dir. 1990 Nüfus Sayımına göre ilçe nüfusu 7.000 kişidir. Ladin ormanlarının ağırlıkta olduğu vadilerin ortasındaki bir dere yatağına kurulmuş olan ilçe merkezi, doğal güzellikler bakımından Trabzon'un en zengin yerlerindendir. İlçenin 17 km kadar güneyindeki Sümela Manastırı (Meryem ana), Trabzon ili ve Maçka ilçesinin turizm gelirleri bakımından önem arz etmektedir. Tamamıyla yüksek dağlardan oluşan Maçka arazisi, 2000 metreye kadar ormanlarla, daha yükseklerde ise otlaklar ve dağ bitkileri ile kaplıdır. Yayla denilen bu yüksek yerler manzarası, temiz havası ve kaynak suları ile doğal güzellikler yönünden eşsizdir. Meşhur Zigana Geçidi de buradadır. Ünlü ve Trabzon ilinin turizm potansiyeli en yüksek yörelerinden biri olan Şolma Yaylası, turizm merkezi olarak ilan edilmiştir. düzköy Düzköy : İlçemiz "Haçka" adında köy iken 1944 yılında Bucak olmuş, 1961 yılında ismi değiştirilerek "Düzköy" adıyla Belediye olmuştur. Akçaabat ilçesine bağlı belediyemiz, 9 Mayıs 1990 tarih ve 3644 sayılı yasa gereğince İlçe statüsüne kavuşmuştur. Düzköy ilçesi; Düzalan, Orta Mahalle, Büyük Mahalle, Cevizlik Mahallesi ve Yenimahalle, olmak üzere beş ayrı mahalleden oluşmaktadır. of'tan genel görünüş Of: Doğu Karadeniz Bölgesinin tarihi ve özellikle bölgenin en önemli şehri olan Trabzon'un tarihi ele alındığında, batılı tarihçilerin büyük bir çoğunluğu bölge tarihinin Yunan kolonileriyle başladığını vurgulamaktadırlar. Halbuki bölgeye Yunan kolonileri gelmeden önce birçok tarihçinin de belirttiği gibi bölgede yerli kavimler bulunmakta idi. Bu insanlar muhtemelen en eski çağlardan beri bu toprakların yerlileri olarak Doğu Karadeniz Bölgesinde yaşamaktaydılar. Bölge muhtelif zamanlarda Yunanlılar tarafından işgal edilmiş ve kısa süreli koloniler kurulmuştur. Bu koloni idareleri, yerli halkı kapsamıyordu. Bu koloni devletlerinin en güçlü oldukları zamanlarda bile hükümranlıkları ancak bulundukları surlar içinde sınırlı kalmıştır. Sur dışında yaşayan yerli kabileler bağımsız topluluklar olarak yaşamışlardır. Bölge, Roma İmparatorluğunun parçalanmasıyla Doğu Roma olarak bilinen Bizans'ın payına düşer. Bu hakimiyet, 1204 yılında Latinlerin İstanbul'u işgal etmesine kadar devam eder. Bu tarihten sonra 1461 yılına kadar (Fatih Sultan Mehmet'in Trabzon'u fethi), yine Bizans İmparatorluğunun uzantısı olan, Bizans hanedanı Komnenosların kurmuş olduğu Trabzon Rum Devleti'nin egemenliğinde kalır. 4. yy. başlarında Hıristiyanlığın Roma İmparatorluğu tarafından resmi din olarak kabul edilmesiyle, bu din halk arasında hızla ve serbestçe yayılmaya başladı. Daha önce Doğu Karadeniz'de yaşayan kavimler de Hıristiyanlığa geçmeye başladılar. Hiristiyanlaşan bu kavimler tedrici bir şekilde Doğu Kilisesi'nin resmi dili olan Yunanca'yı öğrenmek zorunda kaldılar. Özellikle 10. yy. dan sonra Papazların telkinleriyle bu dili konuşmak daha da yaygınlaştı. Zira Papazlar "İncil'in dili dışında bir dilde konuşulan her kelime cehenneme gitmek için işlenen bir günah olarak hesaplanacaktır" şeklinde telkinlerde bulunmakta idi. Bu durum, yerel halkın kendi dilleriyle karışık bir Yunanca ya da halk arasında bilinen adıyla Rumca konuşulmasına neden olmuştur. İzlenen bu Bizans siyaseti, yerel dillerin, inançların ve geleneklerin büyük bir çoğunluğunun belleklerden silinmesine, kısaca yerli unsurların asimile olmasına neden olmuştur. şalpazarı Şalpazarı: ilçesinde yerleşimin çok eski tarihlere dayandığı bilinmektedir. Yörede yaşayan insanlar Oğuzların Üçoklar boyundan olan Çepni’lerdir. Çepni’lerin bu bölgeye Trabzon’un fethinden önce Uzun Hasan zamanında kafileler halinde geldikleri bilinmektedir. Çepni kelimesinin anlamı; Düşmana karşı gözü pek, mazlumlara karşı merhametli, sınır bekçiliği yapan manasına gelmekte olup, yöre insanı bu özelliklerin tümünü taşımaktadır. İlçede yaşayan Çepniler; Orta Asya’dan göç ettikten sonra Doğu Anadolu’nun Doğu kesimleri ile İran’a yerleşmiş oldukları, buralarda yaşadıkları sırada yönetime karşı ayaklanma faaliyetlerine karıştıkları bilahare yönetim tarafından çıkarılan bir fermanla Anadolu’ya sürgün edildikleri tarihçilerin yapıtlarından anlaşılmaktadır. Buradan sürgün edilen Çepni Türklerinden 100.000 kadarı Doğu Karadeniz’de Görele, Tirebolu, Şebinkarahisar, Torul, Kürtün ve Ağasar (Şalpazarı) yörelerine yerleşmişlerdir. İlçe Osmanlı döneminde Trabzon Sancağı Görele kazasına bağlı iken 1798 tarihinde çıkarılan bir fermanla Trabzon sancağına bağlı Vakfıhatuniye (Vakfıkebir) kazasına bağlandığı yöre halkının elinde bulunan belgelerden anlaşılmıştır. Şalpazarı İlçesi, 1914 yılında Vakfıkebir kazasına bağlı nahiye haline getirilmiş, 1987 yılında çıkarılan bir kanunla ilçe olmuş ve 02.08.1988 tarihinde teşkilatlanıp fiilen faaliyete geçmiştir. Veli Kayasından Tonya'ya genel bakış Tonya:Vakfıkebir'in 21 km güneyinde, deniz yüzeyinden 900 m yükseklikte kurulmuş olan Tonya, aslında yamaçlara ve vadi tabanına aralıklı olarak serpirtirilmiş evlerin yer aldığı mahallelerden oluşur. 1954'de ilçe merkezi olan Tonya'nın o zamanlar 1.500 ü bile bulmayan nüfusu 1970'lerde 10i aşmıştır. Silahşörleri ile ünlü olan ilçenin köklü bir kan davası geleneği var .Pazarı Çarşamba günleri ve halkın büyük kısmı Rumca konuşuyor .Trabzon ,Giresun ,Rize üçlüsünde (eski Trabzon ) giyilen kırmızı keşan ve çizgili dolaylık buranın geleneksel kadın giyisisi değil , 40 yıldır giyiliyor .Tonya ‘nın geleneksel giyisisi siyah renkli ve ipek kuşaklı .Bazı yaşlı kadınlarda görmek münkün .Kadırga yaylası 2300 metre yükseklikte olağanüstü bir manzara ve tabiata sahip .Temmuzun 3.Cumartesi büyük bir şenliği var. NASIL GİDİLİR Karayolu : Trabzon'dan Rize-Artvin-Gümüşhane-Erzurum ve Giresun-Ordu-Samsun istikameti olmak üzere üç karayolu ağı vardır. Kent merkezine uzaklığı 1.5 km. olan otobüs terminaline ulaşım taksi dolmuşlarla yapılmaktadır. Otogar Tel : (+90-462) 325 23 43 - 325 20 81 Denizyolu : Trabzon Limanın kent merkezine uzaklığı 1 km.dir. Ulaşım taksi dolmuşlarla sağlanmaktadır. Liman Tel : (+90-462) 321 11 56 - 321 1157 Havayolu : Trabzon Havaalanı bölgenin en büyük havaalanıdır. Şehir Merkezine Uzaklığı 2 km. dir. Ulaşım Havaş veya taksilerin yanı sıra minibüslerle yapılmaktadır. Havaalanı Tel : (+90-462) 321 34 46 - 326 64 33 - 321 16 80 GEZİLECEK YERLER Müzeler Ayasofya Müzesi https://youtu.be/MdsdltzpmY0 Ayasoyfa Müzesi (Hagia Sophia Museum) ve Trabzon Havadan Çekim Ayasofya Müzesi Kostaki Konağı (Trabzon Müzesi) Trabzon Muze Adres: Trabzon Tel: (462) 223 30 43 Kaleler Trabzon Kalesi: Yörenin en iyi korunmuş eseridir. Şehir merkezinde ve denizden tepelere kadar uzanmaktadır. Trabzon Kalesi Cephanelik: İç içe geçmiş iki yuvarlak yapıdan oluşan kulede dış yapının iki katı tam olarak ayaktadır. Üçüncü katın pek az bir kısmı günümüze gelmiştir. İç ve dış yapılarda kemerli 13'er adet pencere bulunmaktadır. Her katta bulunan 13 pencere sık ve muntazam aralıklıdır. Büyük bir bölümü ayakta kalan surlar şehrin eski yapılarını oluştururlar. Bugünkü surların en eski bölümü Roma devrine MS 5. yüzyıla tarihlenmektedir. Surların daha eski safhaları hakkında tarihi kaynaklar bilgi verirler. MÖ. 5. yüzyılda şehri gören Ksenefon surların varlığından sözetmektedir. Trabzon surları Yukarı Hisar, İçkale, Orta Hisar ve Aşağı Hisar olmak üzere üç bölüme ayrılmaktadır. Yukarı Hisar ile Orta Hisar, Kuzgun Dere ile İmaret (İskeleboz ) deresi arasındaki yüksek kaya  kitlesi üzerine kurulmuştur. Bu bölüm kalenin en eski bölümünü meydana getirmekte ve kaba olarak bir yamuğa benzemektedir. Şehrin adı bu Trapez-Trapezus yamuk şeklinden gelmektedir. Akçakale Trabzon'un 18 km batısında bulunan Akçakale de denize hakim bir terasta ilçeye ismini veren kale yer almaktadır. Kalenin 1297-1330 yılları arasında İmparator Alexios II tarafından Selçuklulara korunmak amacıyla yaptırıldığı sanılmaktadır.Trabzon’un fethinden sonra Kale yedi yıl daha savunulmuş ve sonra Fatih Sultan Mehmet'in komutanlarından Mahmut Paşa tarafından ele geçirilmiştir. Kuşatma sonunda şehit düşen Mahmut Paşa da kaleye gömülmüştür. Osmanlı döneminde onarım geçiren ve bazı yeni ilavelerle genişletilen kale önemli bir askeri üs olma özelliğini yüzyılımızın başlarına kadar korumuştur. Moloz ve kesme taştan yapılan kalenin birçok bölümü yıkılmış olmasına rağmen yine de orijinal görünümünden pek fazla uzaklaşmamıştır. Ancak katlar arasının ahşap oluşu bu bölümlerin günümüze ulaşmasını engellemiştir. Cephanelik Dış yapıda bulunan giriş pencerelerle aynı yükseklikte ve biraz daha geniş bırakılmış olup, kuzeybatı yönüne düşmektedir. Üzerindeki kitabe kısmı boştur. Üçüncü katın mevcut olan duvarında, kapıyla aynı hizada, kare bir taş levha, içinde H. 1302 senesiyle tuğra bulunmaktadır. Kare levhanın dört köşesinde kabartma rozetler bulunmaktadır. Günümüzde yap, işlet, devret modeli ile İbrahim ÖZTÜRK'e kiralanmış olup, onarımına başlanmıştır. Onarımı devam etmektedir. Köşkler Atatürk Köşkü Atatürk Köşkü: Soğuksu semtinde küçük bir çam korusu içinde yer alıp 20.yüzyılın hemen başında yaptırılmış, Atatürk 1934 ve 1937 yıllarında Trabzon'u ziyaretlerinde bu köşkte konuk edilmiştir. Onun ölümünden sonra Trabzon Belediyesi tarafından, dönemde kullanılan eşyalarla dekore edilerek, Atatürk Müzesi olarak ziyarete açılmıştır. Ulu önderimiz 1937 yılında vasiyetnamesinin bir bölümünü bu konakta yazmıştır. Cami ve Kiliseler trabzon-ayasofya-kilisesiİnanç turizmi açısından önemli bir merkez olan Trabzon'da önemli camiler Gülbaharhatun Camisi, İskenderpaşa Camii, Çarşı Camisi, Büyük İmaret Camisi; önemli kiliseler Haghios Eugenius Kilisesi (Yeni Cuma Camii), Panaghia Chrysocephalos Kilisesi (Fatih Camii), Santa Maria Kilisesi, Ayasofya Kilisesi, Santa(Dumanlı) kiliseleridir. Gülbahar Hatun_camii Hanlar İlde bulunan hanlar, Vakıfhan, Taşhan, Alacahandır. Ayrıca Taşhan'ın yanında bir de Bedesten bulunmaktadır. Korunan Alanlar Altındere Vadisi Milli Parkı Uzungöl Tabiat Parkı Trabzon Tabiat Anıtları Yaylalar Sera Gölü Çevresi Ulaşım: Trabzon-Akçaabat yolunun 7 Km.sinden güneye 2 Km. stabilize yolla ulaşılmaktadır. Trabzon - Akçaabat arasında günün her saati dolmuş bulunmaktadır. Özellikler: Su, elektrik, PTT gibi altyapıya sahip olan Sera gölü çevresi gelişmiş bir kamp ve piknik alanıdır. Göl sularında olta balıkçılığı yapılabilir. Konaklama-Yeme-İçme: Konaklama için yayladaki pansiyonlardan faydalanılabilir. Yaylada her türlü temel ihtiyaç malzemesi temin edilebilir. Balık ve et lokantası, kır kahvesi, bakkal gecenin geç saatlerine kadar açıktır. Maçka-Şolma Yaylası Ulaşım: Maçka ilçesinden batıya doğru 22 km. toprak yolla gidilebilir. Yolun 16 kilometresi zengin bitki örtüsüne sahip Kulin dağının içinden geçmektedir. Yayla mevsiminde minibüs bulunabilir. Özellikler: 1. 700 m. rakımlı yaylada alt yapı hizmetleri tamamlanmış durumdadır. Elektrik, su, telefon mevcuttur. Konaklama-Yeme-İçme: Konaklama yeri bulunmadığından kamp malzemeleri getirilmelidir. Ancak bakkal, manav, kır kahvesi, kasap gibi küçük işletmeler hizmet vermektedir. Maçka-Mavura Yaylası Ulaşım: Maçka'nın18,5 km. batısındaki Mavura yaylasına yaz aylarında minibüs bulunabilir. Özellikler: Elektrik ve su olan yaylada, yayla mevsiminde kır kahvesi, bakkal, kasap, manav hizmet vermektedir. Mavura yaylasıyla Solma yaylası arası 3,5 km. orman manzaralı toprak yol, yaya yürüyüş için idealdir. Konaklama-Yeme-İçme: Konaklama yeri bulunmadığından kamp malzemeleri getirilmelidir. Temel ihtiyaçlar yayladaki günübirlik yerlerden karşılanabilir. Maçka-Kiraz Yaylası Ulaşım: Maçka İlçesi Gürgenağaç köyü arası 22 km. asfalt yol olup, Gürgenağaç köyünden güneye doğru 7 km. toprak yolla ulaşılabilir. Yaz mevsiminde ticari araçlarla yolcu taşımacılığı yapılmaktadır. Özellikler: 1. 850 m. rakımlı yaylada alt yapı hizmetleri tamamlanmış durumdadır. Yaylanın içinden akan buz gibi suda alabalık avlanabilir, yaylada çim kayağı yapılabilir. Temmuz ayının üçüncü cuma günü "Ayeser Şenlikleri" kutlanmaktadır. Elektrik, PTT ve çeşme gibi altyapıya sahip yaylada, bakkal, kır kahvesi, kasap, et lokantası hizmet vermektedir. Konaklama-Yeme-İçme Hamsiköy ve Gürgenağaç köylerinde pansiyonlarda konaklanabilir. Her türlü ihtiyaç yayladaki alışveriş yerleri ve lokantalardan karşılanabilir. Lapazan Yaylası Ulaşım: Gürgenağaç köyünün güneyinde 2. 200 m. rakımlı yaylaya 27 km. toprak yoldan arazi vitesli araçlarla gidilebilir. Özellikler: Altyapıya henüz kavuşmamış yaylada Haziran - Temmuz aylarında yer yer kar yığınları görülmektedir. Aşınmaya dayanıklı bitki örtüsü çim kayağına elverişlidir. Konaklama-Yeme-İçme: Tamamen bakir olan yaylaya kamp malzemeleri ve temel ihtiyaç malzemeleri getirmelidir. Maçka-Çakırgöl Yaylası Ulaşım: Yaylaya Maçka - Meryemana yolunun 5 kilometresinden sağa ayrılan toprak yoldan 90 km. ilerledikten sonra ulaşılabilir. Yol üzerindeki yaylaların bir kısmına ticari araçlarla yolcu taşımacılığı yapılmaktadır. Çakırgöl yaylasına arazi tipi araçlarla gidilmelidir. Özellikler: 2. 504 m yükseklikteki Çakırgöl yaylasına yol üzerinde; Arnavutluk, Kırantaş, Akarsu, Ayraksa, Livayda Kurugöl, Mesaraş Furnoba, Kasapoğlu, Camiboğazı, Ortaoba ve Deveboynu yaylaları bulunmaktadır. Konaklama-Yeme-İçme: Yaylaya kamp malzemeleri ve temel ihtiyaç malzemeleri getirmelidir. Çaykara - Uzungöl Turizm Merkezi Uzungöl Ulaşım: Çaykara ilçesine 20 km. mesafedeki Uzungöl'e yaz kış ulaşım aracı bulunmaktadır. Özellikler: 1. 250 m. yükseklikteki Uzungöl, eşsiz doğal güzellikleri ile Karadeniz'in son yıllardaki en gözde turizm merkezlerinden biridir. Altyapı hizmetleri tamamlanmış durumdadır. 500 bin m2 alana sahip olan gölde alabalık ve sazan balığı yaşamaktadır. Uzungöl'ün 10 km. güneyinde 3000 m. yükseklikte Holdizon dağlarında, Balıklıgöl çevresinde yaya yürüyüş yapılabilir ve vahşi doğa şartlarında yaban hayatı izlenebilir. Konaklama-Yeme-İçme: Uzungöl'de göl manzaralı konaklama tesisleri, yeme-içme yerleri bulunmaktadır. 72 yataklı ahşap bungalovlar ve restoranlar yaz kış işletilmektedir. Karadağ Turizm Merkezi - Karadağ Yaylası Ulaşım: Akçaabat - Düzköy yolunun 12. kilometresinden batıya dönülerek 28 km. toprak yolla gidilebilen yaylaya, yayla mevsiminde ticari taşıtlarla yolcu taşımacılığı yapılmaktadır. Özellikler: 1. 946 m. yükseklikteki yayla bol oksijeni ile akciğer tedavisi görmüş hastaların tatil için tercih ettiği yerdir. Alt yapı hizmetleri tamamlanmış olan yaylada hediyelik eşya satış yerleri bulunmaktadır. Yaylada yaban hayatı da oldukça zengindir. Konaklama-Yeme-İçme: 10 yataklı pansiyonda konaklanabilir. Yaylada bakkal, fırın, kır kahvesi ve lokanta hizmet vermektedir. Karadağ Turizm Merkezi - Hıdırnebi ve Kuruçam Yaylaları Ulaşım: Yaylalara Akçaabat - Düzköy yolunun I2.nci kilometresinden batıya dönülerek on kilometrelik toprak yolla ulaşılmaktadır. Yolu yaz-kış ulaşıma açık olan yaylalara ticari taşıtlarla yolcu taşımacılığı yapılmaktadır. Kuruçam - Hıdırnebi yaylaları arası bir kilometredir. Özellikler: 1. 742 m. yükseklikteki yaylalarda alt yapı hizmetleri tamamlanmış durumdadır. 20 Temmuz'da başlayıp üç gün süren Hıdırnebi şenliklerinin düzenlendiği Hıdırnebi tepesi doğal manzara seyir terası konumundadır. Orman içinde kurt, tilki, çakal vb. yabani hayvanları izlenebilir, foto safari yapılabilir. Yörede yaşayan köylüler, püsküllü çanta, alaca çorap, örme sepet, yayık, kaşık vb. ağaç mutfak eşyaları satmaktadır. Konaklama-Yeme-İçme: Yayladaki bakkal, manav, kasap, fırın, lokanta ve kır kahveleri ve yayla mevsiminde işletilen pansiyonlar bulunmaktır. Yol üzerinde Acısu köyünde maden suyu kaynağı ve pansiyon bulunmaktadır. Tonya - Erikbeli Turizm Merkezi - Erikbeli Yaylası erikbeli yaylası Ulaşım: Tonya ilçesinden güneye 24 km. toprak yolla ulaşılan, Erikbeli yaylasına yaz aylarında ticari taksi ve dolmuşlarla yolcu taşımacılığı yapılmaktadır Özellikler: 1. 800 m. yükseklikteki yaylada alt yapı hizmetleri tamamlanmış durumdadır. Erikbeli Turizm Merkezi, Kadırga, Çatma Obası, Sazalanı, Zigana, Ken yaylalarına giden yolların birleştiği kavşaktadır. Erikbeli, Sazalanı, Ken, Sinlice, Şıkkıranı ve Siz dağı yaylaları arası doğa yürüyüşü için idealdir. Ken yaylası Erikbeli Turizm Merkezi'nin 9 km. kuzeyinde, Şıkkıran yaylası 19 km. kuzeyinde orman içerisindedir. Konaklama-Yeme-İçme: Konaklama için kamp malzemeleri getirilmelidir. Ancak yayladan et, süt, yumurta, ekmek gibi gıda maddelerini temin edilebilmektedir. Sazalanı Yaylası Ulaşım: Tonya'ya 24 km. mesafedeki Erikbeli Turizm Merkezi'nin 5 km. batısında yer alan Sazalanı yaylasına ham toprak yolla ulaşılmakta olup, yayla mevsiminde ticari araçlarla yolcu taşımacılığı yapılmaktadır. Özellikler: 1. 700 m. yükseklikteki yaylada alt yapı hizmetleri tamamlanmış durumdadır. Yaylada lokanta, kır kahvesi, bakkal bulunabilir. Konaklama-Yeme-İçme: Konaklama için kamp malzemeleri getirilmelidir. Ancak yayladan temel ihtiyaç malzemeleri karşılanabilir. Sis Dağı Yaylası Sis Dağı Yaylası Ulaşım: Tonya'ya 24 km. mesafedeki Erikbeli Turizm Merkezi'nden sonra kuzeybatıya 25 km. toprak yolla Sis dağı yaylasına ulaşılır. Özellikler: 1. 550 m. yükseklikteki yaylada kısmen altyapı hizmetleri getirilmiştir. Bakkal, kasap ve kır kahvesi bulunabilir. Her yıl Temmuz ayının üçüncü cumartesi günü Sis Dağı Şenlikleri yapılmaktadır. Konaklama-Yeme-İçme: Konaklama için kamp malzemeleri getirilmelidir. Ancak yayladan temel ihtiyaç malzemeleri karşılanabilir. Kadırga Yaylası Kadırga Yaylası Ulaşım: Kadırga yaylası, Tonya'ya 24 km. mesafedeki Erikbeli Turizm Merkezi'nin 14 km. doğusundadır. Ham toprak yolla ulaşılan yaylaya yaz aylarında ticari taşıtlarla yolcu taşımacılığı yapılmaktadır. Özellikler: Yayla, 2. 300 m. yükseklikte ağaç yetişme sınırının üzerindedir. Her yıl Temmuz ayının üçüncü cuma günü kutlanan Kadırga Şenlikleri'ne on binlerce kişi gelmektedir. Halk oyunları gösterileri, yarışmalar, davul zurnalı eğlenceler sırasında tonlarca et, ekmek, yayık ayranı tüketilen Kadırga Şenlikleri büyük bir pazara, panayıra benzemektedir. Elektrik, su, WC. gibi altyapıya sahip yaylada bakkal, kasap, fırın, lokanta, tuhafiyeci, kır kahveleri hizmet vermektedir. Konaklama-Yeme-İçme: Konaklama için kamp malzemeleri getirilmelidir. Ancak yayladan temel ihtiyaç malzemeleri karşılanabilir. Çatma Obası Yaylası Ulaşım: Tonya'ya 24 km. mesafedeki Erikbeli Turizm Merkezi'nin 14 km. doğusunda yer alan Kadırga yaylasının 9 km. güneyindedir. Yaylaya özel araçlarla gidilebilir. Özellikler: 2. 200 m. yükseklikteki Çatma obası küçük bir yayladır. Erikbeli-Kadırga-Çatma Obası Yaylası ve Zigana Kayak Merkezi arasında doğa yürüyüşü yapılabilir. Mızraklı Su, Şehitler tepesi, Çıngıraklı kuyu gibi efsaneleri olan mekanları vardır. Mızraklı Su: Efsaneye göre, savaş sırasında çok susayan asker bir mızrağı ortadan kırıp sağa sola bütün gücüyle fırlatır. Mızrağın bir parçasının saplandığı yerden su çıkar, diğer parçasının saplandığı yerde su kaybolur. 50-60 metre aşağıda esrarengiz bir şekilde çimlerin arasında yok olan suyun çıktığı bölüm, günümüzde beton koruma altına alınmıştır. Çıngıraklı Kuyu Bu adı, kuyuya atılan bir taş parçasının uzun süre ses çıkarmasından almaktadır. Girişin uzun zaman karla kapalı kaldığı mağara bulunmaktadır. Konaklama-Yeme-İçme: Konaklama ve yeme-içme malzemeleri getirilmelidir. Düzköy (Haçka Obası) Yaylası Ulaşım: Yaylaya, Trabzon'a 40 km. mesafedeki Düzköy ilçesinden güneye 12 km. toprak yolla ulaşılabilinir. Özellikler: 1. 784 m. yükseklikteki yaylada alt yapı hizmetleri tamamlanmış durumdadır. Yaylada bakkal, kasap, manav, fırın ve kır kahveleri bulunmaktadır. Temmuz ayının üçüncü cuma günü Kadırga, 14 Ağustos da Karaabdal şenlikleri yapılan yaylada Haçkalı Baba türbesi ilgi çekmektedir. Konaklama-Yeme-İçme: 20 pansiyonda konaklanabilir. Her türlü yeme-içme imkanı bulunmaktadır. Mağaralar Çalköy Mağarası Çalköy Mağarası Akarsu Köyü Mağarası Mesire Yerleri Boztepe: Trabzon kentini panoramik açıdan görünümünü sağlayan bölge, yaz mevsiminde gezi ve dinlenme alanı olarak kullanılmaktadır. Otomobil ile ulaşım mümkün olup yeme-içme tesisleri oldukça gelişmiştir. Çamburnu:Trabzon-Rize Devlet Karayolu üzerinde Sürmene İlçesine bağlı çamlık-plaj ve piknik alanıdır. Sera Gölü: Sera Gölü, Trabzon'un batı sahilinde,şehir merkezine 8 km. uzaklıkta bulunan, denize 2 km. mesafede, Akçaabat İlçe sınırlan içerisinde krater bir göl oluşumudur. 1950 yılında meydana gelen bir toprak kayması sonucunda oluşmuştur. Yeme-içme tesisleri yanı sıra piknik alanı olarak da düzenlenmiştir. "Sera Gölü Tabiat Parkı Oluyor" 05 Eylül 2009 / 15:33 Trabzon'un Akçaabat İlçesi Yıldızlı Beldesindeki Sera Gölü Tabiat Parkı Olarak Koruma Altına Alınıyor AK Parti Trabzon Milletvekili Mustafa Cumur, Sera Gölü'nün Tabiat Parkı olması için Çevre ve Orman Bakanlığı'nın çalışma yaptığını ve 6 bakanlıktan bu konuda görüş istediğini söyledi. Sera Gölü'nün Tabiat Parkı olmasından sonra yürüyüş alanları ve doğal güzellikleri ile ön plana çıkacağını ve bir turizm merkezine dönüşeceğini ifade eden Cumur, "Bizim bildiğimiz ama Türkiye'nin ve dünyanın yeterince bilmediği Sera Gölü artık bir turizm merkezi haline gelecek" dedi. Konunun birkaç hafta içerisinde sonuçlanmasını beklediklerini kaydeden Cumur, "Çevre ve Orman Bakanlığı ülkemizin doğal, kültürel ve rekreasyonel kaynak değerlerine sahip yörelerin 2873 Sayılı Milli Parklar Kanunu'na göre milli park, tabiat parkı, tabiatı koruma alanı ve tabiat anıtı olarak ayırıp koruma altına almıştır. Bu kapsamda Sera Gölü ve çevresindeki 22 hektar büyüklüğündeki alanın taşıdığı peyzaj kaynak değeri ve rekreasyonel potansiyeli nedeniyle 2873 Sayılı Milli Parklar Kanunu'na göre Sera Gölü Tabiat Parkı ilan edilmesi için Çevre ve Orman Bakanlığı bir rapor hazırladı. Sera Gölü ve çevresinin Tabiat Parkı olarak ilan edilmesi için kanunun Bakanlar Kurulu'nun gündemine geleceği ve bu konularda öncelikli olarak Maliye Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Tarım ve Köy işleri Bakanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı'nın bağlı birimlerinin görüşü istendi. Bu görüşlerin gelmesinden sonra Sera Gölü Tabiat Parkı olacak ve koruma altına alınacak" dedi. COĞRAFİ BİLGİLER: Güneyinde Gümüşhane ve Bayburt, batısında Giresun, doğusunda Rize illeri ile çevrili olan Trabzon, kuzeyinde de Karadenize kıyısı vardır. Yerleşim yoğunluğu sahil kesimlerdedir. Deniz seviyesinden başlayarak güneye doğru artan yükseklik bölgede 3000 metreyi bulur. Yüksek kesimlerde genellikle dağlar, tepeler ve yaylalar yer almaktadır. Bitki örtüsü açısından son derece zengin olan Trabzon'da 440'ı bölgeye has, Türkiye genelinde nadir olan 2500 bitki türü bulunmaktadır. Yıllık deniz suyu sıcaklığı ortalaması 16.1° olup, Ağustos ayında 27.5°C' ye ulaşır. En düşük değer ise, Mart ayında 6.0°C dır. Senenin her ayı yağışlı olan Karadeniz rejiminin bariz özelliklerini taşır. 4.664 km2 yüzölçüme sahip Trabzon ili, Doğu Karadeniz Dağlarının oluşturduğu yayın ortasındaki Kalkanlı dağlık kütlesinin kuzeye bakan yamaçlarında 38° 30' - 40° 30' doğu meridyenleri ile 40° 30' - 41° 30' kuzey paralelleri arasında yer almakta olup, kuzeyinde Karadeniz, güneyinde Gümüşhane ve Bayburt, doğusunda Rize, batısında Giresun ili bulunmaktadır. TARİHÇE Kent tarihinde ilk defa M.Ö. 5.yüzyılda Miletli Kolonistler tarafından kurulmuştur. Roma ve Bizans devirlerini yaşayan Trabzon, 1204 yılında Pontus devletinin başkenti olmuştur. 1461 'de Fatih Sultan Mehmet tarafından alınan kentte Yavuz Sultan Selim Şehzadelik yapmış Kanuni Sultan Süleyman bu kentte doğmuştur. NE YENİR Pek çok yemeği yapılan hamsi, karalahana ve mısır ekmeği, hamsi kuşu, hamsi pilavı, hamsili kaygana, hamsi tava, lahana kavurması, hoşmerim, Akçaabat Köftesi, kıymalı ve peynirli Trabzon pidesi, Hamsiköy sütlacı yöre yemeklerindendir. NE ALINIR? Eskinin daracık arnavut kaldırımlarının üzerinde yürüyüp tek katlı arasta biçimli ve koridoru andıran, hemen hemen tüm Trabzon halkının alışveriş mekanı olarak kemeraltında Trabzon'a has telkari usulü ile el yapımı gümüş eşyaları görmelisiniz. Altıncılar ve gümüşcüler çarşısını mutlaka gezmelisiniz. LİNKLER Trabzon Valiliği http://www.trabzon.gov.tr/ Trabzon Belediyesi http://www.trabzon-bld.gov.tr/ Karadeniz Teknik Üniversitesi http://www.ktu.edu.tr/ T.C. Trabzon Valiliği İl Turizm Müdürlüğü http://www.trabzonturizm.gov.tr/ Trabzon Kent Rehberi http://www.trabzonrehberi.net/ YAPMADAN DÖNME Yörenin en iyi korunmuş, denizden tepelere kadar uzanan Trabzon Kalesini gezmeden, Şehrin 7 km güneybatısında soğuksu mevkiinde 19.yüzyıl sivil mimari örneği ile yapılmış ve Trabzon halkının Atatürk'e bir hediyesi olan Atatürk Köşkünü ziyaret etmeden, Fatih veya İrena Kulesi olarak bilinen ve Cephanelik olarak kullanılan mekanı görmeden, Yayla şenlikleri mayıs ayının ilk pazar günü başlayarak ağustos ayının sonuna kadar süren festivaller Trabzon'un simgesi halindedir. Festival tarihlerinde Trabzon'a gelirseniz festivale katılmadan, Kışın Trabzon'a geldiyseniz, Sümela Manastırını kar altında görmeden, Sümela Manastırı gezisi sonrası yol güzergahında bulunan lokantalarda, kara lahana dolması, kayana, Hamsiköy'de Hamsiköy Sütlacı yemeden, Uzungölü gezmeden, Tereyağında alabalık ve tüm Karadenize özgü yemekleri tatmadan... Dönmeyin.[/color][/b]
__________________
*********ASLA BİRİLERİNİN UMUDUNU KIRMA BELKİDE SAHİP OLDUĞU TEK ŞEY "O" DUR ********** KALEGÜNEY |
22 July 2008, 17:04 | Mesaj No:2 |
Papatyam Editörü
Durumu:
Papatyam No :
1242
Üyelik T.:
19 February 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:İSTANBUL
Yaş:62
|
Ynt: TRABZON--61
JERMOFOLOJİK ÖZELLİKLERİ:
Trabzon ilinin başlıca yeryüzü şekilleri; güneyde su bölümü çizgisi boyunca Doğu-Batı doğrultusunda uzanan dağlık alanlar, bunların ana akarsuyun kolları arasına, Kuzeye doğru sokulan ve gittikçe alçalan tepelik sahalar ile sahadaki mevcut şekillenlenmeyi sağlayan önemli dış etmen olan Solaklı, Yomra, Değirmendere, Sera, Kalenima, Foldere gibi akarsuların oluşturduğu vadiler ve deltalardır. Jeolojik oluşumu; stratigrafi bakımından alttan üste doğru üst kretase yaşlı, tortul ara katkılı volkanik seriler, konglomera, kumaşı, marn, kil ve kireç taşlı denizsel üst miosen ve serileri; çakıllı, kumlu, siltli ve killi, kuaterner yaşlı taraça dolguları ile çakıllı kumlu, siltli, killi, killi akarsu ve kıyı alüvyonları şeklindedir. BİTKİ ÖRTÜSÜ: Sahanın dikey boyutta değişken olan ılıman ve her mevsim yağışlı iklim şartları, farklı türlerden oluşan bitki örtüsü, farklı türlerden oluşan bitki örtüsü kuşaklarını meydana getirmiştir. Buna göre; 0-300 m. yükseltilerinden Akdeniz bitki türlerinin sokulduğu psöudomaki (Trabzon hurması, akçaağaç, şimşir, karayemiş, defne, prekanta, muşmula, katran ardıcı, kocayemiş ... gibi) elemanları dağılış gösterirken, kıyıya yakın kesimlerden itibaren geniş yapraklı etek ormanları yer almakta (kızılağaç, kestane, meşe türleri, dışbudak, ıhlamur, adi fındık, beyaz söğüt, kavak, doğu çınarı ... gibi), bu katın üzerinde geniş yapraklıların hakimiyetindeki geniş-iğne yapraklı karışık ormanlar (Avrupa kestanesi, adi kızılağaç, adi gürgen, adi fındık, doğu gürgeni, meşe, akçaağaç, üvez, çitlenbik, defne, mor çiçekli ormangülü, kayın, ladin ve köknar) ve daha yukarıda da iğne yapraklıların hakimiyetindeki ormanlar (sarıçam, ladin, mor çiçekli ormangülü ve bazı çalı türleri) dağılış göstermektedir. Aşağı kuşağın kıyı kesimlerinde orman örtüsünün tamamına yakınında, daha üst yükselti seviyelerde ise yer yer yerleşim ve tarım alanı açmalarıyla oluşan kesintilere rağmen, 500-1850 m. yükseltileri arasında hala zengin ve sık bir orman örtüsü varlığını sürdürmektedir. Daha yukarı seviyeler ise fizyolojik bakımdan ağaç yetişmesine müsait olmayan Alpin çayır alanlarıdır. Kış mevsiminde sert iklim şartları nedeniyle hiçbir ekonomik faaliyetin yapılamadığı, daimi yerleşim merkezlerine pek uzak olmayan bu geniş saha, yöre insanlarına hayvancılık bakımından son derece elverişli bir potansiyel sunar. Bu kattaki hayvacılığın diğer alanlardakinden ayrılmasının en önemli nedeni, otların yz mevsimi boyunca yeşil kalabilmesidir. Çünkü denizden gelen su buharı sayesinde otlar canlılığını yitirmemekte ve hatta korunmaya alındığında çayır haline gelebilmektedir. Böylece yöre hayvancılığı içerisinde büyükbaş hayvan (sığır) besleyiciliği önem kazanmış ve daimi yerleşim alanlarının yetersiz ekip-biçme fonksiyonunu destekleyerek, çoğunda alternatif geçim kaynağı haline gelmiştir. KÜTLE HAREKETLERİ: Trabzon ilinin Jeomorfolojik unsurlarından birisi de kütle hareketleridir. Bunlar büyüklüklerine göre heyelanlar, toprak akması ve soliflüksiyondur. Trabzon ilinin şekillenmesinde son derece önem taşıyan kütle hareketlerinin oluşmasının temel nedeni zeminin yapısıdır. Hakim materyaller olan lavlar ve tüfler bünyelerindeki yarık ve çatlaklarından dolayı az çok su geçirme özelliğine sahiptir. Yine yaygın halde bulunan tüfler büyük ölçüde gözenekler ihtiva ederler. Yörenin oldukça fazla yağış alması, sıcak ve nemli oluşu, kayaçların derinliklerine kadar ayrışmasına sebep olurken, genel yamaç eğimlerinin 25° - 30° nin üzerinde oluşu ve yıl içerisindeki belli aylarda alınan toplam yağışın uç değerlere yakın miktarlara ulaşması da kütle hareketlerini teşvik etmektedir. Günümüze kadar meydana gelmiş olan heyelanların en önemlileri; Çaykara-Ulucami (1929, 146 ölü), Sera (1949), Maçka-Çatak (1988, 63 ölü),
__________________
*********ASLA BİRİLERİNİN UMUDUNU KIRMA BELKİDE SAHİP OLDUĞU TEK ŞEY "O" DUR ********** KALEGÜNEY |
22 July 2008, 17:05 | Mesaj No:3 |
Papatyam Editörü
Durumu:
Papatyam No :
1242
Üyelik T.:
19 February 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:İSTANBUL
Yaş:62
|
Ynt: TRABZON--61
TEPELİK ALANLAR: Dağlık kütlenin kuzeye doğru devam eden vadiler arası bölümleri giderek daralmış ve yan derelerle önemli ölçüde parçalanmışlardır. Bu nedenle tepelik alanlar, yükseltileri güneyden kuzeye doğru giderek alçalan komşu havzalarla olan su bölümü çizgilerini takip eder. Doğudan batıya doğru başlıça tepeler olan Haldizen ile Karadere akarsuları arasındaki Mador Tepesi (2.742 m.), Polot Tepesi (2.880 m.), Ziyaret Tepesi (2.829 m.), Seslikaya Tepesi (2.117 m.), Gümüşki Tepesi (2.375 m.), Karadağ (1.946 m.), Oba Tepesi (1.951 m.), Güzelyayla Tepesi (1.945 m.) ve Yankaya Tepesi (1.410 m.) havzaların iç kısımlarında, akarsu kolları aralarına doğru sokulan bir dağılış göstermektedirler. Batıdaki akarsu kollarının az oluşu, bu alanın daha az parçalanmasına neden olmuştur. DAĞLIK ALANLAR: Dağlık alanlar, Doğu-Batı doğrultusunda uzanmakta olup, Kuzeyinde Karadeniz kıyılarını gören yay gibi bir antiklinal ekseni oluştururlar. Bölgenin yüksek dağ karakteri, permiyen sonundan itibaren oluşan ve üst kretase sonuna kadar süren kara rejiminde ve üst Pliyosen'deki vertikal hareketler sonucunda teşekkül etmiş, Pleistosen'de son şeklini almıştır. Doğu-Batı yönünde uzanan su bölümü hattının en yüksek bölümü doğudaki Haldizen Dağları'dır. Bu dağlar aynı zamanda Doğu Karadeniz Dağları'nın en yüksek bölümü olan Kaçkarlar'ın batıya doğru olan son uzantılarıdır. Üst Kretase yaşlı kayaçlardan meydana gelirler. Önemli yükseltileri; Demirkapı (3.376 m.), Kayışkıran (3.156 m.) ve Karakaya (3.139 m.) tepeleridir. Buzul vadilerinden zirvelere doğru çıkıldıkça hemen her vadide dağılış gösteren yirmiye yakın, bazıları peş peşe birer gideğenle birbirine bağlı, alanları 100-1900 m2 genişliğinde değişen buzul gölleri yer almaktadır. Karagöl, Sarıgöl, Balıklı Göl ve Aygır gölleri en önemlileri olarak sayılabilir. Demirkapı, Sağ ve Multat dereleri kaynaklarını bu dağların Kuzey yamaçlarından alırlar. Her biri buzul vadilerine kurulu cılız akarsulardır. Yan dereleri almaya başladıkları yaklaşık 2000 m. seviyelerinden itibaren taşıma güçlerinin artmasıyla birlikte Kuzeye doğru flüviyal topoğrafya kendini iyice belli etmeye başlar. Solaklı Deresi'nin doğudaki önemli kolu olan Haldizen Deresi, Demirkapı, Sağ ve Multat derelerinin katılımıyla Kuzeyde 1.150 m. Seviyelerinde Uzungöl'e ulaşır. Buradan itibaren Solaklı Deresi adı altında devam ederek Karadeniz'e karışır. Daha batıda yer alan Soğanlı dağlık kütlesi bir bindirme fayından itibaren aralarına üst kretase eosen yaşlı riyolit ve porfiridasitlerin sokulduğu dasitik lavlardan meydana gelmiştir. Solaklı Deresi'ni oluşturan Büyük Dere ile Haldizen Deresi arasında ortalama 2.500 m. Yüksekliğinde çok geniş bir plato düzlüğü yer almakta, Soğanlı Dağları'nın alçaldığı bu kesimlerde kıyıyı iç kesimlere bağlayan Of-Çaykara-Bayburt karayolu geçidi bulunmaktadır. Su bölümü hattı batıya doğru Kemerlik Dağı (2.746 m.) ve Ziyaret Tepesi (2.850 m.) ile devam eder. Bu hat aynı zamanda Karadere'nin güneyindeki su bölümü çizgisini de teşkil etmektedir. Karadere'nin Yağmurdere koluyla birleştiği kesime doğru kuzeye girinti yapan su bölümü çizgisi, bu kolu içine alacak şekilde güneybatıya doğru uzanarak Değirmendere Havzası su bölümü hattına ulaşır. Karadeniz sahil yolundan güneye, Karadere boyunca ayrılan Araklı-Dağbaşı karayolu, bu bölgede Taşköprü civarında alçalan su bölümü hattından güneye doğru Gümüşhane'ye ulaşır. Su bölümü çizgisi Değirmendere Havzası güneyi boyunca Kostan Dağı ( 2.582 m .) üzerinden Deveboynu (3.082 m .) ve Kolat Dağları'nı alçalan bir şekilde aşarak Zigana Dağları'nda bir omuz oluşturur. Burası, 2.000 m . Seviyesi, Karadeniz kıyılarını iç bölgelere bağlayan önemli bir jeo-stratejik geçit olan Trabzon-İran transit karayoluna zemin oluşturur. Trabzon ili sınırları bu bölümde dağ zirvelerinden güneye doğru girinti yapmıştır. Dağlık alanların batı kısmını Kalkanlı ve Horos Dağları oluşturmakta ve genel yükselti seviyesi giderek düşmektedir. Viran Kilise Tepesi (1.784 m.), Taşoluk Tepesi (2.420 m.), Ayeser Tepesi (2.423 m.) yayın batı kanadını, Kalkanlı Tepesi (2.193 m.) ise doğu kanadını meydana getirir. Bu yaya bütünüyle Kalkanlı Dağları adı verilir. Kuzeybatı-Güneydoğu yönünde uzanan Horos Dağları 10° - 15° lik eğime sahiptir. Değirmendere ana akarsuyuna güneybatıdan karışan Maçka Deresi, Çeşmeler Deresi adı ile kaynağını Taşoluk Tepesi'nin güney eteklerinden alırken, Ayeser Deresi, Horos Dağları'nın su bölümü hattından doğarak, kuzeye doğru derin olmayan "V" şeklindeki bir vadi ile Uçurum (2.349 m.) ve Ayeser tepelerini birbirinden ayırır. Bu dağlık kütlenin tamamı 2.000 m.'nin üzerindedir. Zirvelere yakın kısımlardan itibaren etkili olan akarsuların mekanik aşındırması dışında özellikle 2.400 m.'nin üzerinde yer alan konjelifraksiyon hakimiyeti vardır. Uçurum Tepesi'nin kuzey yamaçlarında eğimin yükselmesi dolayısıyla akarsuların mekanik tesirleri de artmıştır. İl sınırları bu bölgede yaklaşık 2.000 m. seviyelerinden geçer. Horos Dağları zirvelerinden batıya doğru giderek alçalan bu bölümü hattı Erikbeli Yaylası'na kadar devam eder.
__________________
*********ASLA BİRİLERİNİN UMUDUNU KIRMA BELKİDE SAHİP OLDUĞU TEK ŞEY "O" DUR ********** KALEGÜNEY |
22 July 2008, 17:06 | Mesaj No:4 |
Papatyam Editörü
Durumu:
Papatyam No :
1242
Üyelik T.:
19 February 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:İSTANBUL
Yaş:62
|
Ynt: TRABZON--61
İKLİMİ:
Trabzon ili, kuzeydeki kutbi hava kütleleriyle, güneydeki tropikal hava kütlelerinin geçiş sahası üzerinde yer alır. Kışın, güneşim zahiri hareketlerine bağlı olarak, Tropikal Yüksel Basınç'ın güneye inmesiyle, genellikle kuzeyden gelip Anadolu yüksek kara parçası üzerine yerleşmiş bulunan Sibirya Antisiklonu'nun ve kuzeyde Doğu Avrupa üzerinde yer alan kutbi kava kütlelerinin etkisindeki bir konverjans sahası özelliği taşır. Ancak, yeryüzüne yakın kısımlarda, kış sıcaklıkları, kuzeyde Karadeniz'in varlığı ve kıyıya yakın mesafede set gibi uzanan Doğu Karadeniz Dağları'nın bulunuşu nedeniyle, aynı enlemlerdeki diğer sahalara göre oldukça ılıman hale gelir. Yağışlar, kıyıya yakın alanlarda yağmur, orta ve yüksek kesimlerde ise genellikle kar şeklindedir. Yazın ise yeryüzüne yakın atmosfer bölümlerinde Azor Yüksek Basınç Alanı'nın uzantıları ve Basra Alçak Basınç Merkezi arasında gelişen kuzey sektörlü hava akımları ile Karadeniz üzerinden taşınan nemli kara kütleleri, kıyı kesiminde orografk yağışlara yol açmakta, zaman zaman yine kuzeyden sokulan serin hava baskınları ile soğuk cephe sağanak yağışları da sık sık görülmekte, yüksek seviyelerin soğuk hava damla durumlarında büyük kararsızlık ve önceden kestirilemeyen gelişmeleri ile bol yağışlar düşmektedir. Bölgede bu mevsimde ortalama sıcaklık 18,8°C civarındadır Bahar mevsimleri kış ve yaz arasında yumuşak bir geçişi sağlamakta ve bol yağmurlarıyla dikkati çekmekte, özellikle kıyıya yakın alanlar bu aylarda yoğun ekip-dikme faaliyetlerine sahne olmaktadır (Tablo-2). İlkbahar mevsimi Mart ayından itibaren kendini göstermeye başlar, Nisan ve Mayıs aylarını içine alır. Bu mevsimde aylık ortalama sıcaklıklar 15 °C'nin üzerine çıkar. Sonbahar mevsimi ise yaklaşık üç aylık bir dönemi kapsar ancak Eylül ayı kısmen yaz, Kasım ayı da nispeten kış mevsimi özelliklerini taşır. İlimizde rüzgar yönü frekansları, sahada etkili olan basınç merkezlerinin yıl içindeki hareketleri, yer şekli özellikleri ve Karadeniz'in etkisi altındadır. Karadan ve denizden esen meltem rüzgarları kuzey ve güney yönlü rüzgarların hakimiyetini hissetmektedir. Deniz kıyısına yakın kesimlerde güney ve güneybatıdan esen rüzgarlar daha etkilidir. Fön rüzgarları Şubat, Mart ve Nisan aylarında görülmekte ve yılda ortalama on iki günü bulabilmektedir. Trabzon ilinde yıllık yağış miktarı ve yıl içindeki gidişi, sahanın Karadeniz'e cephe olması nedeniyle yağış şartlarının oluşumunda, hemen kıyıdan itibaren artan bir eğimle yükselen kara sathı ile Karadeniz'in sıcaklığa bağlı ilişkisi etkili temel faktördür. Yağış şartlarının kısa mesafelerde değişiklik göstermesi (mikroklima alanları) yöremizin önemli bir özelliğidir. Bu nedenle İlimizde gerek kıyı boyu ve gerekse iç kesimler arasında farklılıklar gösterir. Yörede nisbi nem oranlarının yaz mevsiminde yüksek olduğu ve özellikle iç kısımlara doğru arttığı görülmektedir. Bu mevsimde Karadeniz kuzeyinden olan buharlaşmanın, havanın sakin olduğu zamanlarda kıyıya yakın kesimleri etki altında bulundurması ve zamanla güneydeki yüksek alanlarda oluşan alçak basınç merkezine doğru yönelen Meltem rüzgarları sayesinde, nemin doğrudan buralara taşınması nedeniyle, yayla alanlarında çoğu zaman öğleye kadar devam eden açık-berrak bir hava hali ardından vadiler boyunca yükselen su buharı, sahayı tamamen kaplamakta ve bazen günlerce çekilmemektedir. DELTALAR: Karadeniz'e dökülen akarsular, Pleistosen esnasında deniz seviyesinin alçalıp yükselmesi dolayısıyla, kıyılardaki aşındırma ve biriktirme faaliyetleri üzerinde de önemli etkilerde bulunmuşlardır. Yataklarını 90 m. kadar yarmışlar, son post-glasyal dönemde deniz seviyesinin yükselmesine bağlı olarak aktıkları vadiler boğulmuş, deniz, vadi ağızlarında karaya doğru girinti yapmıştır. Daha sonra akarsuların getirdiği alüvyonlar, dolu bir vadi şeklinin gelişmesine neden olmuştur. Bunlardan en önemlisi olan Değirmendere Deltası'nın günümüzdeki kıyı uzunluğu yaklaşık 4 km., vadi içine uzantısı 3,5 km. ve alanı 7 km2 civarındadır. Diğer deltalar ise Fol Deresi'nin Vakfıkebir, Sera Deresi'nin Yıldızlı, Kalenima Deresi'nin Söğütlü, Yomra Deresi'nin Yomra, Yanbolu Deresi'nin Yalıboyu, Karadere'nin Araklı, Küçük Dere'nin Aşağı Çavuşlu, Manahos Deresi'nin Sürmene ve Solaklı Deresi'nin Of yakınlarında oluşturdukları daha dar alüvyal düzlüklerdir.
__________________
*********ASLA BİRİLERİNİN UMUDUNU KIRMA BELKİDE SAHİP OLDUĞU TEK ŞEY "O" DUR ********** KALEGÜNEY |
22 July 2008, 17:07 | Mesaj No:5 |
Papatyam Editörü
Durumu:
Papatyam No :
1242
Üyelik T.:
19 February 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:İSTANBUL
Yaş:62
|
Ynt: TRABZON--61
Calkoy mağarası
__________________
*********ASLA BİRİLERİNİN UMUDUNU KIRMA BELKİDE SAHİP OLDUĞU TEK ŞEY "O" DUR ********** KALEGÜNEY |
22 July 2008, 17:08 | Mesaj No:6 |
Papatyam Editörü
Durumu:
Papatyam No :
1242
Üyelik T.:
19 February 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:İSTANBUL
Yaş:62
|
Ynt: TRABZON--61
VADİLERV ,YAMAÇLAR,AKARSU ve GÖLLER:
Akarsuların oluşturduğu vadiler özellikle ikinci dereceden kolların ve onlara karışan yan derelerin bulundukları kısımlarda oldukça dardırlar. Bu özellik sahanın büyük kısmında hakimdir. Yörenin nemli iklim karakteri, havzaların hızlı akışlı olması ve fazla yük taşımaları, derine aşındırmada başlıça rolü oynamıştır. Aşınmaya karşı dayanıksız olan tüf, aglomera ve kalkerli yapılarda, derine aşındırma hızlanarak bir taraftan konsekant kollar gelişirken dik "V" şekilli vadiler oluşmuş, diğer taraftan da bu vadilerin yamaçlarında meydana gelen tali kollar arttırdıkları aşındırma faaliyetleri ile yamaçları iyice parçalamışlardır. Böylece sahada bugün görülen dantritik drenaj ağının oturduğu muntazam denize doğru alçalan vadi sistemi meydana gelmiştir. Dar bir alana sahip olsa bile erozyonla taşınan molozların vadi tabanına yakın alçak yamaçlarda birikmesiyle, düşük eğimli kısmi düzlükler oluşmuştur. Aynı zamanda bu tür alanlar taşıma elverişlidir. Trabzon ilindeki en gelişmiş vadiler, batıda güney-kuzey yönünde uzanan Foldere Vadisi, Değirmendere akarsuyunun kurulu olduğu güneybatı-kuzeydoğu doğrultusunda Karadere Vadisi ve doğudaki güney-kuzey uzanış gösteren Solaklı Deresi vadisidir. Güneyde 1.900 m. yükseltisindeki Horos ve Kalkanlı dağlarının su bölümü çizgisine yakın, kuzeye bakan yamaçlarından başlayan Değirmendere Vadisi giderek derinleşerek Maçka'ya kadar uzanır. Burada vadi tabanı yaklaşık 270 m.'ye kurulmuş ve 30 km. mesafede 1.630 m.'lik yükselti farkını kat eden yüksek eğimi ortaya çıkmıştır. Maçka'da aniden daralan vadi, buradan kuzeye doğru hem yana hem de derine doğru genişler, Esiroğlu yakınlarında ortadan kalkarak aşağı çığıra geçer. Trabzon ilinin batısındaki Foldere ve Değirmendere'nin doğusunda kalan Karadere ve Solaklı dereleri kaynaklarını Horos, Soğanlı ve Haldizen Dağları'ndan almaktadır. Foldere, Değirmendere, Karadere ve Solaklı Deresi'nin yukarı havzaları güneyde birbirleriyle kavuşurken, daha küçük havzalar halindeki Kalenima Deresi, Yanbolu Deresi, Küçükdere ve Manahos Deresi, kısa boyları ve hızlı akışlarıyla oldukça dar vadiler meydaa getirirler. Yamaçların farklı kayaçlardan meydana gelmesi de engebeyi kuvvetlendiren diğer bir faktördür. Tortul ve volkanik sediman karakteri taşıyan yüzeyler kolay aşınırken, volkanik kayaçlar yamaç boyunca yer yer ortaya çıkarak normal yamaç seviyesinden yüksek satıhları oluşturmuşlardır. İlimizdeki göller, Uzungöl heyelan seti gölü, Balıklı Göl, Aygır Gölü, Kara Göl ve Haldizen Dağları'ndaki büyüklü, küçüklü diğer buzul gölleri ile Sera heyelan seti gölüdür.
__________________
*********ASLA BİRİLERİNİN UMUDUNU KIRMA BELKİDE SAHİP OLDUĞU TEK ŞEY "O" DUR ********** KALEGÜNEY |
22 July 2008, 17:09 | Mesaj No:7 |
Papatyam Editörü
Durumu:
Papatyam No :
1242
Üyelik T.:
19 February 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:İSTANBUL
Yaş:62
|
Ynt: TRABZON--61 SUMELA MANASTIRI
__________________
*********ASLA BİRİLERİNİN UMUDUNU KIRMA BELKİDE SAHİP OLDUĞU TEK ŞEY "O" DUR ********** KALEGÜNEY |
22 July 2008, 17:10 | Mesaj No:8 |
Papatyam Editörü
Durumu:
Papatyam No :
1242
Üyelik T.:
19 February 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:İSTANBUL
Yaş:62
|
Ynt: TRABZON--61
TRABZON TANJAT YOLU
__________________
*********ASLA BİRİLERİNİN UMUDUNU KIRMA BELKİDE SAHİP OLDUĞU TEK ŞEY "O" DUR ********** KALEGÜNEY |
22 July 2008, 17:11 | Mesaj No:9 |
Papatyam Editörü
Durumu:
Papatyam No :
1242
Üyelik T.:
19 February 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:İSTANBUL
Yaş:62
|
Ynt: TRABZON--61
__________________
*********ASLA BİRİLERİNİN UMUDUNU KIRMA BELKİDE SAHİP OLDUĞU TEK ŞEY "O" DUR ********** KALEGÜNEY |
22 July 2008, 17:12 | Mesaj No:10 |
Papatyam Editörü
Durumu:
Papatyam No :
1242
Üyelik T.:
19 February 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:İSTANBUL
Yaş:62
|
Ynt: TRABZON--61
__________________
*********ASLA BİRİLERİNİN UMUDUNU KIRMA BELKİDE SAHİP OLDUĞU TEK ŞEY "O" DUR ********** KALEGÜNEY |
Bookmarks |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Papatyam Forum Ana Kategori Başlıkları |
Cevaplar | Son Mesajlar |
TRABZON HURMASI | umut | Bitkiler ve Özellikleri | 0 | 24 September 2011 14:18 |
TRABZON DÜŞMANI | umut | Trabzonspor | 0 | 19 July 2011 10:09 |
Makukula'dan Trabzon'a taş.. | umut | Diğer Futbol Haberleri | 0 | 18 September 2010 14:21 |
TRABZON | ck78 | Gülmece | 0 | 09 April 2007 01:23 |
Trabzon İlanları | PESTEMAL | Gülmece | 1 | 07 November 2006 11:54 |
Tefekküre Davet Köşesi |
|
Papatyam Sosyal Medya Guruplarımıza Katılın |