Keşke gaz sancısı olmasaydı..

[umut]

Keşke gaz sancısı olmasaydı..

Keşke gaz sancısı olmasaydı..

Uzm. Dr. Füsun ÇELİKKOL tarafından 21 Mayıs 2008 tarihinde yazıldı.

Bebeğiniz dünyaya gözünü açması ile birlikte ilk çığlığını attı. Bundan sonra bebeğiniz birçok nedene bağlı ağlayacaktır. Çünkü bebekler tüm ihtiyaçlarını ağlayarak bildirirler ve bir süre sonra ebeveynler bebeğin ne için ağladığını anlar hale gelir.

Gaz sancısına bağlı ağlama anne- babaları en rahatsız eden nedendir. Gaz sancıları olmasaydı, bebekleri büyütmek daha kolay ve keyif verici olurdu. Saatlerce devam edip, bitip bitip tekrar başlayan, yırtınırcasına ağlayan bebeklerin bu durumuna dayanmak, çoğu zaman hiçbir şeyin bebeğinizin susturmaya yaramaması nedeniyle kendinizi çaresiz durumda hissetmeniz oldukça zordur. Ancak unutmamak gereken bir durum vardır ki; şimdiye kadar gaz sancısı nedeniyle zarar gören bir bebek yoktur. Bu durumun bir süreç olduğu, belli bir dönem sonra geçeceği, bunun bir hastalık olmayıp fizyolojik bir olay olduğu bilinerek anne-babaların daha rahat olması bebeğiniz açısından çok önemlidir.

Bilinmesi gereken bir noktada tüm ağlamaların sebebi gaz sancısı değildir. Bunlar:

• Açlık
• Diş çıkarma
• Kabızlık
• Kulak ağrısı
• İdrar yolu enfeksiyonları
• Pişik
• Pamukçuk
• Tırnak batması,göze yabancı cisim kaçması,fıtık gibi nadir nedenler

Gaz sancısından bunları ayırt etmek için mutlaka bir çocuk hekiminize danışmanız faydalı olacaktır.

En çok karıştığı durum AÇLIK'tan ağlayıp ağlamadığını saptamak kolaydır. Anne sütü verdiğinizde bebek susuyorsa sebep açlıktır. Bunun yanında susmayıp ta her ağladığında inatla, gereksiz yere anne sütü veya mama vermeye çalışırsanız bebeğinizin gaz sancısı sırf bu yüzden de artabilir. Sık sık düzensiz beslenen bebeklerde, erken dönemde ek gıdalara başlanan bebeklerde bu durum daha da dramatikleşebilir.

Gaza bağlı ağlamalarda genellikle bebeklerin yüzü kıpkırmızı olur, vücudu yay gibi gerilir, karınları normalden daha şişkin ve gergin olur.

Bazı tip gaz sancılarında da bebekler günün belli saatlerinde kurulmuş saat gibi başlayıp genellikle haftanın en az 3 günü ve her gün en az 3 saat süren, genellikle başladığı gibi aniden bebeğin uyuması ile sonlanan gaz sancıları vardır. Buna biz KOLİK diyoruz. Kolik bebeklerin %10-20'sinde görülür. Genellikle hayatın 2-3 haftasında başlar ve 3-4 ay civarında azalarak kaybolur. Bazı bebeklerde bu tip gaz sancıları 6 aya kadar uzayabilir.

Gaz sancıları-koliğin kesin bir nedeni olmadığından maalesef kesin, bir tedavisi de yoktur. Bu durumda kesin bir tedaviden çok gaz azaltıcı önlemler ve davranış biçimleri uygulamamız gerekmektedir. Bunlar;

• Öncelikle anne ve babanın sakin olup, bebeğe şefkatle ve güvenle yaklaşması gerekmektedir.
• Bebeğiniz rahat olup olmadığına bakın, çok sıcaksa üstünü biraz açın,üşümüşse kalın giydirin.
• Beslemeyi deneyin, altını değiştirin.
• Kucağa alın yada kanguruda taşımayı deneyin, hafifçe sallayın, ninni söyleyin.
• Karnına ve ayaklarına ılık bezler koyun.
• Bebeğiniz bir aylıktan büyük ise emzik deneyin.
• Bazen bebeğinizi araba ile kısa süre gezdirmeniz yararlı olabilir.
• Gürültü, monoton sesler(çamaşır makinesi,saç kurutma makinesi, elektrik süpürgesi gibi) rahatlatıcı olabilir.
• Rezene çayı ve anoson denenebilir.
• Doktorunuza danışmadan bir ilaç başlamayın

Tipik bir kolik atağında tüm bu yöntemler kısa süreli etkili olur. Bebeğiniz tekrar ağlamaya başlarsa sıradaki yöntemi deneyin. Yeni bir yöntem denemeden önce diğerinin etkinliğini gözlemleyebilmek için en az 15 dakika sabredin. Hiçbir şey yaramıyorsa bir süre pes ederek bebeğinizi kucağınızda tutup ağlamasına izin verdikten sonra ılık bir banyoya sokmak bazen ağlama ataklarına son verir ve iyi bir gece uykusu uyumasını sağlar.

Bunun yanında gaz sancılarını azaltmak için birkaç şey deneyebilirsiniz .Bunlar;

• Bebeğinizi emziriyorsanız direk ilgisi ispatlanmamış olsa da bir süre süt ürünlerine, kafeinli içeceklere ve gaz yapan gıdalara ara vermeyi deneyin.
• Bebeklere şekerli su verilmesi, emziklere bal veya pekmeze batırılması, erken aylarda nişastalı gıdalara başlanması, meyvelerin gereğinden fazla verilmesi gazı arttırabilir.
• Altının uzun süre ıslak bırakılması, bulunduğu ortamın aşırı soğuk veya sıcak olması gazı arttırabilir.
• Bebeğin kundak yapılması, sürekli aynı pozisyonda yatırılması, hareket kabiliyeti azaltan kuşaklara sarılması gazı arttırabilir.
• Anne ve babanın aşırı stresli, endişeli olması gazı arttırabilir.

En son olarak bebeğin ilk ayları başlı başına zor zamanlardır. Birde buna kolik eklendiğinden daha da zor ve zahmetli, yorucu olabilir. Bu nedenle zaman zaman kendinize vakit ayılmak, kısa süreli evden ayrılmak iyi gelecektir.

Koliğin çoğunlukla 3-4'üncü aylarda azalıp kaybolacağını unutmayın. Biraz sabır ile bu zorluğu aşacağınızı unutmayın.

Uzm. Dr. Füsun ÇELİKKOL tarafından 21 Mayıs 2008 tarihinde yazıld.