Seri Katiller (Serial Killers-Dev Arşiv) - Sayfa 5 - Papatyam Forum

Papatyam Forum

Go Back   Papatyam Forum > ..::.GENEL KÜLTÜR.::. > Garip Olaylar..

Garip Olaylar.. Tarihten bugüne kadar garip ve gizemli bulduğunuz tüm paylaşımlar burada...

Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Alt 19 March 2008, 11:36   Mesaj No:41

mavibalik

Papatyam Aktif Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:mavibalik isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 1260
Üyelik T.: 19 March 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:İstanbul
Yaş:34
Mesaj: 67
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Seri Katiller (Serial Killers-Dev Arşiv)



Luis Alfredo Gavarito

5 sene icinde 140 cocuga tecavuz edip oldurmus seri katil..genelde kurbanlarini 8 ile 16 yas arasindaki erkek cocuklardan secmistir. kurban ayrica fakir ve kenar mahalle cocuklarinda secerdi. goofy ya da el loco olarak nam salmistir...
Alıntı ile Cevapla
Alt 19 March 2008, 11:38   Mesaj No:42

mavibalik

Papatyam Aktif Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:mavibalik isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 1260
Üyelik T.: 19 March 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:İstanbul
Yaş:34
Mesaj: 67
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Seri Katiller (Serial Killers-Dev Arşiv)

Alıntı:
Tha Dogfather Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Bazı seri katillerin takma adları ve cinayet sayıları:

alhubal:Abdallah al-Hubal::13
andermatt:Roger Andermatt::27
angelo:Richard Angelo::10
ball:Joe Ball::14
bathory:Erszebet Bathory::600
baumeister:Herb Baumeister::16
beck:Martha Beck:Lonely-Hearts Killer:12
becker:Marie Alexandrine Becker::11
bender:the Bender family::11
berkowitzavid Berkowitz:Son of Sam:
besnard:Marie Besnard:Poison Queen:13
bianchi:Kenneth Bianchi:Hillside Strangler:14
biegenwald:Richard F. Biegenwald:Thrill Killer:
bilanciaonato Bilancia::17
bird:Jake Bird:Takoma Axe Killer:
bonin:William Bonin:Freeway Killer:14
brady:Ian Brady:Moors Murderer:6
britt:Eugene V. Britt::10
bundy:Theodore Robert Bundy::23
buntin:John Justin Buntin::10
buono:Angelo Buono:Hillside Strangler:12
burke:William Burke::16
butts:Vernon Butts:Freeway Killer:
cantu:Juan Martin Cantu::26
carigna:Harvey Louis Carigna:Want Ad Killer:
carpenteravid Carpenter:Trailside Killer:
chase:Richard Trenton Chaseracula Killer:
chikatilo:Andrei Chikatilo:Citizen X:52
christie:John Christie::7
christopher:Joseph Christopher::13
collins:John N. Collins:Coed Murderer:
corllean Corll:Candyman:27
corona:Juan Corona::25
cottingham:Richard Cottingham:Ripper:
cotton:Mary Ann Cotton::14
dahmer:Jeffrey Dahmer:Milwaukee Cannibal:17
deandrade:Marcelo Costa de Andrade::14
denke:Karl Denke::30
derais:Gilles de Rais::140
devi:Phoolan Devi:Bandit Queen:20
dumollard:Martin Dumollard::10
eyler:Larry Eyler::19
fernandez:Raymond Fernandez:Lonely-Hearts Killer:12
fish:Albert Fish:Brooklyn Vampire:16
gacy:John Wayne Gacy:Killer Klown:33
gary:Carlton Gary:Stocking Strangler:
gaskins:Pee Wee Gaskins::100
gavarito:Luis Alfredo Gavarito::140
gein:Ed Gein:Butcher of Plainfield:
golovkin:Anatoly Golovkin::11
gonzaleselfina & Maria de Jesus Gonzales::91
green:Cleo Green:Red Demon:
greenwood:Vaughn Greenwood:Skid Row Slasher:11
gretzlerouglas Edward Gretzler::16
gunness:Belle Gunness::14
haarmann:Fritz Haarmann::27
haigh:John George Haigh:Acid Bath Murderer:8
hansen:Robert Hansen::17
hare:William Hare::16
harpe:Micajah & Wiley Harpe::30
harveyonald Harvey:Angel of Death:34
haydon:Mark Ray Haydon::10
hernandez:Fernando Hernandez Leyva::100
hindley:Myra Hindley:Moors Murderer:6
hoch:Johann Hoch:Stockyard Bluebeard:15
iqbal:Javed Iqbal::100
jackson:Elton M. Jackson::12
jegado:Helene Jegado::23
jesperson:Keith Jesperson:Happy Face Killer:
kearney:Patrick W. Kearney:Trash Bag Murderer:28
kemper:Edmund Kemper:Coed Killer:10
kiss:Bela Kiss::24
knowles:Paul John Knowles::18
komaroff:Vasili Komaroff::33
kraft:Randy Kraft::45
kroll:Joachim Kroll:Ruhr Hunter:14
kuklinski:Richard Kuklinski:Iceman:40
kurten:Peter Kurten:Monster of Dusseldorf:9
lake:Leonard Lake::11
landru:Henri Landru::11
laskey:Posteal Laskey:Cincinnati Strangler:
lopez:Pedro Alonso Lopez:Monster of the Andes:300
lucas:Henry Lee Lucas::300
ludke:Bruno Ludke::85
lupo:Michael Lupo:Wolf:
maake:Maoupa Cedric Maake::10
macek:Richard Macek:Mad Biter:
malarkey:Johnnie Malarkey::10
malvo:Lee Boyd Malvo:Beltway Sniper:10
manson:Charles Manson::
mashiane:Johannes Mashiane:Beast of Atteridgeville:13
mathurin:Jean-Thierry Mathurin:Monster of Montmarte:9
mcduff:Kenneth Allen McDuff::14
milat:Ivan Milat:Backpacker Murderer:8
mofokeng:Sylvester Mofokeng::12
moseley:Eddie Lee Moseley::16
msomi:Elifasi Msomi:Axe Killer:15
mudgett:Herman Webster Mudgett:Torture Doctor:200
muhammed:John Allen Muhammad:Beltway Sniper:10
mullin:Herbert Mullin::13
nelson:Earle Nelsonark Strangler:22
nesset:Arnfinn Nesset::22
nilsenennis Nilsen::15
olson:Clifford Robert Olson::11
onoprienko:Anatoly Onoprienko:Terminator:52
panzram:Carl Panzram::21
paulin:Thierry Paulin:Monster of Montmarte:21
pekalski:Leszek Pekalski::17
petiot:Marcel Petiot::27
quick:Thomas Quick::15
raderennis Rader:BTK:10
ramirez:Richard Ramirez:Night Stalker:13
rees:Melvin David Rees:Sex Beast:
richards:Stephen Lee Richards:Nebraska Fiend:
rifkin:Joel Rifkin::17
rodriguez:Jose Antonio Rodriguez Vega::16
rojers:Glen Rojers:Cross-Country Killer:
rollinganny Harold Rolling:Gainesville Ripper:5
rulloff:Edward H. Rulloff:Educated Murderer:
ryakhovsky:Sergei Ryakhovsky:Hippopotamus:19
schaefer:Gerard John Schaefer:Killer Cop:30
schmid:Charles H. Schmid:Pied Piper of Tucson:
shawcross:Arthur Shawcross::13
shipman:Harold Shipmanr Death:250
silveria:Robert Joseph Silveria:Boxcar Murderer:14
simons:Norman Afzal Simons:Station Strangler:22
sithole:Moses Sithole:ABC Murderer:38
sobhraj:Charles Sobhraj:Serpent:20
spesivtsev:Sasha Spesivtsev::19
staniak:Lucian Staniak:Red Spider:20
stano:Gerald Stano::41
steelman:Willie Luther Steelman::16
suff:William Lester Suff:Riverside Prostitute Killer:13
suradji:Ahmad Suradji::42
sutcliffe:Peter Sutcliffe:Yorkshire Ripper:13
swango:Michael Swango::60
thwala:Sipho Agmatir Thwala:Phoenix Strangler:19
toole:Ottis Toole::65
toppan:Jane Toppan::31
unterweger:Jack Unterweger::12
vacher:Joseph Vacher:French Ripper:11
vaughn:James Clayton Vaughn:Rainbow Murderer:15
wagner:Robert Joe Wagner::10
watts:Coral Eugene Watts:Sunday Morning Slasher:13
wenzinger:Gerd Wenzinger::19
west:Rosemary & Fred West::12
wilken:Stewart Wilken:Boetie Boer:10
williams:Wayne Williams:Atlanta Child Murderer:27
woodfield:Randall Woodfield:I-5 Killer:13
wuornos:Aileen Wuornos::7
xitavhudzi:Elias Xitavhudzi:Pangaman:16
yang:Yang Xinhai::67
yershov:Vadim Yershov::19
zikode:Christopher Mhlengwa Zikodeonnybrook Serial Killer:18
Alıntı ile Cevapla
Alt 19 March 2008, 11:42   Mesaj No:43

mavibalik

Papatyam Aktif Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:mavibalik isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 1260
Üyelik T.: 19 March 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:İstanbul
Yaş:34
Mesaj: 67
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Seri Katiller (Serial Killers-Dev Arşiv)

Roger Andermatt

İsviçre'de, bir huzurevi çalışanının yaşlı ve hasta 27 kişiyi öldürdüğü açıklanması kanları dondurdu. İsviçre halkı şimdi Roger Andermatt adlı 'ölüm meleği'nin dehşetini konuşuyor

Luzern kentinde basın toplantısı düzenleyen yetkililer, medyada "Ölüm Meleği" olarak adlandırılan Roger Andermatt (32) adındaki erkek hemşirenin, bir huzurevindeki şüpheli ölümler üzerine Haziran sonunda tutuklandığını söylediler.

Yetkililer, Temmuz ayında Luzern'de 9 yaşlı kadını öldürdüğünü itiraf eden Andermatt'ın, polisin ölü sayısının daha fazla olabileceği endişesiyle soruşturmayı derinleştirilmesi üzerine 18 kişiyi daha öldürdüğünü kabul ettiğini belirtiler.

Yaşlılar ve bakıma muhtaç kimseleri daha fazla acı çekmemeleri için öldürdüğünü söyleyen Andermatt, ülkenin orta kesimindeki Sarnen kasabasında bir huzur evindeki 12 bakıma muhtaç kimse dahil 18 kişiyi öldürdüğünü itiraf etti.
Alıntı ile Cevapla
Alt 19 March 2008, 11:43   Mesaj No:44

mavibalik

Papatyam Aktif Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:mavibalik isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 1260
Üyelik T.: 19 March 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:İstanbul
Yaş:34
Mesaj: 67
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Seri Katiller (Serial Killers-Dev Arşiv)

Kadın seri katiller erkeklerden fazla, çünkü onlar daha zeki

ABD'deki araştırmalar, kadın seri katillerin erkeklerden sayıca fazla olduğunu ortaya koydu. Dr. Ali Açıkgöz de doktora çalışmasında; kadınların daha zeki ve dikkatli olduğunu, bu yüzden yakalanmadıklarını ileri sürdü.

Kadınların seri cinayetler işleyebileceklerine inanmak zor ama, Charlize Theron'a 'en iyi kadın oyuncu' Oscar'ını kazandıran 'Cani' filmi, bunun gerçek olabileceğini gösteriyor. Gerçek bir hayat hikayesinden yola çıkılarak senaryolaştırılan filmde olduğu gibi; yapılan polis araştırmaları, kadın seri katillerin sayısının erkeklerden fazla olduğunu ortaya koydu. FBI yetkilileri, 20'nci yüzyılda sadece Amerika'da 35 erkek seri katile karşılık 50 civarında kadın seri katilin ortaya çıkarıldığını belirtiyor. Türkiye'de ise henüz kadın seri katil yakalanmadı ama faili meçhul birçok ölüm bulunuyor. Ankara Üniversitesi'nde Adli Biyoloji doktora çalışmalarını sürdüren ve "Seri Katiller" ve "Kadın Seri Katiller" konularında araştırma yapan Dr. Ali Açıkgöz, kadınların erkeklerden daha zeki olduğunu, bu nedenle cinayet işlerken daha dikkatli davrandıklarını belirtti. "Kadınlar zeki oldukları için daha dikkatli davranıyorlar, daha dikkatli davrandıkları için yakalanma olasılıkları daha düşük oluyor. Bu da sayılarının az gibi görünmesine neden oluyor" diyen Açıkgöz, kadın seri katillerin bazen 12 yıl gibi uzun aralıklarla cinayetler işlediğini ve biri unutulmadan diğerini öldürmediğini söyledi.

ALTI GRUBA AYRILIYORLAR
Dr. Açıkgöz, kadın seri katillerin, 'kara dul', 'ölüm meleği', 'seksüel saldırgan', 'intikamcı', 'yarar ve suç grubu' ve 'takım katiller' olarak altı ana grupta toplanabileceğini bildirdi. İlk beş grubun "yalnız suç işleyen kadın seri katiller" sınıflamasına dahil edilebileceğini belirten Açıkgöz, bu grubun yaş ortalamasının 35, favori yöntemlerinin ise zehirleme, ölüme yol açan enjeksiyon ve boğma olduğunu belirtti. Açıkgöz, takım üyesi olarak suç işleyen kadın seri katillerde ise ortalama yaşın 25 yaş olduğunu ve cinayetlerin diğer gruba göre daha aceleci ve dikkatsiz işlendiğini kaydetti. Bu gruptaki kadınların cinayet işlerken dikkatli davranmadıklarını ifade eden Açıkgöz, "Bir takımın üyesi olan kadın seri katiller, kurbanlarını genellikle ateşli silahlar ve delicikesici aletlerle öldürüyorlar" diyor.

KADINLAR DAHA TİTİZ
Kadın ve erkek seri katiller arasındaki en büyük farkın, cinayet işleme motivasyonları ve olayı gerçekleştirme biçimi olduğunu belirten Açıkgöz, kadın seri katillerin cinayet işlerken çok titiz davrandığını söyledi. Kadınların daha çok sonuç almaya yönelik çalıştıklarını belirten Açıkgöz, kadınların cinayet işlerken de etrafı fazla dağıtmamak için "kurbanlarını parçalara ayırmak" gibi vahşi yöntemleri tercih etmediklerini ifade etti. Seri katillerin hemen hepsinde psikolojik bozukluklar ve kişilik bozulmaları olduğunu kaydeden Açıkgöz, çoğunun kötü bir çocukluk dönemi geçirdiğini, cinsel taciz ya da tecavüze uğradığını ve sevgiden yoksun büyüdüğünü vurguladı. Açıkgöz, sözlerini şöyle sürdürdü: "Seri cinayetler özellikle Kuzey Amerika'da çok görülür. Dünyada artmasının nedenleri arasında, geleneksel aile yapısının bozulması, şiddeti konu alan filmler ve hattâ çizgi filmler yapılması, pornografinin yaygınlaşması sayılabilir. Bu nedenle seri cinayetler öncelikle ABD'de daha sonra da Amerikan popüler kültürünün yaygınlaştığı ülkelerde işlenmeye başladı." Dr. Ali Açıkgöz, Türkiye'de henüz kadın seri katil bulunmadığını, ancak yine de bundan emin olunamayacağını söyledi.
Alıntı ile Cevapla
Alt 19 March 2008, 11:43   Mesaj No:45

mavibalik

Papatyam Aktif Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:mavibalik isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 1260
Üyelik T.: 19 March 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:İstanbul
Yaş:34
Mesaj: 67
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Seri Katiller (Serial Killers-Dev Arşiv)

‘Seri katiller sanat icra eder gibi davranıyor’

İstanbul’da son zamanlarda sıkça rastlanılan seri cinayetler hakkında bilgi veren cinayet bürosu dedektifleri, bu cinayetleri işleyen seri katillerin sanat icra eder gibi davrandıklarını söyledi.

Son iki yılda İstanbul’un değişik semtlerinde kesilerek öldürülmüş kişilerin ceset parçalarının bulunması, seri katil kâbusunu tekrar gündeme getirdi. İstanbul Emniyeti kurduğu 15 kişilik ekiple, seri katil ya da katillerin peşine düşerken, Asayiş Şube Cinayet Bürosu dedektifleri seri katili, ‘büyük bir titizlikle, adeta bir sanat icra eder gibi, birbiriyle bağlantılı, birbirinin devamı niteliğinde benzer cinayetler işleyen’ kişi olarak tanımlıyor.

Uzmanlara göre, üçten fazla cinayeti değişik zamanlarda işleyen ve her cinayet dönemi arasında sükunet süreci yaşayan katillere, seri katil adı veriliyor. Bu konuda farklı görüş ortaya atanlar da var. Amerikan Ulusal Adalet Enstitüsü, en az iki cinayeti farklı zamanlarda seksüel ve sadistik motivasyonla işleyenleri seri katil olarak ifade ediyor. Amerika’da 1977–1992 yılları arasında 331 seri katil yakalanmış. Bunlar üzerinde yapılan incelemelerde, yüzde 58’inin cinayeti seksüel şiddet arzusundan, yüzde 38’inin sadistik tatmin amacıyla işlediği ortaya çıkmış.

Bu konuda yapılan bir araştırmaya göre seri katillerin hepsinin ortalama zeka düzeyinin üstünde oldukları saptanmış. Kurbanlarını seçiş biçimleri, kusursuz cinayet planları ve arkalarında hiçbir ipucu bırakmama konusundaki özenleri onların zeka düzeyini ortaya koyuyor. Uzmanlar seri katillerle ilgili iki temel özellikleri üzerinde birleşiyor; sadizm ve seksüel şiddet. Kurbanlarına rahatsız etmeden yaklaşıyor, sözlü iletişim kurduktan sonra onları rahatlıkla öldürebilecekleri bir alana götürüyorlar. Cinayetlerini, genellikle cinsel ağırlıklı bir işkenceden sonra gerçekleştiriyorlar. Kurbanlarını kendilerine ait bir silahla öldürdükten sonra arkada iz bırakmamaya büyük özen gösteriyorlar.

Kurbanlarını asla cinayet mahallinde bırakmıyorlar. Uzmanlar, bunu ‘cesedin bulunmasını engellemek ve güvenlik güçleriyle alay etmek’ şeklinde açıklıyor. Güvenlik güçleriyle alay etmeye karar veren katiller, cesetleri şehrin en işlek yerlerine, park, karayolu gibi kolay bulunabilecek yerlere taşıyorlar. Polisin hangi yöntemlerle cinayeti çözmeye çalıştıklarını bildiklerinden, gelişmeleri medya aracılığı ile takip etmeye büyük özen gösteriyorlar. Bu arada medya aracılığıyla da gelişmeleri takip ederek, yakalanmamanın çaresini arıyorlar.

Politik psikoloji uzmanı Prof. Dr. Abdülkadir Çevik, bu konuda şunları söylüyor: “Seri katiller, temel olarak çocukluk dönemlerinde travmatize olmuşlardır. Büyük bir travma geçirmişlerdir. Kendi iç dünyalarında yoğun öfke duyarlar. Öfkeyi genelde ebeveynlerine karşı beslerler. Ancak öfkelerini yansıtırken ebeveynlerine yansıtabilecekleri gibi onların tutum ve davranışlarını sergileyen, onları anımsatan kişilere de yöneltebilirler. İçlerinde yok edemedikleri derin bir öfke vardır. Seri cinayetler işleyerek bu duygularını tatmin etmeye, bastırmaya çalışırlar.”
Alıntı ile Cevapla
Alt 19 March 2008, 11:43   Mesaj No:46

mavibalik

Papatyam Aktif Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:mavibalik isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 1260
Üyelik T.: 19 March 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:İstanbul
Yaş:34
Mesaj: 67
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Seri Katiller (Serial Killers-Dev Arşiv)

Koleksiyoncuların gözdesi seri katiller

Charles Manson, Wayne Gacy, Ted Kaczynski gibi tarihe geçen katillerin özel eşyaları, imzaları ve yaptıkları resimler internette kapışılıyor.

Onlar bir zamanlar herkesin tüylerini ürperten cinayetlere imza atmıştı. Oysa bugün yaptıkları bir resim, kağıdın üstüne karaladıkları birkaç satır ya da kullandıkları bir eşya internette yapılan açık artırmalarda kapışılıyor. Herkesin korku ve nefretle karışık hayranlık duyduğu bu isimlerden bir parçaya sahip olmak için yüzlerce, hatta binlerce dolar gözden çıkarılıyor.

CİNAYET CEZBEDİYOR
Internette düzenlenen açık artırmalarda alıcıların tercihlerinin başında gelmiş geçmiş en acımasız katillerden biri kabul edilen Charles Manson geliyor. Tarikat ailesi olarak anılan Manson'ların lideri olan Charles Manson, 1960'ların sonunda Hollywood'dan birçok kişiye ölüm saçmıştı. Manson'un kurbanları arasında ünlü yönetmen Roman Polanski'nin hamile eşi Sharon Tate de bulunuyordu. İşte o dönem herkesin korkulu rüyası haline gelen ve bugün hala hapishanede olan 70 yaşındaki Manson'un bir tutam saçı www.supernaught.com sitesinde 100 dolardan satışa sunuldu. Ayrıca yine aynı sitede Manson'un çizdiği bir eskiz 800, imzaladığı bir mektup da 300 dolara alıcısını bekliyor. Sakin aile babası olarak bilinen ve 70'li yıllarda 33 kişiyi öldüren seri katil Wayne Gacy de açık artırma sitelerinin gözdesi. Gacy tarafından yapılan resimlerden biri www.murderauction. com sitesinde 10 bin dolardan satışa sunuluyor. 1996'da yakalanıncaya kadar 18 yıl boyunca bombalı mektuplarla terör estiren ve birçok kişinin ölümüne neden olan "Unabomber" lakablı ABD'li matematik profesörü Ted Kaczynski'ye ait diş teli de alıcısını bekleyen objelerden biri. Aslında internetteki en büyük açık artırma sitelerinden biri olan ebay, seri katillere ve canilere ait objelerin satışını yasaklamıştı. Ama bu hem satıcıları hem de bu objelerin meraklılarını durduramadı. Bu yasaktan sonra internette kurulan onlarca açık artırma sitesi 'Cinayet/Katil objeleri'nden satmaya başladı. Bu sitelerden biri olan www.murderauction. com, "Cinayetler insanları çok cezbediyor, zaten böyle olmasaydı bu tür TV şovları da olmazdı" diyen Crime Scene İnvestigation (Cinayet Mahali Araştırmaları) adlı programın yapımcılarından Tod Bohannon'a ait. Bohannon'ın internet sitesinde katillere ve azılı suçlulara ait 800 civarında obje bulunuyor. İşin garibi Amerikan mahkemelerinin de bu işten kendilerine pay çıkarmaya çalışması. Geçen ay bir Amerikan mahkemesi Unabomber'ın özel eşyalarının satılmasına ve buradan elde edilecek gelirin, öldürülen kişilerin yakınlarına dağıtılmasına karar verdi. Mahkemece sunulan objelerin arasında Kaczynski'nin diş köprüsünden ayakkabısına, daktilosundan mektuplarına kadar pek çok obje bulunuyor. Tabii madalyonun bir de öbür yüzü var. Katillerin eşyalarının böyle değerlendirilip satılması, hatta bunların koleksiyon yapılarak yüceltilmesi mağdurlara ve ölenlerin yakınlarına çok büyük acı veriyor.
Alıntı ile Cevapla
Alt 19 March 2008, 11:44   Mesaj No:47

mavibalik

Papatyam Aktif Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:mavibalik isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 1260
Üyelik T.: 19 March 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:İstanbul
Yaş:34
Mesaj: 67
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Seri Katiller (Serial Killers-Dev Arşiv)

Jeffrey Dahmer la (Yamyamla) röportaj;



lk cinayetini 16 yaşında işliyor. Öldürdüğü köpeğin leşini iyice didikleyip zevkini çıkardıktan sonra, zavallı hayvanın kemiklerini çamaşırsuyunda ağartıp yeniden iskelet haline getirerek satıyor.

18'inde eşcinsel bir ilişki kurmak için yanıp tutuşurken, fantezisini gerçekleştirmek üzere otostopçu bir genci arabasına alıyor. Eve götürdüğü ilk avı eşcinsel çıkmayınca, kafasına bir halter indirdiği gibi, insan nesline yönelik ilk cinayetini işliyor. Bunu mastürbasyonla kutluyor. İlk kurbanının vücudundan kopardığı her parçadan sonra aynı seremoniyi tekrarlıyor.

Bunları, seri katillerin ortak davranışlarını inceleyen ünlü FBI biriminin eski şefi Robert K.Ressler'in yazdığı son kitapta yer alan yamyam röportajından öğreniyoruz. Yamyam, ünlü seri katil Jeffrey Dahmer'in ta kendisi. Hani şu 17 kişiyi kesip biçerek yiyen ve sonra da hapiste şişlenip öldürülen Dahmer. Amerika'nın, 33 kişiyi katleden John Wayne Gacy'den sonra gördüğü en korkunç seri katil Dahmer'le yapılan bu röportaj kesinlikle bir sorgulama değil. Suçlular itiraf faslından sonra, Kuzuların Sessizliği filminden tanıdığımız bu birimin ellerine teslim ediliyor. Yamyam Dahmer de işte bunların en azılılarından biri.

Amerika'daki paranoyak ve şizofren seri katil ve yamyamların ortak karakter özelliklerini ve onları harekete geçiren motifleri tespit etmek için çalışan bu birim, her yeni vak'ada suçlu tipinin karakter özelliklerine yeni detaylar ekliyor. Böylelikle yeni vak'alarda iz sürerken, uzun sorgular sonucu ortaya çıkmış suçlu profili rehberlik ediyor.

İşte bu birimin eski şefi olan Ressler, aynı zamanda ‘‘seri katil’’ kavramının da mucidi. Meslek anılarını çeşitli kitaplarda derleyen Ressler son olarak da ‘‘Canavarın İçinde Yaşadım’’ adlı kitabı yayınladı. Bu kitabın en önemli özelliği, Amerika'nın en kanlı iki seri katili, 1994'te zehirli iğneyle idam edilen Gacy ve Dahmer'le yapılan röportajları içermesi.

Ressler'in kitabın genelinde asıl söylemek istediği ise, seri katillerin Amerika'ya özgü yaratıklar olmadığı.

Ressler emekliliğini çeşitli cinayet vak'alarında özel danışmanlık yaparak geçiriyor ve faaliyet alanı sadece Amerika'yla sınırlı bulunmuyor. İngiltere, Japonya ve Güney Afrika'daki seri cinayet vak'alarını çözemeyen polis teşkilatları, Ressler'i yardıma çağırıyorlar. Örneğin 1993 yılında Scotland Yard'ın yardım talebi üzerine Londra'ya gidip, beş eşcinseli öldüren Colin Ireland adlı psikopatı yakalatıyor. Önce cinayetleri inceleyip suçlunun muhtemel eşkalini çıkarıyor. Sonra da maktullerin ortak uğrak yeri olan Coleherne adlı pub'a en yakın metro istasyonundaki güvenlik kameralarının saptadığı görüntüler inceleniyor. Kurbanların yanında, Ressler'in verdiği eşgale uygun kişi tespit ediliyor. Böylelikle seri katil yakalanıyor.

Seri katil tipinin, geçmişi 100 yıl öncesine dayanan global bir fenomen olduğunu ileri süren Ressler, seri katilleri yaratan toplumsal koşulları şöyle sıralıyor: Geleneksel aile yapısının çöküşü, şehirleşme (seri katiller hep büyük şehirlerden çıkıyor), bireylerin yalnızlaşması, bütün dünyada aynı sinema filmleri ve TV programlarının yayınlanması, birbiri içinde eriyen kültürlerin aynı pornografik malzemeleri kullanması ve uluslararası modern pop kültürünün, çeşitli filmler, TV, video oyunları ve çizgi diziler aracılığıyla şiddet ve bedensel saldırıyı övmesi.

Ressler teşhisi doğru koyuyor ama, bir tek şeyi; uluslararası dediği pop kültürünün Amerikan kökenli olduğunu es geçiyor. Bu nedenle de seri katiller artık global birer fenomen olsa da, seri cinayet fikri kesinlikle Amerika'dan çıkıyor.

Ayrıca Ressler'in izini bulmakla övündüğü, beş kişiyi katleden İngiliz manyak, Ressler'in daha önce yayınlanan kitaplarından birini okuduktan sonra seri katil olmaya karar verip, bunun için de beş kişilik kontenjanı doldurması gerektiğini düşünmüş.

Çünkü Ressler'e göre bir katilin seri katil olabilmesi için en azından beş leşi olması gerekiyormuş.

Bu arada ben Andrew Cunanan'ın da Ressler'in ‘‘öğütlerine’’ kulak verdiğini düşünüyorum, çünkü o da sonuncu kurbanı Gianni Versace olmak üzere tam beş kişiyi öldürüp, seri cinayet hayatını bir yüzenevde intihar ederek noktaladı.
Alıntı ile Cevapla
Alt 19 March 2008, 11:46   Mesaj No:48

mavibalik

Papatyam Aktif Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:mavibalik isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 1260
Üyelik T.: 19 March 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:İstanbul
Yaş:34
Mesaj: 67
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Seri Katiller (Serial Killers-Dev Arşiv)



Karındeşen Jack

Masonların siyasi faaliyetlerini ve özellikle de illegal yönlerini araştırırken karşımıza çıkan önemli bir konu da, ünlü "Karındeşen Jack" cinayetleridir.

Karındeşen Jack cinayetlerinin gerçekleştiği Kraliçe Victoria döneminin İngilteresi'nde, masonların saraya ve aristokrasiye egemen olduğu bilinen bir gerçektir. Masonik bir amaçla işlenen cinayetler, bu nedenle kolayca örtbas edilebilmiştir. Resimde, dönemin İngilteresi'nde masonların düzenlediği ve farklı bölgelerden gelen biraderlerin katıldığı bir balo tasvir ediliyor.

Bu seri cinayetler, 1888 yılında Londra'da gerçekleştirilmiştir. 9 haftalık bir süre içinde tam 5 ayrı hayat kadını, gövdeleri yarılıp parçalanarak vahşi şekilde öldürülmüştür. Katilin kim olduğu hiçbir zaman bulunanamış ve bir sır olarak kalmıştır. Katili tanımlamak için kullanılan "Karındeşen Jack" sözü, cinayetlerin hemen ardından bu isimle polise gönderilen bazı mektuplardan kaynaklanmaktadır. "Karındeşen Jack" denen kişinin (veya kişilerin) gerçek kimliği meçhuldur.

Ama konuyu inceleyen bazı araştırmacıları, bunun siyasi amaçlara yönelik bir komplo olduğu ve komplonun kaynağının da masonluk olduğu kanısına yönelten bazı önemli bulgular vardır. Bunları birlikte inceleyelim.

Karındeşen Jack cinayetlerinin gerçekleştiği sıralar, İngiliz monarşisi büyük bir skandalın eşiğine gelmişti.

Kraliçe Victoria'nın oğlu olan King Edward VII, 1888 yılında İngiltere'de masonların Büyük üstadı idi. Onun oğlu Eddy ise, eğer büyükanne ve babası ondan önce ölürse, Kral olabilirdi. Ancak Eddy'nin saray disiplinine uymayan bir özel yaşamı vardı. 1888'de Londra'daki Walter Sickert ismindeki ressama ve arkadaşlarına gizlice ziyaretler yapıyordu. Eddy; bu çevrede Annie isminde Katolik ve alt tabakadan gelen bir tezgahtar kız ile tanıştı ve ilişki kurdu. Bir süre sonra bir bebekleri oldu ve gizlice evlendiler. Sickert; Eddy ve Annie'nin kızları için bir dadı tuttu. Mary (veya Marie) isimli dadı ve Sickert onların bu gizli düğünlerinde şahit oldular.

O sırada, İngiltere büyük bir politik karışıklık içerisindeydi ve eğer halk kral olmaya bu denli yakın birisinin Annie gibi bir kadın ile evlendiğini öğrenirse, bu durum monarşinin sona ermesine neden olabilirdi. (Katolik birisiyle evlenmek, İngiliz kraliyet ailesinin kurallarına aykırıydı, ayrıca Annie'nin alt tabakadan olması da bir sorundu). Böyle bir skandal, aynı şekilde İngiliz politik ve sosyal sisteminden çıkarı olanların özellikle de masonların sonu olabilirdi.

Bütün bunlar Kraliçe Victoria'nın kulağına gidince, Kraliçe, Marquess of Salisbury isimli Başbakanını bu olayı temizlemek ile görevlendirdi. Salisbury ünlü bir masondu. Bu skandalı kapatmak için, Annie'yi akıl hastanesine yerleştirdi, ve tam 32 yıl sonra da Annie orada öldü. Kızları da daha sonra Sickert'in metresi haline geldi ve ondan bir oğlu oldu. Skandal düğünün şahidi olan Marie Kelly ise alkolik bir hayat kadını oldu ve bildiklerini diğer 3 hayat kadını arkadaşı ile paylaştı. Onlar ise onu, Prens Eddy'nin yaptıklarını deşifre etmekle tehdit ettiler. Bunu öğrenen Başbakan Salisbury bu tehditin sona ermesi gerektiğine karar verdi ve Kraliçenin doktoru olan ve aynı zamanda Annie'ye akıl hastası raporunu veren yüksek dereceli mason biraderi Sir William Gull'dan bu konuda yardım istedi.

Gull, Marie'nin ve diğer hayat kadınlarının varlığını İngiliz monarşisi ve masonluk için bir tehdit olarak kabul etti ve masonik ritlere dayanarak bu kadınları tek tek öldürmeye karar verdi. İşte tüm İngiltere'yi dehşete düşüren Karındeşen Jack cinayetleri böyle başladı. Gull, kurbanlarını aynen masonik ritüellerde yazılı olduğu gibi, büyük bir vahşetle öldürüyordu. Başbakan Salisbury, hükümetteki diğer masonlar ve polis teşkilatı Gull'un suçlarını gizlediler. Çünkü mason olarak onlardan beklenen, bu sırrı saklamaları ve Gull'un yaptığını takdir etmeleriydi. Gull, özel arabasının sürücüsü olan Netley ile ressam Sickert'ı o 4 hayat kadınını tanımasına yardımcı olmaları için ikna etti. Ardından kadınları arabalarına aldılar, öldürdüler ve mason ritlerine göre kesip parçaladıktan sonra seçilen yerlere vücutlarının parçalarını attılar.





FROM HELL (CEHENNEMDEN)

Tamamen tarihi belgelere dayanılarak hazırlanan bir Hollywood filmi olan From Hell (Cehennemden), Karındeşen Jack cinayetlerinin masonik bir komplo olduğunu tüyler ürpertici perde arkasıyla gözler önüne sermektedir. Filmden alınmış olan aşağıdaki karelerde önemli sahneler yer almaktadır.


Filmin bu karelerinde, olayın sırrını araştıran dedektif Abberline'nın masonik kaynakları inceleyişi ve cinayetler ile masonluk arasındaki ilişkiyi keşfedişi anlatılmakta.

Polis; kadının yanında önlüğünden kesilmiş ve kandan sırılsıklam olmuş bir parça buldu. Bu parça, kadının hala üzerinde yer alan bir parçaya tam olarak uyuyordu. Bunun yukarısındaki siyah duvarda ise beyaz bir tebeşirle yazılmış olan şu yazı duruyordu. "Juwes'ler hiç bir şeyle suçlanmayacak olan insanlardır."

e) Eddowes hakkında yaptığı yanlışlığı 9 Kasım 1888'de anlayan Gull ve müttefikleri, Mary Kelly'yi apartman dairesinde öldürdüler. Kadının boğazı tamamiyle kesilmişti, midesi tamamen dışarı çıkarılmış ve mide çukuru tamamen boşaltılmıştı, göğüsleri kesilmişti, kolları parçalanmıştı, yüzü tanınmayacak hale getirilmişti, rahmi, böbrekleri ve göğüslerinden birisi başının altındaydı, diğer göğsü ise sağ ayağının oradaydı, karaciğeri ayaklarının arasında, bağırsakları sağ tarafında, dalağı sol tarafındaydı. Karın derisi sökülmüştü. Ciğerinin bir kısmı ve kalbinin tamamı kayıptı.

İşte tüm bu garip ve korkunç olaylar, konuyu inceleyen araştırmacıları olayın perde arkasındaki gerçeğe götürdü:

Eğer bunlar alelade cinayetler olsaydı, kesip parçalama olayları katili yakalanma tehlikesine sokardı. (Katledilenlerden biri olan Stride, arabaya binmeyi reddettiği için, çabucak sokak ortasında öldürülmüştü). Bir tür ritüeli andıran bu akıl almaz kasaplığın tek açıklaması, masonik ritlere olan uygunluğuydu. Boğazların kesilme şekli,
Karındeşen Jack olduğu tahmin edilen Dr. Gull (üstte) ve mason locasındaki diğer "birader"leri.

Mason locasına girişte yapılan kontrol ve içerdeki ritüelden bir görünüm

kalplerin çıkartılması, bağırsakların dışarıya çıkartılması, üçgen şeklinde kesikler, maktülün önlüğünün bir kısmının kesilip çıkartılması... Tüm bu detaylar, mason localarında okunan ve "hainlerin cezası" olarak belirtilen vahşetlere birebir uyuyordu. . .

Karındeşen Jack'in son kurbanı olan Eddowes; "Mitre K****i" (Mitre Square) olarak bilinen semte bırakılmıştı. Mitre (terzilikte ve inşatta kullanılan gönye benzeri araç) ve kare masonik aletlerdir ve mitre hanı da masonların meşhur buluşma yeridir.

Peki cinayet yerindeki duvarda bulunan "Juwes" kelimesi ne anlama geliyordu? Bazı yorumcular bunun "Jews" (Yahudiler) kelimesinin yanlış yazılmış hali olduğunu ileri sürmüşlerdir. Oysa işlenen cinayetler ve kullanılan yöntemler, bunların failinin son derece eğitimli bir kişi olduğunu göstermektedir ve bu da böyle basit bir yazım yanlışlığı yapılması ihtimalini çok düşürmektedir. Konuyu inceleyen pek çok araştırmacı ise, "Juwes" kelimesinin, masonlukta masonluğun simgesel kurucusu olarak kabul edilen Hiram Abiff'i öldüren üç hainin, yani Jubela, Jubelo ve Jubelum'u ifade ettiği kanaatindedir.

Karındeşen Jack cinayetlerinin örtbas edildiği mason locasında düzenlenen bir tekris töreni. Törende masonluğa yeni giren bir üyeye önce "burada göreceklerini başka yerde asla anlatmayacağına" dair ölüm tehdidi altında yemin ettiriliyor.

Tekris töreninin sonu: Locaya kabul edilen yeni masonun gözbağı açılıyor ve eskiden "harici" (masonluk dışı) olan yeni üye mason locasının içini ilk kez görüyor.

Bir başka ilginç detay ise, bu yazının polisler tarafından bulunur bulunmaz silinmesidir. Ceset bulunduğunda, polis şefi ve aynı zamanda da bir mason olan Sir Charles Warren, daha önce hiçbir cinayet mahaline gitmemesine rağmen, bu kez kendisi olay yerine gitmiş ve duvardaki yazıyı görür görmez bunun silinmesini emretmiştir.

Tüm bunlar, tarihte Karındeşen Jack cinayetleri olarak bilinen vahşetin, gerçekte siyasi amaçlar içeren masonik bir komplo olduğuna işaret etmektedir. Nitekim masonların, bu tarihten önce de Mozart ve William Morgan gibi ünlüler de dahil olmak üzere, kendilerine ihanet ettiklerini düşündükleri kişileri katlettiklerine dair önemli deliller vardır. Karındeşen Jack cinayetlerinin gerçek faili olduğu sanılan yüksek derece mason Dr. Gull'un 1890'da öldüğü açıklanmıştır. Oysa gerçekte bu tarihte ölmemiş, 'Thomas Mason' ismi altında bir akıl hastanesine konmuş ve uzun yıllar sonra burada ölmüştür.

Olayın iç yüzünün başından beri farkından olan ressam Sickert ise gerçek hikayeyi oğlu Joseph'e anlatmıştır. Joseph ise, aradan neredeyse 3 çeyrek asır geçtikten sonra gerçeği gazeteci Stephen Knight'a açıklamış ve masonluk konusunda derinlemesine bilgiye sahip olan Knight bu konuyu Jack the Ripper: The Final Solution (Karındeşen Jack: Son Çözüm) adlı kitabında açıklamıştır. Knight'in 1976'da yayınlanan bu kitabından beridir olay büyük bir tartışma konusudur. Masonlar Knight'ın tezini ısrarla reddetseler de, pek çok delil bu tezi desteklemektedir. Bu konuyu gündeme taşıyan en son gelişme ise, 2001 yılında çevrilen bir Hollywood yapımı olan From Hell (Cehennemden) adlı filmdir. Karındeşen Jack cinayetlerini konu edinen ve tamamen tarihsel gerçeklerden yola çıkarak çevrilen filmde, olayların masonik bir komplo olduğu detaylı olarak gösterilmektedir.

Tüm bu hikayenin en çarpıcı yönü ise, büyük olasılıkla "buzdağının görünen kısmı" olmasıdır. Masonluk gizli bir örgüt olduğu ve "haricilere" (mason olmayanlara) hiçbir zaman sır vermediği için, masonik faaliyetlerin çoğu karanlık bir sis perdesinin ardındadır. Karındeşen Jack cinayetleri, bu sis perdesinden dışarı sızan bir "örnek"tir ve diğer örneklerin ne kadar korkunç olabileceği hakkında fikir vermektedir.
Alıntı ile Cevapla
Alt 19 March 2008, 11:47   Mesaj No:49

mavibalik

Papatyam Aktif Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:mavibalik isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 1260
Üyelik T.: 19 March 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:İstanbul
Yaş:34
Mesaj: 67
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Seri Katiller (Serial Killers-Dev Arşiv)

Behram Soyadı Bilinmiyor.

Öldürme rekoru ise bir Hintli'nin elinde. Adı Behram. Soyadı bilinmiyor. 1790-1840 arasında Uttar Pradeş bölgesinde Hindistan'da bir mezhep olan Thuggee inanışına göre yapılan törenlerde tam 931 kişiyi beyaz ve sarı renkli bir kumaş parçasıyla boğarak öldürmüştür.
Behram 931 rakamıyla dünyada erişilmesi güç bir seri cinayet rekorunu elinde tutmaktadır.
THUGGEE TARİKATI
Hindistan’da 600 yıl boyunca varlığını sürdüren bir caniler tarikatıdır. Gizli bir soyguncular ve katiller topluluğu olan Thuglar, adına sayısız suçlar işledikleri yamyam tanrıça Kali’ye taparlardı. Thug kelimesi Hintçede sahtekar ve kandıran anlamına gelen Thag kelimesinin çarpıtılmışıdır. Kandırmak onların cani taktiklerinin başında gelirdi. Masum yolcular gibi davranan bir gurup Thug, hacıların veya tüccarların oluşturdukları bir kervana katılıp, onları uygun yerlere doğru yönlendirir ve tanrıçalarına ilahiler okuyarak hepsini aynı anda boğarlardı. Cesetlerini parçalayıp karınlarını deştikten sonra onları gömerler ve mezarlarının üstünde kendilerine ziyafet çekerlerdi.
Tarikat üyelerinin çocukları da bu topluluğa katılırlar ve kilden yapılmış mankenler üzerinde cinayet yöntemini öğrenirlerdi. Nesiller boyunca Thuglar Hindistan’da sayısız kurban boğdular. 1830 yılından itibaren İngilizler Thuglara savaş açtılar ve 1860 yılına kadar onların köklerini kazıdılar.
Alıntı ile Cevapla
Alt 19 March 2008, 11:47   Mesaj No:50

mavibalik

Papatyam Aktif Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:mavibalik isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 1260
Üyelik T.: 19 March 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:İstanbul
Yaş:34
Mesaj: 67
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Seri Katiller (Serial Killers-Dev Arşiv)



"Night Stalker"
(GECE AVCISI)

“Sizi ahmaklar beni hasta ediyorsunuz. İntikamım alınacak. Hepimizin içinde bir şeytan yaşar.”

Gece Avcısı olarak tanınmıştır. Karanlık evlere sızarak içeride uyuyanları katlederdi. 1985 yılının bahar ve yaz döneminde 6 aylık bir süre içerisinde Los Angeles şehrinde kimse kendini güvende hissedemedi. Önce evin erkeğini öldürür, sonra da karısına her türlü sapıklığı yapardı. Yaşları 30 ile 83 arasında değişen kurbanları silahla vurulmuş, bıçaklanmış, sopayla dövülmüş ve vahşi bir şekilde katledilmiş olarak bulunuyordu. Bir defasında bir kadının gözlerini çıkarmış ve bunları hatıra olarak yanına almıştı. Bazen Kurbanlarının üzerine Satanist Yazılar kazırdı.

1985 Ağustosunun başı itibariyle, resmi olarak 12’den fazla cinayet işlediği kesinleşmişti. Birkaç hafta sonra bir saldır esnasında adamı başından vurmuş, kadına tecavüz etmiş ve çiftin arabasıyla kaçmıştı. Çalınan arabayı bulan polis, çok temiz bir parmak izi elde etti. Bu izler basit bir hırsız olarak bilinen Richard Ramirez’in izlerine uyuyordu. Şüpheli için tüm ayrıntıları içeren bir bülten hazırlandı ve fotoğrafları yerel basında yayınlandı.

31 Ağustos 1985 tarihinde Ramirez Doğu Los Angeles’te İspanyolların yoğun olduğu bir bölgede bir kadını arabasının içinden kaçırmaya kalktı. Kadının çığlıklarını duyanlar onu tanıdılar ve bir linç süreci başladı. Ancak Polis erken geldi ve onu öfkeli kalabalığın elinden kurtardı.

Mahkemede birkaç küçük çocuğun kaçırılarak tecavüz edilmesi dahil 13 kişiyi öldürmek ve bir dizi suçtan yargılandı. Suçlu bulundu ve idama mahkum edildi. Ceza açıklandığında “Vay be, Ölüm Toprakla Gelir. Disneyland’da görüşürüz.” Demiştir. Mahkemeler sırasında tuhaf davranışlar sergiliyor ve sol ayağına çizdiği beş köşeli yıldızı basın mensuplarına gösteriyor, Satanist söylemlerde bulunuyordu. Periyodik olarak ‘şeytan, şeytan, şeytan..’ sözünü tekrar ediyordu.
20’den fazla kişiyi öldürdüğü sanılıyor ve hücresinde idamı bekliyor.

Hakkında Kitap:

Night Stalker, 1991, Cliffort L. Lindecker
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yeni Sayfa 1

www.papatyam.org Ana Sayfa

Tefekküre Davet Köşesi

Papatyam Sosyal Medya Guruplarımıza Katılın

                       Instagram         

Papatyam alemdarhost.com sunucularında barındırılmaktadır.