Hayalim..

Hayalim..

Gittin, ardina bakmadan gittin
Sebesiz herseyi bittirdin
Bikez bile dokunmadan ellerine
Öpemeden dudaklarini
Hisetmeden o sicakligini
Hersey düzelecek derken
Söküp aldin icimdeki o duygulari
Nedenini bile bilmiyorum
Sormaya korkuyorum
Oysa seninle ilk bahari yasiyacaktim
Seninle ilk yagan kar tanelerini izleyecektim
Yagmur altinda yürümemizi o kadar hayal etdimki
Ne yaziki hic bitanesi gerceklesmeyecek, gerceklesmedi
Hayalimdin sen benim
Uzakda olan görünmeyen bi hayal
O hayali gerceklestirmek icin o kadar cok savasdimki kendimle
Yenik düssem bile, hic bi zaman pes etmedim, etmicemde
Ve o gün, ilk kez bu kadar yaklasmidim hayalime
Yüzüne bile bakmaya kiyamadigim o hayalime
Aci bitti derken, basardim derken
Kurtuldum derken yalnizligimdan
Uyandirdin beni o güzel rüyadan
Ve hala gözlerimi kapatdigimda o resmi görüyorum
Seni ve beni görüyorum- hic bozulmamis resmimisi görüyorum
Ama ben gene basladigim yerdeyim
Gene sifirdayim - gene sensizim
Ellimde hic bisey yok - gene mekansızım

[beliz]

Bu gece, gözlerimin mehtabında, gönlümün mihrabında, inleyen sevda şarkılarıyla, sevdiğimle birlikteyim... O buraların yabancısı, O'nu ben dolaştıracağım...
.
Gel sevdiğim, yaklaş yanıma, dolaşalım kentin tüm cadde, sokaklarında... Kol, kola; gönül gönüle dolaşalım tüm İzmir'i...İstanbulun Altın boynuzu varsa, İzmir'in de Kordon'u var. Kordonboyu'na gidelim şimdi. Cahit Sıtkı'nın Abbası gibi, mehtaba haber salalım ikimiz. Bu gece de bizim için çıksın, bizi aydınlatsın . Yıldızlar göz kırpsın bizimle bakarken Ege'ye. Ay'a soralım sevdamızın yolunu....Saparsak ters yola, tekme vuralım kaldırımlara.. Gizlice girelim ilk önümüze gelen bara.
Nağmelerle aklımızı yollayalım; şiirlerle içmeden sarhoş olalım; feleğe kafa tuta, tuta...
Neden gizlice girdik ki biz? Neden korkarız ki bize bakanlardan? Gerçeğim olamayan, bir hayal değil misin sen?
Nasıl olsa göremezler gülümsemeni. Göremezler sunduğun sevgileri, göremezler yanan gönlünü... Dudaklarımın kandığı, bir damla su olduğunu, nasıl olsa göremezler hayal sevgili.
.
Aklmızı yok olup, iyice kafamız yerinde olunca, dolaşalım dalgaların eşliğinde kıyıda..Sen ve mehtap yakın sigaralarınızı. Sen içine çektiğin dumanı üflerken yüzüme, mehtap savursun Ege'ye...Sen yüzüme üfle ki, yüreğindeki ışınlar, bana çarpsın Hüzüngüneşi....
Nasıl olsa delirdik ya, birer de nara patlatalım istersen.
Önce ben. Yok, yok saygısızlık olmasın sana.. Sen misafirim, çağrılımsın. Önce sen patlat bir nara; gümbür, gümbür sesinle.
De ki:
.
""Heeey Ege dinle.
Bu yanımdaki benim sevdiğim.
Bakma benim görünmediğime, o kendisi bir gerçektir..
Dinle hey Ege!
O'nu seven, onu anlayan tek kişi benim bu alemde...
Heeeeeeeeeeeeyyyyt.
Tanrım, şükürler ola binlerce kere...
Var mı itirazı olan?
Var mı benim gibi O'nu seven, sayan, anlayan???""
.

Ne dersin? Şimdi de Teleferik'e gidelim mi sevgili? Güzel olur orası mehtaplı gecelerde... Keşfedilmeden önce, o çamlar sadece bana MEKANDI...

Neydi Olanlar?
Gözlerim puslanıyor,
Sesim buğulanıyor,
Ellerim titriyor,
Yavaşça gözlerimi kapatıyorum;
Karşımda seni görüyorum;
İçimi ısıtıyorsun bakışlarınla…
Ruhumu rahatlatıyor o sıcacık gülüşün..
Rüyada mıyım uyanık mıyım fark edemiyorum
O kadar gerçeksin ki inanamıyorum kendime..
İçim ürperirken gözlerim açılıyor
Bedenime dönüyorum..
Sen miydin gerçekten;
Yoksa beynimin güzel bir oyunumuydu bana?
Ne olursa olsun mükemmeldin..
Gerçek yada rüya,
Ben kalabalığa dönüyorum!
Sen gidiyorsun!
Seni arıyor gözlerim.
Sen çoktan gitmişsin..
Tekrar kapatıyorum gözlerimi..
Yoksun…
Ama geleceğini biliyorum
Bekliyorum sabırla…