Özlemişim... - Papatyam Forum

Papatyam Forum

Go Back   Papatyam Forum > ..::.ŞİİR BAHÇESİ.::. > Şiir Bahçesi

Şiir Bahçesi Bu Bölümde Türk ve Dünya Edebiyatından Şiirlere Yer Verebilir, Yorum Yapabilirsiniz...

Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Alt 03 May 2006, 14:22   Mesaj No:1

Papatyam

Papatyam Site Yöneticisi
Papatyam Medineweb Emekdarı
Avatar Otomotik
Durumu:Papatyam isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 1546
Üyelik T.: 11 March 2005
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:İstanbul
Mesaj: 1.864
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Özlemişim...

Özlemişim...

[size=18px]ÖZLEMİŞİM[/size]

Yüreğim pır, pır etti.
Gülümsedim.
Loş bir boşluğun içinden, kirli sarı duvara çivilenmiş, gri asık suratlı posta kutusuna bakıp hem de.
Soğuk metal kutudan gökkuşağı fışkırıyordu sanki.
Yıllardan sonra minik posta kutumda sarı bir zarf.
Üzerinde pul.
Özlemişim.

El yazısı görmeyi özlemişim mesela.
Adımın, adresimin sevdiğim bir dost tarafından yazılmasını özlemişim.
Çocuk gibi sevindim.
Bir süre açmaya kıyamadım zarfı, öylece bekledim.
Gözlerimi el yazısından almadım, alamadım.
Seyrettim.
'S' biraz yamuktu, 'b' desem sanki kelimeden ayrı gibi, bir başına....
Belli ki aceleyle yazılmıştı.
Ama her harf bir dokunuştu.
Sarı zarfa dost eli değmişti, dost yüreği gezinmişti üzerinde.
İstanbul'un göğü grilere teslimken, sabah kuşları taze yeşilli yaprakların arasında kuru dal ararken, gün bulutlu, rüzgarlı ve gitgide sessizken gelivermişti.
Apartmanın girişindeki asık suratlı gri posta kutusu bana göz kırptı sanki...
Konuştu...
Duydum.
Ne zamandır hep, ince uzun, dikdörtgen zarflar alıyordum.
Bankalardan, taksitli kartların ekstreleri....
Bir de telefon ve elektrik faturaları.
Mektup almayalı ne çok olmuş...
Ne çok özlemişim el yazısıyla yazılmış zarfları.
Her biri aynı 'karakter'de yazılmış, puntoları bile değişmeyen zarflar hayatımı ne zaman işgal ettiler?
Ya, el yazılı zarflar nasıl minik ve çelimsiz adımlarla uzağıma nasıl düştüler?
Ve ben buna nasıl izin verdim.
Başka zaman olsa kendime kızardım.
Bu kez öyle olmadı.
Kendimi anlamaya çalıştım.
Affettim.
Zarfı yavaş, yavaş açtım.
Sindire, sindire.
Çizgisiz kağıda yazılmış, kat yerleri özenle ayarlanmış mektubu şaşkınlıkla okşadım.
Sadece iki satırdı mektup : 'Her gün mailleşmek yetmedi birden. Ekrandan ekrana yaptığımız yazışmalar yetmedi. Yıllar önceki gibi olsun istedim. Biliyor musun, sana mektup gönderirken ben aslında kendimi tazeledim.'
Yüreğim pır, pır etti.

Gülümsedim...

Yazarı Bilinmiyor
__________________
"Bilgi Paylaştıkça Çoğalır"
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yeni Sayfa 1

www.papatyam.org Ana Sayfa

Tefekküre Davet Köşesi

Papatyam Sosyal Medya Guruplarımıza Katılın

                       Instagram         

Papatyam alemdarhost.com sunucularında barındırılmaktadır.