MUTLULUĞUN ŞEREFİNE UNUTMAK VE UNUTULMAK - Papatyam Forum

Papatyam Forum

Go Back   Papatyam Forum > ..::.ÖYKÜLER & HİKAYELER.::. > Deneme & Düz Yazılar

Deneme & Düz Yazılar Bu Bölümde Türk ve Dünya Edebiyatından Deneme ve Düz Yazılara Yer Verebilir, Yorum Yapabilirsiniz...

Yeni Konu aç  Cevapla
 
Seçenekler
Alt 15 May 2006, 15:49   Mesaj No:1

REHA

Papatyam Medineweb Emekdarı
Avatar Otomotik
Durumu:REHA isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 553
Üyelik T.: 07 October 2005
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:10.Köy
Yaş:62
Mesaj: 1.867
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart MUTLULUĞUN ŞEREFİNE UNUTMAK VE UNUTULMAK

MUTLULUĞUN ŞEREFİNE UNUTMAK VE UNUTULMAK

MUTLULUĞUN ŞEREFİNE UNUTMAK VE UNUTULMAK

--------------------------------------------------------------------------------

Sigara ve şarap alıp eve döndük. Yağmur vardı. Arabasıyla kaldırıma çıkan bir kadına yardım ettik yolda. O da camını açıp bize el salladı. Sırılsıklamdık. Dünya dönüyor, faturalar birikiyordu. Kasım yağmurları bir süre daha devam edecek ve ülke bu sefer gerçekten batacak gibi görünüyordu.

Mutlu olmak için yollar arıyordu insanlar, arabalarını kaldırımlara sürüyordu insanlar. Bildik yollar sıkıcıydı gerçekten, hayal gücümüzü zorluyorduk. İyi içtiğim söylenirdi o zamanlar. Sarhoş olmak şart değildi ama sarhoş hissetmen gerekiyordu, sıradan bir yaşam. Kafana takılan bunca yol, bunca cadde, bunca ara sokak, şehirdeki bunca kaldırıma rağmen mutlu olmak için tek bir yol şeçmen gerekiyordu. Düz bir çizgi çizmeliydin, kendinden emin ve net bir çizgi. Tanrımı istemişti bunu yoksa biz mi uydurmuştuk bilemiyorum, ahlâk gerekiyordu; öyle ya da böyle düz. Dümdüz...

Aylak aylak dolaşırken karşılaştığım aklı başında herkes bana kendi yolunu -genelde çoğunluğu- övüp duran bir ağız dolusu zırvayı tekrar ediyordu. Cep telefonunuz olduğuna, futboldan ve arabalardan hoşlandığınıza, bir gün mutlaka sizin de evleneceğinize kesin gözüyle bakılıyordu. Azınlık kalmak için sebebimiz çoktu anlayacağınız. Toplum sıyırmıştı. Ya size yaptıkları gibi onları dışlamanız ya da nehrin akmasına izin verip küfelik olmanız gerekiyordu. Nehirleri seviyordum, ne kadar yüksekten boşaltırsanız o kadar çok köpürüyordu şarap, akıyordu. Herkese yetiyordu üstelik. Buram buram. Kokuyordu...

"Aklını başına topla!"... Saygın bir iş bulup tutunmanız, işinize yıllarınızı verip yükselmeniz, yeri geldiğinde kıç yalamanız gerekiyordu. Ve yeri hep geliyordu. Yalamaktan ağzı kuruyan adamlar tanıyordum. Sülük gibiydi hepsi. Deniyordum ama olmuyordu, vücudunuza yapışan vıcık şeyler; sevilemiyordu.

İyi para kazanmanız gerekiyordu, iyi para kazanıp iyi bir yaşam kurmanız. İşler başka türlü yürümüyordu çünkü. Üşüyordunuz, aç kalıyordunuz çünkü. Doğal ihtiyaçlarınızı karşılamak için doğal olmayan bir sürü zımbırtı gerekiyordu çünkü. Daha başından yanlıştı iş, tezat üstüne tezat, fatura üstüne fatura biniyordu. Aşık olmak için bile güç gerekiyordu. Gece ve gündüz gibi, boktan olan her şey gibi, hayat kendini peşi sıra tekrar edip duruyordu.

Kimse sizin özel zevk ve yeteneklerinizi merak etmiyordu mesela. Öğrenmek istedikleri tek şey hangi işte kaç yıllık deneyiminizin olduğuydu. Eğitime ne kadar para harcadığınızı bilmek istiyorlardı. Yiyordunuz ve ödüyordunuz. Karmaşık olan hiçbir şey yoktu aslında, paranız varsa alıyor, paranız yoksa ölüyordunuz. Tüm bunlar yetmiyormuş gibi sevgiden bahsetmeniz ve sevişmeniz bekleniyordu. İyi para kazanmanız gerekiyordu, iyi para kazanıp iyi bir yaşam kurmanız. İşler başka türlü yürümüyordu çünkü. Üşüyordunuz. Koca bir çark durmadan dönüyordu. Başınıza gelecekleri biliyordunuz.

Sonunda iki kapı açılıyordu önünüzde. Biri gitmek, diğeri kalmak. Benim gidecek bir yerim yoktu, yalnızdım. Kalıyor, oyalanıyor, yaşlanıyor ve mümkün olduğu kadar az küfür etmeye çalışıyordum. Ve iki kapı daha beliriyordu, mutlu olmak ya da olmamak. Yıllar geçmişti. Kesinlikle ve tamamen yalnız. Ve hep aynı yere çıkıyordu artık kapılar, kadehlerimiz çaresiz mutluluğun şerefine kalkıyordu. Gitmek zorlaştıkça insana daha az koyuyordu kalmak, sonu gelmek bilmiyordu. Ruhsuzlaşıyordum. İçmemek için bir sebep mi yaratmalıydım Tanrım? Yaratanın sen olduğunu sanıyordum, şarap kokuyordu.

Günler, günler, günler...

Elim kolum bağlıydı işte, kendi hayatıma bile uzaktan bakıyordum. Büyük acılardan söz etmek hiç kolay değildir. Söz etmek için hatırlamak gerekir. Hatırlatmak mutlu edebilir kimi zaman ama hatırlamak beraberinde hüznü de getirir. Bu her zaman böyledir. Ben unutmaya çalışıyordum. Sanırım bunu iyi de beceriyordum. Ölümden kurtarıyorsa seni eğer, kimi zaman kaçmakta bir yoldur diyordum. Ayyaş olabilirdim ama alkolik olduğum doğru değildi, içmeden de unutabiliyordum. Yıllar geçiyor ve birikiyordu hepsi. Asıl sorun da buydu ya zaten, dağ gibi oluyordu; unuttuklarımı bir daha asla aklıma getirmemek için onları sürekli olarak aklımın bir köşesinde bir şekilde tutmam gerekiyordu. Evet, yaptığım herkesin yaptığından farklı değildi: Kendimi kandırıyordum. Unutmak ve unutulmak diye bir şey yoktu. Hepsi gibi bu da bir yalandı. Ve koca bir çark durmadan dönüyordu.

Sigara ve şarap alıp eve döndük ikinci gün. Yağmur vardı. Arabasıyla kaldırıma çıkan bir kadına yardım etmiştik dün. O da camını açıp bize el sallamıştı. Sırılsıklamdık. Dünya dönüyor, faturalar birikiyordu. Kasım yağmurları bir süre daha devam edecek ve ülke bu sefer gerçekten batacak gibi görünüyordu. Dediğim gibi, koca çark hiç durmuyordu, dönüyor dönüyordu.

http://www.milliyet.com.tr/cafe/forum/arash/index.html
__________________
[size=10pt]ŞU FANİ DÜNYADA BAKİ GİBİ YAŞIYORUZ

BİRDE HASTAHANE KÖŞELERİNDE
[/size]
Alıntı ile Cevapla
Alt 15 May 2006, 16:34   Mesaj No:2

gebzelim

Papatyam Paylaşımcı Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:gebzelim isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 810
Üyelik T.: 29 March 2006
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Yaş:34
Mesaj: 223
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Standart tşk

[size=24px]çok teşekkür ederim. çok güzel .[/size]
__________________
mzalar sifirlanmistir, lütfen yeni imzanizi belirleyiniz
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bookmarks

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler

Benzer Konular
Konu Başlıkları Konuyu Başlatan

Papatyam Forum Ana Kategori Başlıkları

Cevaplar Son Mesajlar
Ben Seni Unutmak İçin Sevmedim PESTEMAL Resimli & flash animasyonlu & Şiirler 0 19 January 2009 21:35
Mutluluğun Resmi YakupEMİR Şiir Bahçesi 0 15 March 2008 13:33
MUTLULUĞUN SIRRI 1 2 3 mevlutgunes Fıkra Diyarı 0 20 April 2007 15:20
MUTLULUĞUN SIRRI:))) PESTEMAL Fıkra Diyarı 3 06 March 2006 16:47
Mutluluğun Sırrı... Papatyam Öyküler & Hikayeler 2 13 February 2006 12:58

Yeni Sayfa 1

www.papatyam.org Ana Sayfa

Tefekküre Davet Köşesi

Papatyam Sosyal Medya Guruplarımıza Katılın

                       Instagram         

Papatyam alemdarhost.com sunucularında barındırılmaktadır.