Papatyam Forum - Tekil Mesaj gösterimi - Osmanlı Beyliğinin Kuruluşu
Konu Başlıkları: Osmanlı Beyliğinin Kuruluşu
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 12 February 2008, 12:33   Mesaj No:43

PESTEMAL

Papatyam Medineweb Emekdarı
Avatar Otomotik
Durumu:PESTEMAL isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 145
Üyelik T.: 16 February 2005
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 3.815
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Osmanlı Beyliğinin Kuruluşu

Bâyezid'in ne kadar âdil, hak perest ve tebeasini seven bir hükümdar oldugu hakkinda tabip Ibnu's-Sagir'den naklen Misir tarihçilerine geçen malumat dikkat çekicidir. Buna göre o, her gün herkesin belli zamanda kendisini uzaktan bile görebilecegi genis bir yere gelir ve her taraftan gelen tebeasinin sikâyet ve arzularini birer birer dinler. Tebeasinin maruz kaldiklari zulümleri derhal izale ederdi. O, idaresinde bulunan memleketlerde adalet ve asayis tesis etmisti.

Bâyezid, azim ve irade sahibi, mütehevvir, aceleci ve her seyden nem kapan bir hükümdardi. Bununla beraber âlim ve seyhlere karsi mütevazi ve hürmetkârdi. Muasiri olan hükümdarlara karsi ise magrur oldugu gibi, sahsen pek cesur oldugundan en büyük tehlikelere atilmaktan çekinmezdi. Zamaninda yasamis olan Misir ve Suriye tarihçileri, Bâyezid'in Islâm hükümdarlarinin en hayirlisi ve en büyügü oldugunu zikr ederler. Bundan baska onun, çagdasi olan diger Islâm hükümdarlarinin cihad ve gazayi birakmalarindan dolayi onlara kizdigini da yazarlar. Keza bunlar, Yildirim Bâyezid'in Müslüman hükümdarlarin kendi tebealarindan kanunsuz vergi almalarina tahammül edemedigini ve bu yüzden onlara kizdigini da açikça belirtirler.

Bu hükümdar, bir asirdan beri anarsi ve mücadelelerle çalkalanan Anadolu'ya bir vahdet getirerek buradaki insanlara siyasî bir birlik kazandirmis ve onlari bir bayrak altinda toplamaya muvaffak olmustu. Böylece Bâyezid, Anadolu Selçuklu sultanlarinin gerçek halefi oldugunu isbatlamisti. Ancak Ankara maglubiyeti ile Anadolu'daki birlik bozularak bölge tekrar tefrika içine sokulmustu.

ANKARA SAVASI'NIN SONUÇLARI

Ankara Muharebesi'ndeki maglubiyet, Osmanli tarihi için oldugu kadar Anadolu'daki Türk tarihi için de büyuk bir felaket oldu. Zira bu savasin verdigi zafer sarhoslugu ile Timur, bir kasirga gibi eserek bütün bir Anadolu'yu yakip yikmisti. Bu arada çocuklar dahil olmak üzere binlerce kisiyi esir alip hunharca katl etmekten de çekinmemisti. Onun bu zulümleri, Anadolu insaninin hafizasinda silinmeyerek hâlâ canliligini muhafaza etmektedir.

Timur, Anadolu beyliklerini yeniden canlandirarak Osmanlilar da dahil olmak üzere hepsini kendine bagladi. Böylece Anadolu birligini de parçalayarak Osmanli Devleti'nin büyük mücadeleler sonucunda kurmaya muvaffak oldugu bu birligi ortadan kaldirarak, bölgedeki Islâmî hareketin zayiflamasina sebep oldu. Böylece Islâm topraklarinin ortasinda bir ada gibi duran Hiristiyan Istanbul'un fethi ve Anadolu birliginin yeniden kurulmasi yarim asir gecikmis oldu.

Osmanli Devleti'ni üçe bölen Timur, bu hareketi ile Yildirim Bâyezid'in çocuklari arasinda taht kavgalarinin baslamasina sebep olmustu. Osmanli Devleti'nin Anadolu'daki sinirlan ise hemen hemen Sultan I. Murad'in devri baslarindaki sinirlarina çekilmisti. Buna karsilik Timur'un tesir sahasindan uzakta kalan Rumeli, bütünlügünü koruyarak Osmanli Devleti'nin agirlik merkezi durumuna yükseldi.

Gerçekten Ankara'da ugranilan hezimet, Balkanlar'daki Hiristiyan tebea üzerinde kötü denebilecek hiç bir tesir yapmamisti. Hiristiyan Balkan halklari, Osmanli idaresine bagli kalmislardi. Bu durum, Rumeli'deki Osmanli idaresinin komsu Hiristiyan devletlerden daha âdil oldugunu gösteren en açik delillerden biridir. Osmanli Devleti, bagli bulundugu dinin geregi olarak gayr-i müslim tebeasina karsi âdilâne bir idare ve siyaset takip ediyordu ki, bu da, o firtinali ve tehlikeli havada Rumeli'nin hadisesiz olarak elinde kalmasina sebep olmustu. Bazi yabanci kaynaklar, Osmanli Devleti'nin, Timur'un darbesini yeyip parçalandigi ve sehzadeler arasinda taht kavgalari basladigi halde Balkan devletlerinin Osmanlilar'a karsi birlesememelerini, kiliselerinin birlesmemesine baglamislardir. Halbuki Osmanli idaresi, tebeasi arasinda adalet ve âhengi temin etmek ve onlarin dinî islerine karismamak suretiyle bu güveni saglamis oldu. Bundan baska Osmanlilar, Balkanlardaki Hiristiyan Ortodoks mezhebine mensub mutaassib halkin Katoliklere karsi âdeta müdafaasini üstlenmislerdi. Bu anlayisla, onlarin dinî ve vicdanî akidelerine karsi saygi gösteriyorlardi. Bu sebeple onlarin bu akidelerine kimsenin müdahale etmesine de izin vermiyorlardi. Bunun içindir ki Rumeli'deki Ortodoks tebea huzur içinde yasiyordu.

Kaynak: Osmanli tarihi

__________________
mzalar sifirlanmistir, lütfen yeni imzanizi belirleyiniz
Alıntı ile Cevapla