Papatyam Forum - Tekil Mesaj gösterimi - Emeğe saygı
Konu Başlıkları: Emeğe saygı
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 10 March 2008, 14:58   Mesaj No:1

PESTEMAL

Papatyam Medineweb Emekdarı
Avatar Otomotik
Durumu:PESTEMAL isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 145
Üyelik T.: 16 February 2005
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 3.815
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Emeğe saygı

Emeğe saygı

Emeğe saygı
Türk insanını zaman zaman anlamakta zorluk çekiyorum. Meyve veren ağaç taşlanır diyorlar ve böylece sorumluluktan kurtuluyorlar. Neden meyve veren ağacı taşlıyoruz anlayamıyorum. Hani bir şarkı vardır ya:

Ben güzele güzel demem
Güzel benim olmayınca

Bence bu sadece kıskançlıktır. Güzel benim olmasa da ben güzele güzel derim.

Bunları neden yazıyorum biliyor musunuz? Bugünlerde gazetelerde okuduğum bir haber yüzünden. Bu yılki kitap fuarında Orhan Pamuk için özel bir ödül verilmeyecekmiş. Bu yılki özel ödül Metin And’a verilecekmiş. Metin And’a verilmesine bir itirazım yok. Ama Orhan Pamuk büyük bir ödül aldı ve görmemezlikten geliniyor. Zaten ödülü aldığı zaman da az mı yazıldı çizildi biliyorsunuz. Hak etmedi diyen mi istersin, daha neler neler.

Emeğe saygı duyulmalı diye düşünüyorum. Üretim çok önemli bir eylem. Sanki her isteyen yazı yazabilirmiş veya yazı yazmak sıradan bir şeymiş gibi adeta taşlanıyor. Yerden yere vuruluyor.

Bütün bunlardan sonra bakın yine bizim insanımızın emeğe saygısını görün. Bunları okuyunca içime su serpildi. Çok şükür yazara saygı duyan insanlar da varmış.

Ünlü yazar Ahmet Rasim’in hayatını okurken çok şaşırdım. Haftalık K dergisinden alıntı yapmak istiyorum:

“Ahmet Rasim, Kadıköy’de Papazın Bağı denen kırlık bir yerde tek göz bir evde yaşarken semt sakinleri, Ahmet Rasim, Şifa semtinden Kalamış’ı rahat seyredebilsin diye aralarında para toplayıp ona kadife bir koltuk aldılar. Her sabah bir gözcü Ahmet Rasim’in uyanmasını bekledi. Üstat kalkınca ıslıkla haber verdi. Semt sakinleri çalınmasın diye geceleri güvenli bir yerde kilit altında sakladıkları kadife koltuğu eller üzerinde koşturup deniz kenarına koydular. Ahmet Rasim burada oturup yine mahallelinin getirdiği kahveyi içip denizi seyrettikten sonra evine döndüğünde, kadife koltuk yine aynı şekilde güvenli bir yere kaldırıldı.

Yazmaya aşıktı. Hep yazdı. Vapura inip binenlerin konuşmalarını yazdı. Annesinden bonbon isteyen çocuğun mızıldanmalarını yazdı. Sabahtan akşama kadar eski İstanbul mahallelerinde gezinen simitçi, sütçü, sucu, oduncu, kömürcü, yoğurtçu, helvacı ve meyvecileri yazdı. Daha doğrusu onların seslerini yazdı. Bir kentin sesini yazdı.”

Düşünebiliyor musunuz halkın bir yazara olan saygısını dile getiriş biçimine. Bu ne güzel saygıdır. Emeğe saygı budur işte. Bunları okuyunca hoşuma gidiyor. Bunlar da bizim halkımız. Aslında emeğe saygı duyan insanımız da var. Kötümser olmayalım. Yazarlarımıza sahip çıkalım.

Sevgiler
Tülay Bilin
__________________
mzalar sifirlanmistir, lütfen yeni imzanizi belirleyiniz
Alıntı ile Cevapla