Papatyam Forum - Tekil Mesaj gösterimi - KÜÇÜK YILDIZIN SON SÖZLERİ
Konu Başlıkları: KÜÇÜK YILDIZIN SON SÖZLERİ
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 27 April 2006, 16:36   Mesaj No:1

beliz

Papatyam Paylaşımcı Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:beliz isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 792
Üyelik T.: 24 March 2006
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 421
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart KÜÇÜK YILDIZIN SON SÖZLERİ

KÜÇÜK YILDIZIN SON SÖZLERİ

- KÜÇÜK YILDIZIN SON SÖZLERİ


Saman yolu çobanının peşinden giden bir sürü gibi,göğün yamacına tırmanıyormuş.Sürüdeki en küçük yıldızlardan biri,bu gümüşi döngüden ve dinginlikten öteye geçmeyen yolculuklardan bıkmış artık.Kendi olmalıymış yeni evrenler yeni bir hayat istemiş ve bir gün sürüden sessizce ayrılmış küçük yıldız.
Tüm ışıklarını saçarak hoplaya zıplaya ilerliyormuş boşlukta.İpinden kopmuş bir uçurtma gibiymiş.Kimse faketmemiş yokluğunu.Küçük yıldız ışığının söneceğini hiç düşünmemiş. Kendine hayal ülke kurmuş, içinde mutlu ve özgürce yaşadığı.Boşluğu ve bir başınalığı duyumsamış birdenbire.Arkadaşlarından öğrendiği bir evren türküsünü söylemeye başlamış.Evinden kaçan kısa pantalonlu afacan bir çocuğa benziyormuş.

Bir yandan da ayrıldığı sürünün, bütün bir ömür evrenin kıyısında yaşamaya nasıl katlandığını merak ediyormuş.küçük yıldız aklının hayalsiz olabileceğine inanmak istemiyormuş.Sonra unutmuş bütün bunları.Geleceği, geçmişi, ve herşeyi...

Zaman, kar kristalleri gibi ayağına batsa da, yolculuk duygusunun gizemi bir tada dönüşüyormuş gittikçe.Saklı vadileri keşfetmiş, kara deliklerde dolaşmış, manyetik rüzgarlar denizine ulaşmış.Başına belalar açma da gittikçe ustalaşıyormuş.Meteor yağmurlarına tutulmuş.Bedeni delik deşik olmuş, cüzzamlılara benziyormuş.”Ölüm beni çirkinleştirmeden yok olma yollarını öğrenmeliyim” demiş küçük yıldız.

Küçük yıldız, sönmüş yıldızlar arasından geçerken, terkettiği sürüyü anımsamış bir ara.Arkadaşlarını ışıkışığı neşeli dostlarını hatırlamış.Dönse ömrü uzayacak, hızla yitirdiği ışığına kavuşabilecekti belki de...Ama oraya dönmeyi bir kez bile geçirmedi aklından.Işığının bir elmas tozları gibi bedeninden dökülmesine aldırmamış.Çevresini kendi yaratmalı, kendi yok etmeliymiş.O hiçbir zaman sönmüş yıldızlar mezarlığına gömülmeyecekmiş.Gerekirse kül olup savuracakmış kendini...

Karanlık bölgelerden geçiyormuş küçük yıldız.Bir ateş böceği kadar kendine yakın, kendine uzakmış.Kendini evrenin öteki kıyılarına sürüklemiş sonra.Yıldızların da ütopyaları olmalıymış.Hızla ışık hızıyla tükeniyormuş.Kara delikler onu yutabilir, sönmüş gezegenler kendine çekebilirmiş.Umrunda bile değilmiş bütün bunlar.Yaşıyordu, ölümlüydü ve firariydi, hepsi bu...

Sonra bir ışık yılında, yırtılmış ozon tabakasının altında dünyayı görmüş.İnsanlar çamur içinde larvalara benziyormuş.Küçük yıldız dehşetle bakmış aşağıya.İşte tam o anda ayağı bir meteora takılmış ve kaymaya başlamış.Düşüyormuş...tutunabileceği bir şey yokmuş evrende ve tutunmakta istemiyormuş zaten...ışığa ve kendine veda etmenin vakti gelmiş.Son çabasını aşağıdaki dünya kirliliğine düşmemek için harcamış ve kılpayı kurtulmuş bundan..

Kendini gök uçuruma bırakırken son sözü şu olmuş:

“Evren hiçlikten de küçükmüş meğer, yaşamı ve ölümü ezberleyecek kadarmış.”



__________________
mzalar sifirlanmistir, lütfen yeni imzanizi belirleyiniz
Alıntı ile Cevapla