Papatyam Forum - Tekil Mesaj gösterimi - EVLENMEĞE DÂİR
Konu Başlıkları: EVLENMEĞE DÂİR
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 16 May 2006, 13:51   Mesaj No:1

REHA

Papatyam Medineweb Emekdarı
Avatar Otomotik
Durumu:REHA isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 553
Üyelik T.: 07 October 2005
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:10.Köy
Yaş:63
Mesaj: 1.867
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart EVLENMEĞE DÂİR

EVLENMEĞE DÂİR

EVLENMEĞE DÂİR

Ve dahî, evlenmekde çok fâide vardır.

Evvelkisi, dînini hıfz etmiş olur. Ve huyu güzel olur. Ve kazancında bereket olur. Ve hem de, sünnet ile amel etmiş olur. Nitekim, Peygamberimiz "aleyhissalâtü vesselâm" buyurur: (Nikâhlanınız, çok evlâdınız olsun. Zîrâ ben kıyâmetde ümmetimin çokluğu ile sâir ümmetlere iftihâr ederim.)

Ve dahî zevcin ve zevcenin birbirlerine karşı olan haklarına riâyet etmeleri lâzımdır.
Genç kızları, koca kimselere vermeyeler. Fesâda sebeb olur.

Sünnete uygun nikâhdan sonra, erkek tarafı avret tarafına güzel ve kıymetli şeyler göndere, muhabbete sebebdir.

Ve dahî, eri karşısında, zevcenin her dürlü süs ve düzgün isti'mâli câiz ve ziyâde sevâbdır.

Bir kerre, Resûl-i ekrem "sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem", se'âdet ile buyurdu ki, (Yâ hâtun! Ere varmanın sevâbını dahî haber vereyim de dinle! Hangi avret ki, eri, ona, Allah senden râzı olsun dese, altmış yıl ibâdet etmekden yeğdir. Ve erine, bir içim su verse, bir yıl oruc tutmakdan efdaldir. Erinin döşeğinden kalkdığı zemân gusl eylese, bir kurban kesmişcesine sevâb bula. Ve halâline hîle etmezse, onun için, göklerde melekler tesbîh ederler. Ve halâli ile oynasa, altmış kul âzâd etmekden hayrlıdır. Erinin rızkını muhâfaza etse ve halâlinin akrabâsına merhamet eylese ve beş vakt nemâzını kılıp, orucunu tutsa, bin kerre Kâ'beye varmakdan efdaldir.) Fâtıma-i Zehrâ "radıyallahü anhâ", bir avret halâlini incitse, hâli nice olur, dedikde, (Bir avret, erine âsî olsa, Allahın la'neti onun üzerinde kalır, tâ ki eri ile halâllaşmayınca, kurtulamaz ve erinin döşeğinden kaçsa, cemî' sevâbı gider ve erine karşı, büyüklense, Hak teâlâ, ona hışm eyler ve sen benim kâhyam mısın, dese ve senden ne gördüm dese, Allahü teâlâ, ona ni'metini harâm eyler. Erinin kanını dili ile yalasa, henüz erinin hakkını yerine getirmiş olmaz. Ve erinin izni ile açık saçık sokağa çıksa, erinin defter-i a'mâline, bin günâh yazılır, izn verdiği için) buyurdu. İznsiz çıkıp giden avretlerin hâli nice olur, bundan kıyâs eyle!

Ve dahî, (Bir erkek, avretini dövse, kıyâmetde, ben onun da'vâcısı olurum) buyurdu

Kadının mağazalarda, dükkânlarda, fabrikalarda, hükûmet işlerinde, erkekler arasında çalışmasına ihtiyâcı yokdur. Zevci yoksa veyâ hasta ise, kadının her ihtiyâcını mahrem akrabâsı temîn etmeğe mecbûrdur. Bu akrabâları fakîr ise, devletin bol mâaş bağlaması lâzımdır. Allahü teâlâ, islâm kadınının her ihtiyâcını ayağına göndermekdedir. Geçim sıkıntısını erkeklere yüklemekdedir. Çalışıp kazanmağa hiç ihtiyâcı olmadığı hâlde, mîrâsdan erkeğin aldığının yarısını da kadına vermekdedir. Kadının vazîfesi, ev içindeki işleri yapmakdır. Bu işlerin birincisi, çocuklarını terbiye etmesidir. Çocuğun ilk mürşidi anasıdır. Anasından din ve ahlâk ilmlerini öğrenen çocuk, dinsiz öğretmenlere, kötü arkadaşlara ve islâm düşmanı olan zındıkların yalanlarına aldanmaz. Anası, babası gibi, hâlis bir müslimân olur. (Tam İlmihâl) 79.cu baskı, 579.cu sahîfesine bakınız! İslâm düşmanlığı yapan münâfıklara (Zındık) denir.]

http://www.guzelislam.com/dinibilgil...ali/index.html BURDA BAZI YERLERİ ALDIM DAHA KAPSAMLI OKUMAK İÇİN VERDİĞİM ADRESE BAKINIZ.
__________________
[size=10pt]ŞU FANİ DÜNYADA BAKİ GİBİ YAŞIYORUZ

BİRDE HASTAHANE KÖŞELERİNDE
[/size]
Alıntı ile Cevapla