Papatyam Forum - Tekil Mesaj gösterimi - Dünyanın yedi harikası...
Konu Başlıkları: Dünyanın yedi harikası...
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 04 October 2012, 14:43   Mesaj No:1

PESTEMAL

Papatyam Medineweb Emekdarı
Avatar Otomotik
Durumu:PESTEMAL isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 145
Üyelik T.: 16 February 2005
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 3.815
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Dünyanın yedi harikası...

Dünyanın yedi harikası...

Dünyanın yedi harikasını nedir ? Yazılı sınavdaki bir soru bu.Öğrencilerin cevabı
bilmenin keyfiyle harıl harıl yanıtladığı bir soru.Öğretmen cevapları okuduğunda
verilen bir yanıta takılıyor ve düşünüyor.Bir ilkokul öğrencisinin verdiği yanıt
duygulandırıyor öğretmeni.Minik bir yüreğin yazılı kağıdına şu notlar akıyor.


Dünyanın yedi harikası;
1-Görmek,
2-Duymak
3-Koklamak,
4-Tatmak,
5-Dokunmak,
6-Sevmek,
7-Sevilmek.

Bir yerde okumuştum ve beni de yukarıdaki öğretmen gibi düşündürmüştü.Evet bize
sunulan armağan edilen, yedi harika şey.Peki ne kadar önemsiyoruz ve kullanıyoruz
bu armağanı ?
Görüyoruz; Her şeyi ,çevreyi, insanları.Otomatik bakışlarla süzüyoruz etrafımızı.Ama
değerini bilmiyoruz görme duyumuzun.Kalabalıkların içlerinden geçiyoruz ama
bakmıyoruz bile yüzlerine.Süzülüyoruz yanlarından öylece.Hangimiz yolda yürürken
etrafımızdaki güzellikleri fark ediyoruz.Küçük bir kızın şeker yiyişindeki sevimliliğe
bakıyoruz.Kaç gece mehtabı görüp,daldık hayal alemlerine.Hangimiz iki sevgilinin
birbirine bakışlarındaki masumluğa dikkat ediyoruz? Yıllardır şehirlerin evrimine
şahit olan ağaçları,köşe başlarında artık nadir rastlansa da çeşmelerimizi ,yolda
koşuşturan köpekleri, betonların arasında, güzelliklerini sergilemeye çalışan çiçekleri,
hala bize nefes vermek için boylu boyunca uzanan yeşillikleri. Kim bilir ne zamandır
fark etmiyoruz, görmüyoruz. Evlerimize giderken aklımızda bin bir düşünceyle
kurmalı bir oyuncak gibi götürüyor ayaklarımız bizi varacağımız yerlere.Bakıyoruz
sözde! ama görmüyoruz.

Duyuyoruz; Gürültüleri patırtıları,araç kornalarını,seyyar satıcıların attıkları
naraları,makinelerin çıkardığı sesleri karmaşıklık ve gürültü orkestrası
elemanlarını.İnsan kalabalığının yarattığı boş anlamsız sesleri.

Duymuyoruz; şehir keşmekeşinde boğulmuş çığlıkları.Kimi zaman martılar eşlik
ediyor seslere, kimi zaman kuşlar ıslıklar çalıyor, koşuşturan çocukların sevinç
kahkahalarını, bakkal Hüsnü amcanın eski radyosundan gelen namelerini duymuyoruz
yada duyup önemsemiyoruz.

Kokluyoruz; Kaç kere yağmurların ardından toprak kokusunu içimize doldurduk,
Sahil kenarında denizin yosuna bulaşıp duman duman tüten genzimizi yakan
kokusunu hissettik? Kim bilir ne zamandır fark etmedik?

Tadıyoruz; Açlığımızı gideriyoruz sadece doyuyoruz.Aceleyle yiyoruz,
tatmıyoruz.Koşuşturmalarla erteliyoruz öğünlerimizi.Bir yanımızda dosyalar,
ağzımızda lokmalar geçiştiriyoruz yemeklerimizi.Hangimiz dalından bir meyveyi
koparıp tadını hissederek, suyu kana kana özümseyerek tükettik.

Dokunuyoruz; Selamlaşıyoruz ,sahte tebessümler takıp yüzümüze
‘tokalaşıyoruz’.Ama hissetmiyoruz.Kim bilir ne zamandır sıcaklıkla bir dost elini
tutmamışızdır,kim bilir ne zamandır annemize tutkuyla sarılmamışızdır.Kaç kere bir
kumaşa dokunup hissetmeye çalıştık ? Kaç kere gülün yaprağına dokunup hissettik
güzelliğini, yumuşaklığını?

Seviyoruz, seviliyoruz; Sözde seviyoruz,seviliyoruz.Ne kadar zaman ayırıyoruz,
gönlümüzde geniş yer ayırdıklarımıza ?

Erteliyoruz her şeyi.Her şeyi bir sonraki güne bir sonraki zamana. Yaşamıyoruz,
hissetmiyoruz,Otomatik,yüzeysel yaşıyoruz derinlere inip, gözlemlemiyoruz.Hep aynı
şeyleri yapmaktan sürekli şikayet edip, günlük yaşanılanları farklı hale
getirmiyoruz.Hayatımıza katacağımız küçük mutluluklar var.Kolay basit bir renk var
elimizde,büyütüp gökkuşağına dönüştürebileceğimiz.

Aslında bizim özümüzde olan. Duyularımızı kullanıyoruz ama hissetmeden.Özünde
görmek,duymak, koklamak ,tatmak ve dokunmak. Yaşıyoruz öylece bize sunulan
armağanın kıymetini bilmeden.Unutmayalım;Bahşedilen vasıflardan dolayı bizlerde
dünyanın bir harikasıyız.Yeter ki bunun farkına varalım önce kendimizi sevelim ,
sonrada diğer harikaları...

--------------------------------------------------------------------------------
Yeliz Aras - 20 Ekim 2003, Pazartesi
__________________
mzalar sifirlanmistir, lütfen yeni imzanizi belirleyiniz
Alıntı ile Cevapla