Papatyam Forum - Tekil Mesaj gösterimi - CANI SIKILANLARA ÖNERİLER.....
Konu Başlıkları: CANI SIKILANLARA ÖNERİLER.....
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 03 March 2006, 14:51   Mesaj No:1

PESTEMAL

Papatyam Medineweb Emekdarı
Avatar Otomotik
Durumu:PESTEMAL isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 145
Üyelik T.: 16 February 2005
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 3.815
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart CANI SIKILANLARA ÖNERİLER.....

CANI SIKILANLARA ÖNERİLER.....

Canı sıkılanlara öneriler
- Babası reklâmları aç da, Fatih’e yemeğini yedireyim.
Fatih iki yaşında. Annesi yemeklerini iştahla yemediği için yemek saatlerinde televizyonda müzik klipleri ya da reklâm açıyor. Renkli ve hareketli görüntüler Fatih’in büyük ilgisini çekiyor.

- Bizim kız dizi seyrediyor, gel biz seninle salonda laflayalım.

Nihal ilköğretim üçe gidiyor. Okuldan geldikten sonra akşama kadar en az üç-dört saat televizyon başından ayrılmıyor.

***

Bir çocuk sekiz yaşına gelinceye kadar günde ortalama 3-4 saat televizyon izliyor. Çizgi filmler, çocuk programları, reklâmlar, diziler, sinemalar hatta haberler seyrediliyor.

Televizyon seyretmenin amacı tamamen “eğlenmek” amaçlı. Yani çocuklar, sekiz yaşına gelinceye kadar, televizyon tarafından “eğlendirilmeyi” öğreniyorlar. “Oturmak ve eğlendirilmeyi beklemek” zamanla çocukların karakteri oluyor.

Birçok yetişkinin bugün ana sorunlarından birisi, tıpkı çocukların yaşadığı gibi “can sıkıntısı”dır. Aslında bu durum, eğlendirilmeye odaklı yetiştirilmiş olmamızdan kaynaklanıyor. Hiçbir enerji ve güç harcamadan, bir gayret göstermeden birilerinin sizi eğlendirmesini beklemek, insani ilişkilerinizi, evliliğinizi, işlerinizi ve kendi iç dünyanızı da olumsuz etkiler. Bugün birçoğumuzun kitap okumaktan zevk almamasında yatan ana sebep de bu duygunun ağır basmasından kaynaklanıyor.

***

Televizyon karşısında büyümüş bir nesil olarak, canımızın çok sıkıldığını söylemeliyiz. Günün her saatinde, “Bizim içine katılmadığımız; ama gülüp eğlendiğimiz bir televizyon programı mutlaka olmalı.” diye düşünüyoruz. Bütün gün televizyon karşısından ayrılmayışımızın sebebi de bu olmalı.

Çocuklara ‘hayatın eğlenceden ibaret olduğunu’ televizyon karşısından kalkmayarak gösteriyoruz. Çocuklar için ders çalışmak, evde bir iş yapmak, verilen bir görevi yerine getirmek çok can sıkıcı bir durumdur. Bilgisayarda güzel bir animasyon seyredip gülüp eğlenmek varken, kitap okunur mu? Zamanla yapılacak şeyler tükenince can sıkıntısının peydahladığını, çocuğunuzun ofladığını görürsünüz. Can sıkıntısı, giderek hayatın önünde büyük bir engel olmaya başlar artık.

***

İnsan zaman zaman eğlenmeye, gevşemeye, gülmeye vakit ayırabilir. Ama bu durum bütün gününüzü ya da bütün haftanızı almamalıdır. Hayatın televizyon seyredilmeden de geçirilebileceğini çocuklarınıza yaşantınızla gösterebilirseniz, onların da “can sıkıntısı” sorunu yaşayan bir insan olmasını engelleyebilirsiniz.

***

Can sıkıntısını önlemek için elinize kalem kâğıt alın ve bir hafta boyunca seyrettiklerinizin bir kaydını tutun. Aile fertleri olarak ne tür programlar seyrettiğinizi tartışın. Özellikle çocuklarınızın seyrettiklerini mercek altına alın. Onlar şiddet, magazin, spor ya da gerçeklerden kaçmaya yönelik şeyler mi seyrediyorlar? Hangi TV kahramanına özeniyorlar? Eğlenmek ve güzel vakit geçirmek için daha farklı faaliyetler bulun. Televizyonsuz bir gün geçirmeyi deneyin. Ve bunları yaparken ailecek tartışın ve ortak karar verin. Çocuklara dikte etmeyin. Yoksa siz de iki yaşındaki Fatih ya da 3. sınıf öğrencisi Nihal gibi ergenlik çağına geldiğinde çok canı sıkılan çocuklara sahip olabilirsiniz?
__________________
mzalar sifirlanmistir, lütfen yeni imzanizi belirleyiniz
Alıntı ile Cevapla