Papatyam Forum - Tekil Mesaj gösterimi - Fetret Devri
Konu Başlıkları: Fetret Devri
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 12 February 2008, 12:36   Mesaj No:5

PESTEMAL

Papatyam Medineweb Emekdarı
Avatar Otomotik
Durumu:PESTEMAL isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 145
Üyelik T.: 16 February 2005
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 3.815
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Fetret Devri

Karamanoglu'nun bu hilesi, dönemin efkâr-i umumiyesinde Karamanlilar hakkinda bazi fikir ve görüslerin ortaya çikmasina sebep olmustur. Nitekim Asikpasazâde tarihinde söyle denilmektedir:

"Karaman'da bulunmaz dogru bir yar

Veliler çok bile kulmas ve ayyar

Eder kavl ü karar ahd u peyman

Içer andlar, yalan çok, eyler inkar

Beyi ve kadisi hem çeyhi müderris

Hiledir isleri hem hâr u mekkâr

Tekebbür, kel ve foduldur

Karaman Aninçün kahr eder ani Kahhar"

Yine bu cümleden olarak "Karaman'in koyunu, sonra çikar oyunu" darbimeseli, bazi degisikliklerle günümüze kadar gelmistir.

Karamanoglu'nun bu hilesinden sonra Çelebi Sultan Mehmed tekrar ve süratle Konya üzerine yürümüs ve kisa bir çarpismayi müteakip müstahkem hisarini zapt etmisti. Osmanli saldirisina karsi koyamayan Mehmed Bey, Silifke'nin kuzeyinde bulunan Varsaklar arasina kaçip kurtulmustu. Bununla beraber Çelebi Sultan Mehmed, Memlûklular'in himayesinde bulunan Karamanlilar'i fazla tazyik etmekten de uzak durmaya çalisiyordu. Bu sebeple, Memlûklular'la arasinin açilmasini istemeyen Çelebi Sultan Mehmed, Konya'yi Osmanli ülkesine katmaktan vaz geçer.

VENEDIKLILER'LE YAPILAN ILK DENIZ SAVASI

Bir kara devleti olarak kurulan Osmanli Devleti, daha Orhan Gazi zamanindan itibaren denizciligin önemini kavramis ve gelismesinin denizcilik sayesinde daha kolay olacagini anlamisti. Bu sebeple olacak ki 1321'lerden itibaren üç yönde denizlere çikma hareketine basladi. Yildirim Bâyezid zamaninda Gelibolu tersanesinin yapilmasi ile gelismeye baslayan Osmanli denizciligi, henüz Venedikliler'le boy ölçüsebilecek bir güce sahip degildi.

Ege Denizi'nde Venedikliler'e bagli Andros adasi beyi olan Pietro Zeno, Osmanli ticaret gemilerine karsi düsmanca bir muamele içinde bulundugu için hicrî 818 (M. 1415) yilinda Gelibolu tersanesinde hazirlanan 30 kadirga, Çali Bey komutasinda Akdeniz'e çikar. Otuz gemiden meydana gelen bu Osmanli donanmasi, Venedikliler tarafindan Türk ticaret gemilerine karsi girisilen hareketlere mukabele etmek üzere Andros, Paros ve Milos adalarina hücum etmis, bir hayli de esir alip dönmekte iken Egriboz adasi sahilinde rastladigi birkaç Venedik ticaret gemisini de zapt ederek geriye dönmüstü. Bu hadiseden bir sene sonra, Venedikliler'in Pietro Loredano komutasinda sevk ettikleri donanma, Lapseki önlerine gelir. Venedik amirali, Türkler tarafindan kendisine bir taarruz olmadikça, kendisinin taarruz etmemesi hakkinda senatodan kesin talimat almisti. Bu talimat geregi o, Türklerden zapt ettikleri gemileri geri isteyecekti. Bununla beraber her iki donanma da harp tertibati almisti. Tam bu sirada Istanbul taraflarindan gelmekte olan bir Middili gemisini, Türklere ait oldugunu zannederek yakalamak isteyen Venedik amirali, geminin Osmanli donanmasina dogru kaçip onlara siginmasi üzerine geminin kendisine verilmesini ister. Bu istegi red eden Osmanli amirali, olaya müdahale ettiginden Marmara adasi ile Gelibolu arasinda siddetli bir muharebe meydana gelir. Henüz yeni gelismekte olan Osmanli donanmasi, bu ilk ciddi deniz muharebesinde maglub olurken komutani (amiral) olan Çali Bey de sehid olur (1 Rebiülâhir 819/29 Mayis 1416). Yaralanmis olan Venedik amirali ise Bozcaada'ya çekilir. 1417 yilinda Pietro Loredano tekrar gelerek Lapseki'yi almak istediyse de muvaffak olamaz. Sonunda Imparator Manuel'in araya girmesi ile iki taraf arasinda baris saglanmis ve esirler iade edilmisti.

Öyle anlasiliyor ki Osmanlilar, yeni yeni ögrenmeye basladiklari bu denizcilik mesleginde henüz tam bir olgunluga erismis degillerdi. Bu sebeple, kahramanca savasmis olmalarina ragmen Venedikliler'le basa çikamamislardi. Zaten Venedikliler de kendileri ile denizde rekabet edebilecek bir gücü istemiyorlardi. Bunun için Osmanli denizciligini baltalamaya yönelik her çareye basvuruyorlardi. Nitekim bu ilk savasta maglub olan Osmanli donanmasi ve askerine karsi giristikleri katliam bunun açik bir delili olarak tarih sayfalarinda yer almaktadir. Gerek çagdas tarihçi Dukas, gerekse daha sonraki tarihçiler bu katliami tafsilatli bir sekilde anlatirlar. Bunlarin verdigi bilgiye göre Gelibolu sahilinde cereyan eden muharebeyi seyr eden çocuk ve kadinlarin gözleri önünde o anda ele geçirilen Osmanli amiral gemisi ile alti kadirga ve alti çektirmede ele geçirilen bütün esirler, topluca öldürülerek büyük bir katliama tabi tutuldular. Bu arada bütün savas boyunca yirmi yedi gemi, Venedikliler'in eline düstü. Ertesi gün, ölümden kurtulmus bulunan esirler, tekrar gözden geçirildi. Bunlar içinde kendi istekleri ile Osmanli gemilerinde bulunan Ceneviz, Katalan, Sicilyali, Fransiz ve Giridli gibi Hiristiyan gemiciler de, gemilerin seren direklerine asilmak suretiyle öldürüldüler. Bu arada Osmanli amirali ile isbirligi yaptiklarini sandiklari vatandaslarini da amiral gemisinde iskence ile öldürdüler. Katliamdan kurtulan Müslüman gemici ve askerlerin bir kismi da idareleri altinda bulunan Ege adalarina çalistirilmak üzere götürnldüler.

Dukas, bu muharebedeki katliami su ifadelerle nakl eder: "Evvela amiral Çali Bey'in kadirgasina taarruz ederek, gemide mevcud bütün erleri kiliçtan geçirdiler. Hatta Çali Bey'i de yakalayarak vücudunu parça parça ettiler. Sonra baska kadirgalara da taarruz ederek bütün Türk kadirgalarini zapt ettiler. Türkleri, kanlarinin ve çocuklarinin gözleri önünde merhametsizce parçaladilar. Bu muharebe, Gelibolu'dan bir mil kadar uzakta cereyan etmisti.

__________________
mzalar sifirlanmistir, lütfen yeni imzanizi belirleyiniz
Alıntı ile Cevapla