Papatyam Forum - Tekil Mesaj gösterimi - Yemekten sonra mide yanması, kötü bir sinyal
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 18 March 2008, 14:14   Mesaj No:1

PESTEMAL

Papatyam Medineweb Emekdarı
Avatar Otomotik
Durumu:PESTEMAL isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 145
Üyelik T.: 16 February 2005
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 3.815
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Yemekten sonra mide yanması, kötü bir sinyal

Yemekten sonra mide yanması, kötü bir sinyal

Yemekten sonra mide yanması, kötü bir sinyal
Mide yanmasına dikkat çeken, Gastroenteroloji uzmanı Doç Dr. İlkova, korunmak için sigaradan, asitli içeceklerden ve geç saatlerde yemekten uzak durulmasını istedi.

Mide asidinin, mideden yemek borusuna doğru geri kaçması ile oluşan 'gastroözefageal reflü' hastalığı, tedavi edilmediği takdirde kanser oluşumuna kadar çeşitli rahatsızlıklara sebep oluyor.

Özellikle yemeklerden sonra midede oluşan yanma hissi ile ortaya çıkan söz konusu hastalık, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de sık görülen hastalıklar arasında yer alıyor. Hastalıktan korunmak için sigarayı bırakmak, gazlı ve asitli içeceklerden uzak durmak ve yatmadan 3 saat önce yemek işinin sona erdirilmesi gerekiyor.

Memorial Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Feryal İlkova, ülkemizde bu konuda yapılan bir çalışmada insanların yüzde 20'sinde reflü hastalığı bulunduğunu belirtiyor. Dr. İlkova, hastaların göğüs kafesinin arkasında yanma şikayeti ile kendilerine başvurduğunu, bazen de yanmanın yanı sıra ağza gıdaların ve acı suyun gelmesi
şeklinde şikayetlerin oluştuğunu ifade ediyor. Yanmanın çoğunlukla yemeklerden hemen sonra oluştuğuna dikkat çeken Dr. İlkova, hastalığın sebeplerini şöyle anlatıyor: "Reflü hastalığının bulgularının kökeninde yemek borusunun uzun bir süre, fazla miktarda
mide asidik içeriği ile teması yatmaktadır. Mide asidik içeriğinin yemek borusu ile uzun süreli teması, yemek borusunda hasara yol açar ve bu da midede yanma hissine sebep olur. Normal olarak yemek borusunun alt ucundaki alt özefagus sfinkteri dediğimiz kastan oluşmuş kapak benzeri bir yapı vardır. Yemek borusunun alt kısmında bulunan bu yapı, asidin yemek borusuna geri kaçmasını önleyerek midenin içinde kalmasını sağlar. Reflü hastalığında ise kastan oluşan bu kapak sık aralıklar ile gevşer ve mide asidik içeriği
yemek borusuna geri kaçar." Hastalık tam tedavi edilmezse çok ciddi komplikasyonlarla seyredeceğini vurgulayan Dr. Feryal İlkova "Örneğin yemek borusunda darlık, kanama ve mukozada kanser öncesi birtakım değişikliklere neden olabilir. Yutma güçlüğü, kanama, boğulma hissi, öksürük, ses kısıklığı ve kilo kaybı, kişiyi ve doktoru uyarması gereken belirtilerdir." diyor.

Doç. Dr. Feryal İlkova'nın verdiği bilgilere göre, reflü hastalığının organik bir sebebi vardır. Genelde sadece yaşam tarzı değişikliği ile önlenemediği için medikal tedavi çok önemli bir yer tutar.

İlaç kullanımı mutlaka doktor tavsiyesi ile olmalı
Medikal tedavide yer alan anti asit grubu ilaçlar yemek borusunu koruyarak ve mide asiditesini bastırarak tedaviye yardımcı olur. Bu ilaçlar doktorun önerisi ile alınmalıdır. Mide asidini bastıran H2 blokerleri ve proton pompa inhibitörleri denilen ilaçlar da doktorun
öngöreceği dozlarda kullanılmalı. Medikal tedavi ile hastaların çoğunda hastalığın bulguları önlenebiliyor. Bu ilaçların yanı sıra asidin yemek borusundan mideye aşağı doğru geçişini kolaylaştıran prokinetik ilaçlar da tedavide yer alıyor. Eğer medikal tedavi ile hastaların şikayetleri geçmiyorsa ya da kanama, darlık gibi komplikasyonlar varsa, cerrahi teknikler uygulanabiliyor. Bu şekilde asit reflüsünü önleyen yemek borusu ve mide arasındaki doğal bariyerler düzeltiliyor.

Reflü'nün birçok hastada kronik tekrarlayan bir hastalık olduğunu vurgulayan Dr. İlkova, tedavi ile mideden yemek borusuna gelen asit miktarının azalmasını amaçladıklarını, birçok hastada asidin yukarı gelmesinin, yaşam tarzı değişiklikleri ve ilaçlarla kontrol
edilebildiğini belirtiyor.
__________________
mzalar sifirlanmistir, lütfen yeni imzanizi belirleyiniz
Alıntı ile Cevapla