Papatyam Forum - Tekil Mesaj gösterimi - Hatırlanması gereken bir sorun: Kafa darbeleri
Tekil Mesaj gösterimi
Alt 11 March 2008, 14:35   Mesaj No:1

PESTEMAL

Papatyam Medineweb Emekdarı
Avatar Otomotik
Durumu:PESTEMAL isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Papatyam No : 145
Üyelik T.: 16 February 2005
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 3.815
Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Hatırlanması gereken bir sorun: Kafa darbeleri

Hatırlanması gereken bir sorun: Kafa darbeleri

Hatırlanması gereken bir sorun: Kafa darbeleri
Sinirlenen kadın mutfağa koşuyor. Çekmeceden eline ilk gelen bıçağı alıp karnına saplıyor, sonra bir daha. Aşırı sinirin etkisiyle salgılanan hormonların uyuşturduğu beyni, karnından yükselen acıları hissettirmiyor.

Gazetelerin 3. sayfalarında sıkça görmeye alıştığımız bu haber tarzındaki öyküleri ne yazık ki kanıksadık artık. Bizleri hayrete düşürmüyor. Ama neden kadın bu hale geldi ?

10 yıl önce çabuk sinirlenme ve tahammülsüzlük başlamış. Sinirleniyor ama çabuk yatışıyormuş. Son 5 yıldır unutkanlık ve uykuya dalmada zorluk olmuş. Onu sinirlendiren kocasıymış. Çok kavga ediyorlarmış. Evliliğinin ilk yılları defalarca kocasından dayak yemiş. Hep kafasına vururmuş. Çocuklar büyüdükçe dövmemeye başlamış ama bu sefer kendisinde ortaya çıkan aşırı sinir nedeniyle hiç geçinemez olmuşlar. Son yıllarda kocasına saldırmak istemiş, gücü yetmeyince çocuklarını dövmeye başlamış. Evde duramaz olmuş. Sık sık nefesi daralıyor, terliyor, çarpıntı ve gögüs ağrıları oluyormuş. Birkaç kez doktora gitmişler. Verilen ilaçlar onu uyutmuş, düzenli kullanamamış.

Son aylarda eşiyle tartıştıktan sonra eşyaları kırıp dökmeye başlamış. Son ay içinde de şiddeti kendine yöneltmiş. Birkaç kez balkondan atlamaya kalkmış. Son olaydan önceki tartışma ardından gene bıçakla bileklerini kesmeye çalışmış ama eşi engel olmuş.

Anne, baba ve 5 kardeşinde benzeri bir olay hiç olmamış. Akrabalarda da öyle. O zaman genetik bir hadise olmadığı söylenebilir. Doğumunda sorun olmamış. Bebekliği ve çocukluğu da öyle. 18 yaşında evlenmiş. Şimdi 30 yaşında ve 3 çocuğu var. Beyin MR sonucu normal olarak rapor edilmiş. Kan tahlilleri ve çekilen EEG (beyin grafiği)’nde anormallik saptanmamış.

Beyin çalışması ile ilgili sorunları gösteren QEEG (beyin haritalama) çekiminde, sol şakak (temporal) bölgesinde beyin çalışmasıyla ilgili hassasiyetler olduğu tespit edildi. Eşinden yediği darbeler ne yazık ki hep kafasının yan taraflarına gelmiştir. Özellikle sağ elle vurulduğunda hep sol şakak bölgesi bu darbelerden nasibini alır. Bu bölge beyinde tecrübenin ana merkezidir. Kişiliğin oluşması ve gelişiminde gerekli olan bilgileri depolar ve kullanır. Duygusal denge kişiliğin özelliğidir. Günlük yaşamın iniş ve çıkışları duygusal yapımızı etkiler. İyi işleyen Şakak (temporal) bölge duyguların dengeli olmasını sağlar. Bu bölge sorunlarında unutkanlık, öfke kontrol bozukluğu, sara (epilepsi) hastalığı, kulak çınlaması, işitileni anlamama, hışırtı gibi işitme sorunları, cisimlerin şekillerini algılama bozukluğu ya da lekeli görme, buzlu cam ardından bakma gibi görme sorunları, okumayı öğrenme zorluğu, deri üzerinde böcek dolaşıyor hissi, sonradan gelişen okuma zorluğu, gereksiz kuşkulanma hali, saygısızlık ve değer vermeme, yazma ya da konuşurken uygun sözçük bulmada zorluk, duygusal dengesizlik, nedensiz baş ve mide ağrıları, dini düşüncelerde artış ve aşırı yazı yazma görülebilir.

Ne acıdır ki kadının kafasına şiddet uygulayan beynin sahibi gene aynı dertden muzdariptir. Kendinden daha zayıf ve savunmasız eşine şiddet uygulayan kocanın frenlenemediği öfkesinin nedeni gene şakak (temporal) bölge hassasiyetleridir. Bu tesbit eşine bildirilmiş ve onun da yapılan beyin haritalama tetkikinde benzer hassasiyetlerin olduğu gözlenmiştir. Görüşmede ise çocukken bisikletten düştüğü ve başının yan tarafını taşa çarptığı anlaşılmıştır.

Bu örnekler, kafa darbelerinin ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Klinik uygulamalarda karşılaştığımız bir çarpıcı örnek, kafa darbeleri almak için temasın gerekli olmadığını açıkça ortaya koyuyor.

Sabit hızla giden aracın ön koltuğunda oturan kişi, emniyet kemeri takılı halde iken ani fren yapması sonucu, başı önce öne sonra arkaya savruluyor. Bu esnada kısa süreli hafif sersemlik ve şaşkınlık geçiriyor. Araç kenara çekilip birkaç dakika olayın şokunun atlatılması ve bir şey olup olmadığının kontrolü yapılıyor. Herkesin iyi olduğunu söyleniyor ve yola devam ediliyor. 6 ay ya da 3 yıl aradan sonra ön koltukta oturan kişide başağrıları başlıyor. Beyin filmleri ve diğer tetkikler normal. Sonuç strese bağlanıyor ve ilgili ilaçlar veriliyor. Sürekli ilaç kullanımına bağlı diğer sıkıntılar ortaya çıkıyor.

Bu kişinin beyin haritalama yöntemi incelendiğinde beynin ön ve arka bölgelerinde hassasiyetlerin olduğu gözleniyor. Çünki yıllar önce bir şey olmadı denilen ve önemsenmeyen o ani fren sonucu vücut duruyor, kafa duruyor ancak sıvı dolu kesenin içinde yer alan beyin duramıyor ve kendi kafatasının iç kısmına önce başın ön tarafı ardında da arka tarafı çarpıyor. Görüldüğü gibi dışarıdan hiçbir temas yok ama sonuçta kafa darbesine bağlı gelişen beyin çalışmasındaki hassasiyetler olduğu görülüyor.

Beyinden kaynaklanan her türlü sorunda mutlaka hekim ve hastaların aklından çıkarmaması gereken nedenlerden bir kafa darbesidir. Milyarlarca hücre ve mutimilyarlarca hücre bağlantısıyla çalışan beyin, örneklerden de anlaşılacağı üzere, kafa darbesi ardından çalışmasının etkilenmesi için belli bir zaman geçmesi gerekiyor. Bu nedenle okulda koşarken kafa kafaya çarpışan çocuklar, spor karşılaşmaları, ev kazaları (dolaba çarpma, küvette düşme vb..) merdivenden düşme, kafanın ani hız değişimlerine maruz kalması her zaman hatırlanmalı ve önemsenmelidir.

Dr Güçlü ILDIZ
Nöroloji Uzmanı
__________________
mzalar sifirlanmistir, lütfen yeni imzanizi belirleyiniz
Alıntı ile Cevapla