:)
Çekirge
Amerikalı bir turist bulduğu rehberiyle beraber Avustralya'yı gezmektedir. Rehber ve Amerikalı büyük bir çiftliğe gelirler. Amerikalı ileride otlayan koyunları fark ederek rehbere:
- "Bunlar nedir"? diye sorar. Rehber:
- "Koyun" Amerikalı "Yapma yahu, bizde koyunlar bunların iki üç katıdır" diyerek alaylı bir biçimde güler. Biraz daha ilerlerler ve otlayan inekleri görürler. Amerikalı yine sorar:
- "Bunlar nedir?" Rehber:
- "İnek" diye yanıtlar. Amerikalı yine gülerek:
- "Vay be bizim oralarda inekler bunların en az iki
-üç katıdır". der. Bir süre daha gittikten sonra önlerinde Kangurular geçer. Amerikalı sorusunu hemen yineler:
- "Peki bunlar ne?" Rehber hiç umursamadan yanıtlar:
- "Çekirge"
***********************
Amerikaya yolculuk
Günün birinde İstanbul'da sarışının biri hayattan o kadar bezmiş ki kendini boğazın soğuk sularına bırakarak hayatına son vermeye karar vermiş. Boğaziçi köprüsünden geçerken arabasını durdurmuş, bari yerlere çıkmış ve titreyerek az sonra kendisini bu çekilmez hayattan kurtaracak olan sulara baka baka ağlarken yanına genç ve yakışıklı bir genç gelmiş.Genç ona acımış ve sarışının ellerini tutup "Bak, yasaman için çok neden var.Yarın sabah gemim Amerika'ya gitmek üzere demir alacak.Eğer istersen, seni de çaktırmadan gemiye alıp saklayabilirim.Sana hem yemek getiririm hem de sana çok iyi bakarım." demiş. Sarışın bakmış kaybedecek bir şey yok; belki de Amerika'ya gidip yeni bir başlangıç yaparım umuduyla denizcinin teklifini kabul etmiş. O akşam denizci genç onu gemiye almış ve filikalardan birine saklamış.Her gece sarışına üç sandviç ve bir meyve getiriyormuş, sonra da sabaha kadar sevişiyorlarmış. Bir kaç gün sonra, kaptan rutin kontrolleri sırasında sarışına rastlamış.Orada ne aradığını sormuş. Sarışın da "Ben bu gemideki denizcilerden biriyle anlaştım. O bana her gün yemek getiriyor ve Amerika'ya gitmemi sağlıyor. Ben de onun benimle sevişmesine izin veriyorum." demiş. Kaptan, "Seninle seviştiği kesin küçük hanım da .... "Bu Kadıköy
-Beşiktaş vapuru".
|