22 May 2012, 18:00
|
Mesaj No:1
|
Durumu:
Papatyam No :
1539
Üyelik T.:
06 November 2011
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:Bursa
Yaş:65
Mesaj:
37 Konular:
Beğenildi:
Beğendi:
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu
Üyemize Aittir!
|
You to your way, I to mine
You to your way, I to mine
YOU TO YOUR WAY, I TO MINE
SEN YOLUNA BEN YOLUMA
You and me,
Seninle ben,
How wonderful days had we lived
Ne kadar güzel günler yaşamıştık birlikte
Knowing that those days wouldn’t last
Bilirdik ki bugünlerin yarınları olmayacak
A nice friendship during a few-weeks-holiday
Birkaç haftalık tatilde dostça bir arkadaşlık
During the moonlit nights, under the trees
Mehtaplı gecelerde, ağaçların altında
In the arms of loneliness we would chat
Yalnızlığın kollarında sohbet ederdik
About richness, poverty, happiness, unhappiness
Zenginlikten, yoksulluktan, mutluluktan, mutsuzluktan
Fortune, misery for long hours
Servetten, sefaletten uzun uzun konuşmuştuk
Perhaps we had found its remedy
Belki de çaresini bulmuştuk
Now our ways are separated
Şimdi burada bizim yollarımız ayrılıyor
You to your way, I to mine
Sen yoluna ben yoluma
What would happen if there were seas, high mountains?
Aramızda derya, deniz, yüce dağlar olsa ne olur
Since your name is carved on my heart, don’t think I’ll forget about you
Unuturum sanma sakın ismin kalbimde yazılı
Goodbye my sympathetic ear, goodbye my friend
Güle güle dert ortağım, güle güle arkadaşım
We might meet somewhere one day
Belki bir gün bir yerlerde karşılaşırız seninle
We would talk about the past and future
Eski günleri anarız gelecekten bahsederiz
Goodbye my sympathetic ear, goodbye my friend.
Güle güle dert ortağım, güle güle arkadaşım.
Written by: Serdar YILDIRIM
Yazan: Serdar Yıldırım
|
|
|