[PESTEMAL]

Noel Çılgınlığı

… Noel, çam ağacı ‘’ singıl bel, singıl bel’’ nameleriyle Noel törenleri ve noel hediyeşmeleri ile bir Noel kültürünün, ayininin yurdumuzu istilasına şahit oluyoruz…Mili kültür ve inaçlarımıza meydan okuyarak ülkemize yerleşmeye çalışan bu ayin üzerinde düşünmeğe mecburuz.
Noel ayinlerinin, bir yılbaşına rastlamasının hiçbir dayanağı yok. Zaman, yahut tarihin kendi başına hiçbir kutsiyeti yok. Zamana anlam veren,kıymet veren o zamanı kıymetli kılan olay ve insanların ona atfettikleri değer o anı kıymetli kılıyor. Miraç, Berat, Ramazan ve benzeri mukaddes zamanlar, o an veya zamanda geçen olaylar ve onu kıymetli sayanlar bakımından değerlidir.Bu açıdan bakıldığında Noel’in yıl başı ile hiçbir alakası yok. Noel Hıristiyanlarca Aralık ayının son haftasında kutlanıyor.
Noel, Hz. İsa’nın doğum günü sanılıyor. M.S. 336 yılından bu yana Roma Katolik kilisesi tarafından kutlanmış. Aralık ayının 25. günü muhtemelen putperestlerin kış törenlerinden ilham alınarak tespit edilmiş.Bu törenlerin en eski tarihi, Noel ağacı ilk defa 1521 tarihinde Fransa’da görülmüş, Noel ağacı Cennet ağacını temsil ediyor. Noel Baba kıyafetinin ise, Alman göçmenler tarafından Amerika’ya götürüldükten sonra tekrar Avrupa’ya ve dünyaya yayıldığı biliniyor.
Hz. İsa gibi bir kısım Batı tarihçileri tarafından yaşadığı inkar edilen, sözleri ve eserleri binbir hurafeye karıştırılmış bir zatın doğum gününü değil, senesini bile tayin mümkün değil. Nitekim miladi takvimin başlangıç noktası olarak kabul edilen başlangıç tarihinin de yanlış olduğu bu gün biliniyor.
Rakam ve takvim değiştirmenin de hiç manasının bulunmadığını bu gün daha iyi anlamak imkanına sahibiz. Böylesine bir garip hareketi yer yüzünde yapmış, tek garip ülke olarak rekor sahibiyiz. Medeni dünya ile kolay ilişkilere girmek mazereti ile değiştirdiğimiz ölçü, rakam, tarih, değişikliklerinin medeni dünya ile ilişkilerimize ne aktığını dürüstlükle sorgulamalıyız. Ne Çinliler alfabelerini, ne Japonlar alfabelerini, nede Yahudiler takvimlerini, nede İngilizler ölçülerini değiştirmedi. Ama biz değiştirdik.
Hadi değiştirdik diyelim, bunların medeni alemle ilişkilerimizde sürat ve kolaylık sağlamak için yapmışız diyelim. Ama bunlara bir mukaddesat yüklemeğe, kutsiyet affetmeğe ne gerek var? Ne hakkımız var? Hıristiyan olmadığımıza göre. Hıristiyan milletlerin tarihlerinin başlangıçı saydıkları bir günü (Onunda yanlış olduğu ortada ya) kutlamanın ne manası var? Yılbaşını kabul ediş gerekçesinde belirtildiği gibi, pratik bir zaruret olarak aldıysak, törenlerine, ayinlerine katılma mecburiyetimiz nereden geliyor.
Eldeki bütün bilgiler, putperest törenlerin Katolik kilisesinin verdiği tavizler sonuçu Hıristiyanların din ve toplum hayatına girdiğini gösteriyor. Putperest kavimlerin Hıristiyan olması için bütün putperest adetleri, törenleri ve efsanelerinin yaşanmasına izin verilmiş, teşvik edilmiş.İncil’in resullerin işleri kitabında yazıldığı gibi ilk konsülle putperestlerin Hıristiyan olurken, Hz. Musa şeriatının yüklediği görevlerden affedilmiş,putperestlikten Hıristiyanlığa geçenler.
Şeriatın emirleri ve nehiyleri sembolik bir hale geliyor ve tam putperest inanç, adet ve törenlerinin, Hıristiyanlık camiasında yaşamasına izin veriliyor.
İşte Noel kutlamaları, törenleri de böyle bir anlayışın mahsulü. Hele Çam ağacını süslemek,
Koca boynuzlu geyiklerin çektiği Noel hediyeleriyle dolu arabalar, uzun beyaz sakallı ve saçlı kırmızı elbiseli papazların hediye dağıtması tam anlamıyla kuzey kavimlerinin mitolojilerinden zamanımıza kadar çıkıp gelmiş bir putperest ayini.
İnsanlara çağrıştırdığı şey putperest hurafelerle karıştırılmış bir Protestan Hıristiyanlığı…
Akla şu soru gelebilir. İnsanların bu tür törenlere veya ayinlere katılması yasak mıdır, yanlış mıdır, diye sorabilir. Hemen belirtmeliyiz ki, ülkemizde Müslümanlara yasak olmasına rağmen ayin yapma hürriyeti vardır. İsteyen istediği ayine, akıbetine katlanmak kaydıyla katılabilir. Elbette Hıristiyan vatandaşlarımızın kendi kiliselerine uygunsa bu tür ayinlere katılabilirler. Bu şenlikleri, törenleri ve ayinleri Hıristiyan vatandaşlarımız yapabilirler.
Bizde, İslâm’ın verdiği hoş görü sebebiyle onlarca mübarek olan böyle bir günde onları kutlayabiliriz de. Ancak biz Müslüman olarak böyle bir törene katılayamayacağımız gibi, böylesi törenlerin devlet töreni, millet töreni haline getirilmesine ve yaygınlaştırılmasına asla izin veremeyiz.Vermemeliyiz.
Ne yazık ki Noel ayını yurt çapında yaygınlaşma istidadında. Okullarımızda işgüzar müdür ve öğretmenlerimiz, yılbaşını bir Noel yortusu haline getirerek Noel törenleri düzenlemektedirler. Öğrencilere yıl başında Noel hediyesi vermek için zorlanıyorlar…..

Büyük mağazalarda, kalabalık caddelerde yeni bir Noel Baba çılgınlığını rastlıyoruz. Noel Baba kılığında yüzlerce insan ellerinde hediye paketleri, küçük çocuk avına çıkmış vaziyette. Ufacık çocuklar Noel Babadan hediye alma heyecan ve telaşı içindeler.
Türkiye nüfusunun neredeyse yarısından fazlası genç ve çocuk. … İslam dışı sembollere karşı mevcut olan savunma sınırlama mekanizması zaafa uğruyor. Kısaca milyonlarca çocuğumuz, psikolojik bir fetih, istila hareketi karşısında yalnızdır. Devletin ve toplumun koruma mekanizması hareket halinde değildir. Düşman tarafından felce uğratılmıştır….
Hıristiyan vatandaşlarımızın, komşularımızın Noel Ayini veya yortusunu tebrik edebiliriz. Ama biz Müslümanız. Bu ülkenin bir İslâm toprağı kalması için atalarımızın hayatlarını feda ettiğinin idraki içindeyiz. Ve bu topraklarda İslâm dininin hakimiyetinden başka hiç bir iman ve itikadın birinci veya ortak bir itikat olmasına izin verilemez. …
Noel çılgınlığı Türk milletinin varlık ve mukadderatına olduğu gibi istikbaline karşı açılmış haçlı seferidir. Vicdan sahiplerine bir daha göreve çağırıyoruz.